Dicle Üniversitesi Fil Dişi Kulübü öncülüğünde düzenlenen seminerde konuşan Zeynep-Der Başkanı Sabiha Ateş Alpat, vahyin ortaya koyduğu gerçekler, gelenek ve modernizm konularına değindi.
Dicle Üniversitesinde İlahiyat Fakültesi Konferans salonunda Fil Dişi Kulübü ve Genç Memur-Sen öncülüğünde düzenlenen ve Zamanın Zeynebi Duyarlı Hanımlar Sosyal Yardımlaşma Derneği'nin (Zeynep-Der) Kurucu Başkanı Sabiha Ateş Alpat'ın konuşmacı olarak davet edildiği ‘Gelenek ve Modernizm Arasında Kimlik Arayışı' başlıklı seminere, İlahiyat Fakültesi öğretim üyeleri ve öğrencileri ile sivil toplum kuruluşu temsilcileri katıldı.
İlahiyat Fakültesi Konferans salonunda düzenlenen seminer, Yusuf Yoldaş'ın Kur'an-ı Kerim tilaveti ile başladı.
Seminerde konuşan Alpat, vahyin ortaya koyduğu gerçekler, gelenek ve modernizm konularına değinerek gençlere tavsiyelerde bulundu.
Kişinin kimliğinin olmazsa olmaz şartlarına dikkat çeken Alpat, bu evreleri İman, İslam, Takva, bulmak, tanımak ve inanmak olarak sıraladı.
"Modernizm baş belasıdır"
Geleneksel kimliğin sosyal gelişmeye engel olduğunu ifade eden Alpat, bütün Peygamberlerin gelenek taassubuna karşı olduklarını belirterek, Modernizmi baş belası olarak tanımlayıp, modernizmin insana soysuz bir değişimi getirdiğini ve batı kültürüne ait bencil bir tip olduğunu vurguladı.
Modernizmin aynı zamanda tüketimi dayattığına dikkat çeken Alpat, modernizm ve medeniyetin birbirine karıştırılmaması gereken iki özellik olduğunu dile getirdi.
"Gençler! Bizim kabahatlerimiz sizin yanlışlarınızı düzeltmeye mani değildir"
Geleneklere savrulmamak kaydıyla körü körüne bağlılığın yanlış olduğunu söyleyen Alpat, "Bakıyorum etrafıma, baş örtülü bayanların dahi müstehcen hareketler içerisinde görebiliyorum. Gençlerin bu hareketlerinde biz büyüklerin suçu vardır. Ancak bizim kabahatlerimiz sizin yanlışlarınızı düzeltmeye mani değildir. İslam eksik değil ki ona bir şeyler katalım. Zira Allah dinini tamamladı. ‘İman ettim' demek, kuru bir iddiadan ibaret olamaz. Dil ile ikrar kalp ile tasdik etmek gerekir." ifadelerini kullandı.
"Ben bunu yapabilir miyim?"
İnsanın benliğinin özelliklerine değinen Alpat, "Birincisi iman, ikincisi tanımak, üçüncüsü İslam yani teslim olmaktır. Dördüncüsü tesettür, beşincisi ise mücadeledir. Tesettür sadece bayana özgü değil erkeği de ilgilendirir. Aynı zamanda örtüden ibaret de değil. Yürümen onu destekleyecek, konuşman onu destekleyecek, kıyafetin onu destekleyecek. Misyoner bir çift Hıristiyanlığı yaymak için Afrika'nın kuytu bir köyünde ölene kadar yaşıyor. Algı operasyonları ile bize ait olmayan kimlikleri dayatıyorlar. Kendimize sormalıyız; bir Müslüman olarak ‘Ben bunu yapabilir miyim?' diye." şeklinde konuştu. (M. Sıddık Bilge/M. Zeki Aygur – İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
HÜDA PAR Genel Sekreteri ve Gaziantep Milletvekili Şahzade Demir, TBMM’de gerçekleştirdiği basın toplantısında, “Bütün bu şiddetin temel sebebi eğitim sistemimizdir. Eğitim sistemimiz eğitmiyor, başına buyruk bir gençlik yetiştiriyor ve şiddet üretiyor.” dedi.
İstanbul’da öğrencisi tarafından katledilen öğretmen İbrahim Oktugan için 1 günlük iş bırakma eylemi yapan Malatya’daki öğretmenler, düzenledikleri basın açıklamasıyla eğitimcilere yapılan şiddetin önüne geçilmesi için yasal düzenleme talebinde bulundu.
Ağrı Peygamber Sevdalıları Derneği Kudüs’te yaşanan soykırım için basın açıklaması gerçekleştirdi.
İstanbul'da özel bir lisenin okul müdürünün, öğrencisinin silahlı saldırısıyla öldürülmesi nedeniyle yazılı açıklama yapan ÖĞ-DER Genel Başkanı Numan Gökmen, ölenlerin eğitimciler değil tüm Türkiye olduğunu söyleyerek eğitim sisteminin sorun çözme yerine sorun ürettiğini belirtti..