Üniversite öğrencileri, Gazze’deki insanlık dramına sanat yoluyla dikkat çekti

Mardin Artuklu Üniversitesi (MAÜ) öğrencileri, toplumsal sorumluluğu merkeze alarak son dönemde Gazze’de yaşanan insanlık dramına karşı duyarlılığı artırmak için üniversitenin bazı duvarlarını grafiti sanatıyla süsledi.
Günümüz dünyasında, tarih boyunca süregelen zulüm ve adaletsizliklere karşı durmak, insanlığın en önemli görevlerinden biri olarak karşımıza çıkmaktadır.
Bu kapsamda, MAÜ öğrencileri, üniversitenin bazı duvarlarını grafiti sanatıyla donattı.
Bu sanatsal çalışmaların sadece estetik bir değer taşımanın ötesinde, derin bir mesajın da taşıyıcısı olduğunu belirten MAÜ öğrencisi Merve Günlüoğlu, “Her bir fırça darbesi, zulme karşı duruşumuzu ve mazlumun yanında olduğumuzu ifade etmektedir. MAÜ’nün duvarları, yalnızca birer yapısal alan değil; aynı zamanda toplumun sesi, adaletin yankısı ve insanlığın vicdanıdır.” ifadelerini kullandı.
"Gazze, bu çalışmalarla bir simge haline gelirken, aynı zamanda küresel dayanışmanın da kapılarını aralamaktadır"
Grafiti sanatının güçlü bir iletişim aracı olduğunu vurgulayan Günlüoğlu, "Renklerin, şekillerin ve kelimelerin birleşimiyle oluşturulan bu eserler, izleyenlerin ruhuna dokunuyor ve onları düşünmeye sevk ediyor. Gazze, bu çalışmalarla bir simge haline gelirken, aynı zamanda küresel dayanışmanın da kapılarını aralamaktadır. Çünkü MAÜ öğrencileri olarak biliyoruz ki bir toplumun gücü, zulme uğrayanların yanında durmak ve adaletin tesis edilmesi için birlikte hareket etmek, hepimizin ortak sorumluluğudur.
Bu proje, üniversitemizin yalnızca sanata değil; aynı zamanda insanlık onuruna olan bağlılığını da yansıtmaktadır. Öğrencilerimizin elinden çıkan her bir eser, Gazze’nin sesi olma özelliği taşırken, gençlerimizin bu konudaki duyarlılığını da artırmaktadır. Onlar, bu çalışmayla sadece bir sanat eseri üretmekle kalmıyor; adalet, barış ve insanlık için mücadele eden bir neslin temsilcisi olarak öne çıkıyorlar.
MAÜ’nün duvarlarını süsleyen bu grafiti çalışmaları, bizlere önemli bir hatırlatmada bulunuyor: 'Zulüm karşısında sessiz kalmak, zulme ortak olmaktır.' Gazze, tarihi boyunca birçok zorlukla karşılaşmış bir coğrafya olsa da halkının direniş ruhu hiç sönmemiştir. Bizler de bu direniş ruhunu yüceltmek ve Gazze’nin yaşadığı acıları unutturmamak için buradayız. Onların yanında olduğumuzu göstermek yalnızca bir eylem değil; insanlık adına bir taahhüttür.
Üniversitemiz, bu sanatsal girişimi bir başlangıç olarak görmekte ve gelecekte de benzer etkinliklerle Gazze’ye olan desteğini artırmayı hedeflemektedir. Çünkü birlikte hareket ettiğimizde zulme karşı daha güçlü bir ses çıkarabileceğimizi biliyoruz. Her bireyin bu çabaların bir parçası olabileceğine inanıyoruz.
Prof. Dr. İbrahim Özcoşar, bu projeye destek veren tüm öğrencilerimize ve akademik kadromuza teşekkürlerini ileterek, “Birlikte hareket ettiğimiz sürece, mazlumların sesi daha gür çıkacak ve adaletin tesis edilmesi adına önemli adımlar atılacaktır. Gazze’nin yanında durmak yalnızca bir eylem değil; insanlığın bir gereğidir. MAÜ olarak bu bilinçle hareket etmeye devam edeceğiz.” şeklinde kaydetti. (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
ABD'nin Seattle kentinde düzenlenen bir yapay zekâ konferansında Microsoft yöneticileri, Gazze'deki soykırıma destek verdikleri gerekçesiyle aktivistlerin sert protestosuna maruz kaldı. Eylemciler, şirketin siyonist rejimle yaptığı iş birliklerini teşhir etti.
Siyonist rejim, ABD'nin sınırsız siyasi ve askeri desteğiyle Gazze Şeridi'nde yürüttüğü soykırım savaşının 623. gününe girerken, hava ve kara saldırılarını yoğunlaştırdı. Açlıkla mücadele eden, yerinden edilmiş ve kuşatma altındaki milyonlarca Filistinliye yönelik saldırılar, uluslararası toplumun sessizliği ve acizliği gölgesinde devam ediyor.
Siyonist işgalciler, bu sabah erken saatlerde Batı Şeria'nın güneyindeki El-Halil vilayetine geniş çaplı baskın düzenleyerek en az 30 Filistinliyi esir aldı. Baskınlarda birçok ev arandı, evlerin içi dağıtıldı, bazı Filistinliler darp edildi.
İşgal altındaki Negev bölgesindeki Tel el-Sebaa (Tel es-Sabi) köyünde bu sabah erken saatlerde meydana gelen silahlı saldırıda 18 ve 20 yaşlarındaki iki kız kardeş katledildi.