Yaklaşık beş ay önce Halep’e yaklaşan çatışmalardan dolayı Türkiye’ye sığınmak zorunda kalan âmâ Ebu Muhammed ve 7 kişilik ailesinin yaşadıkları, savaşın mağdurlarının içinde olduğu dramın tekrar gözler önüne serdi.

Yaklaşık beş ay önce yaşanan savaştan kaçarak Türkiye'ye sığınmak zorunda kalan Suriyeli âmâ Ebu Muhammed ve 7 kişilik ailesi, büyük bir dram yaşıyor.

Suriye'de yaşanan çatışmaların canlı tanıklarından olan doğuştan âmâ ve aynı zamanda Kur'an hafızı Ebu Muhammed, Halep'te bir camide müezzinlik yapıyordu. Kendi deyimiyle tam 5 yıl yaşadığı evi ve bulunduğu camisini terk etmeyen Ebu Muhammed, hep bir umutla savaşın sona ereceği günü bekledi.

Giderek Halep'e doğru yaklaşan savaşın ayak seslerini daha yakından hisseden Ebu Muhammed, yürümekte zorlansa da Türkiye'ye geçmek için saatlerce küçük çocuklarıyla birlikte yaya olarak sınıra doğru yürümek zorunda kaldı.

Çocuklarına zarar gelmesin diye topraklarını terk etmek zorunda kaldığını belirten Ebu Muhammed, akrabalarının yaşadığı sınır illerden olan Şanlıurfa'da iki odalık bir evde 7 kişilik ailesi ile hayata tutunmaya çalışıyor.

Baba âmâ olduğu için ev kirasını ve ailenin geçimini haftalık yaklaşık 100-150 TL kazanan 16 yaşındaki oğlu yapıyor. İslami derneklerin ve hayırsever komşularının da yardım ettiği aile, Esed gitmeyinceye kadar Suriye'ye dönmek istemediğini söyledi.

Yaklaşık beş ay önce yaşanan çatışmalardan kaçarak Türkiye'ye sığınmak zorunda kaldıklarını belirten Suriyeli Hafız Muhammed, "Halep'in kenar mahallesinden geliyorum. 5 saat boyunca eziyet ve cefayla sınıra kadar yalın ayak yürüdük. Daha sonra sınırda fazla beklemedik. 2 saat içinde sınırdan Türkiye'ye giriş yaptık. önce Gaziantep'e sonradan Urfa'ya yerleştik. Amca çocuklarım ve akrabalarım Urfa'da olduğu için burayı tercih ettik. Rus bombardımanından dolayı birçok şehit verdik. Ayrıca karadan da Beşşar'ın askerleri kadın ve çocukları öldürerek geldiler. Namus ve ırzlarına da el atmışlardı. Biz de çocuklarımıza ve namusumuza zarar gelmesin diye çıkıp geldik." şeklinde konuştu.

Haftalık 100-150 TL kazanan oğlunun getirdiği para ile geçinmeye çalıştıklarını ifade eden Suriyeli Muhammed, sözlerine şöyle devam etti: "16 yaşında oğlum var ve o çalışıyor. Haftalık 100 TL civarında para alıyor. Onunla geçinmeye çalışıyoruz. Oğlum dışında başka kimse yardımcı olmuyor. Onun çalışmasıyla geçiniyoruz. Geldiğimiz ilk iki gün hiçbir şeyimiz yoktu. Daha sonra dernekler bize biraz yardımda bulundular. Battaniye, gıda verdiler. Komşularımızda yardımcı oldular. Onların yardımıyla geçiniyoruz."

Ev kirasını ödemekte zorlandığını belirten Hafız Muhammed, "Perişan bir durumdayız. İlk etapta bende 600 TL vardı. Onu da kira için peşin verdim. Onun dışında şu an çocukların yemesinden içmesinden kısıyorum. Bu şekilde evin kirasını ödemeye çalışıyorum." dedi.

"Batılı ülkeler Suriye'de taş üstüne taş bırakmayarak İsrail'in güvenliği için çalışıyorlar"

7 çocuk babası ve âmâ olan Suriyeli Ebu Muhammed, son olarak şunları söyledi: "Benim Allah'tan dileğim barışın olmasıdır. Biz beş yıldan beridir hep barış olacak diye bekledik. Fransa, Amerika, Rusya ve Çin isteseler bir gecede bütün cepheleri yerle bir ederler. Bir gecede Esad'ı devirirler ve yeni bir lider getirirler. Ama amaçları o değildir. Amaçları, Suriye'de taş üstüne taş bırakmamak ve İsrail'in güvende olmasını sağlamaktır. Bizler, Beşşar gitmeyinceye ve yeni bir hükümet kurulmayıncaya kadar Suriye'ye dönmek istemiyoruz." (Osman Gülebak/Ramazan Casuk-İLKHA)