​​​​​​​Yıldız Teknik Üniversitesi öğrencileri, işgal rejiminin Gazze'ye yönelik sürdürdüğü saldırı ve katliamlarını lanetlemek, Gazze halkının yanında olduğunu ifade etmek adına "Gazze'ye Destek" yürüyüşü düzenleyip basın açıklaması yaptı.

Davutpaşa Kampüsü'nde okuyan bir grup öğrencinin Gazze'de devam eden katliamlara sessiz kalmayarak gerçekleştirdiği yürüyüş sonrasında basın açıklaması yapıldı.

Öğrenciler adına basın açıklamasını okuyan Furkan Daşkıran, "İmanıyla, inancıyla, heyecanıyla; insanlığın kurtuluş davasının yılmaz savunucuları ve yılmaz müdafileri olarak her daim zulmün karşısında ve mazlumun yanında olmaya ant içmiş, özelde Filistin ve doğu Türkistan davasını genelde ise İslam ve insanlığın selameti davasını kalbinin tam orta yerinde taşıyan kıymetli Müslümanlar! Ümmetin yıldızları olmaya aday, Yıldız Teknik Üniversitesi'nde okuyan Müslüman gençler olarak bugün burada başta Filistin ve Doğu Türkistan olmak üzere ümmetimizin kanayan yaralarına dikkat çekmek, katil israil ve Çin devletinin karşısında, Filistinli ve Doğu Türkistanlı kardeşlerimizin yanında olduğumuzu haykırmak için toplanmış bulunmaktayız. Çünkü bizim gündemimiz ağaç süs çiçek böcek değil, tek gündemimiz katledilen kardeşlerimizdir. İsrail terör devleti Gazze'de soykırım yapmaya hazırlanırken, Gazze'deki mücahitler onlar hazırlıklarını tamamlamadan harekete geçti ve tarihinde ilk defa taarruz etti." dedi.
 

Hristiyanlar devam eden katliamlar sebebiyle Noel kutlaması yapmama kararı alınırken üniversitede eğlence etkinlikleri yapılıyor

Daşkıran, "7 Ekim gününde Müslümanlar kısıtlı imkanlarıyla bir direniş hareketine başlamış ve bu korkakların kumdan kalelerini, oluşturmuş oldukları yenilmezlik psikolojisini yerle bir etmiştir. Siyonist işgalciler elindeki medya gücüyle manipülasyona devam etmiş fakat Müslümanların haklı direnişini gölgeleyememiştir. Şu an Gazze abluka ve bombardıman altında. Ebedi masum çocuklar, zamanın solmayan çiçekleri bebekler hunharca katledilmekte, terörist israil hastaneleri bile bombalayacak kadar mezalimini artırmış durumdadır. 7 bin 700'ü çocuk, 5 bin 150'si kadın olmak üzere 18 bin kişiden fazla masum insan vahşice katledildi ve biz şu an bu konuşmayı yaparken katledilmeye devam etmekte. İsraildeki Hristiyanlar, bu katliam devam ederken 'Noel Bayramı' kutlamalarını yapmayacaklarını açıkladılar. Hazreti İsa'nın doğduğu kent olduğuna inanılan Beytülmalim'deki Evanjelik Luteryen Noel Kilisesi'nde, yapılan katliam nedeniyle bu sene Noel ağacı süslemek yerine Gazze'deki yıkımı simgeleyen, enkazdan yapılmış bir dekorasyona yer verildi. Kilisenin lideri papaz Munzir İshak, 'Gazze'de soykırım yapılırken bu yıl hiçbir şekilde İsa Mesih'in doğumu için kutlama yapamayız. İçimizden kutlama yapmak gelmiyor ve Mesih'in doğuşunu düşündüğümüzde aklımıza Gazze'de katledilen bebekler geliyor' dedi." şeklinde konuştu.

"Zulmün olduğu coğrafyalardaki kardeşlerimizi unutmadık"

Okulumuzun adı son günlerde gelişen katliamlar önemsenmeden adeta cenaze evindeki kutlamaya benzeyen bir takım çirkin olaylarla anılmaya başlandığını hatırlatan Daşkıran, "Bu durumdan rahatsızlığımızı dile getiriyor, okulumuzun adının duyarsızlıkla anılmasını kınıyoruz. Avrupalılar bu toprakları işgal etmek istediler ama edemediler. Şimdi ise sizin zihinleriniz işgale uğramış durumda. Dedeleriniz bu topraklarda bu tür şeyler yaşanmasın diye savaşmıştı ama siz kendi ellerinizle dininizde, kültürünüzde ve tarihinizde olmayan şeyleri yapıyorsunuz. Biz burada toplanan Yıldız Teknik Üniversitesi öğrencileri olarak dünyanın içerisinde olduğu vahim durumun farkındayız. Zulmün olduğu her coğrafyadaki kardeşlerimizi unutmayarak bir üniversite öğrencisi olarak kendimizi geliştirmeye odaklanıyoruz. Biz bugün burada 'içinizden hayra çağıran, iyiliği emredip kötülüğü meneden bir topluluk bulunsun. İşte onlar kurtuluşa erenlerdir' ayetine icabet ederek Filistin davasına ve Doğu Türkistan davasına sahip çıkmak için toplandık. Çin, 1949 yılında Doğu Türkistan'ı işgal edip bölgeyi 'Sincan' olarak adlandırdığı tarihten bu yana, Müslümanlara yönelik etnik temizlik ve asimilasyon politikası uygulamaktadır. İşgalden bu yana 20 milyon doğu Türkistanlı katledilmiştir. Günümüzde Doğu Türkistan kendi halkına açık hapishane haline getirilmiştir. Halkın nefes alacak hali kalmamıştır." diye konuştu. (İLKHA)