​Üsküdar Üniversitesi İş Sağlığı Bölüm Başkanı Rüştü Uçan, ev yangınlarının yangın oranları arasında büyük bir oran kapladığını belirterek alınması gereken önlemler hakkında konuştu.

Yangınlar birçok sebepten dolayı çıkarak çeşitli felaketlere de yol açan ve birçok tehlikeyi içerisinde barındıran felaketlerdir. Yangın nedenleri ve etkenlerine bakıldığında daha çok insandan kaynaklı olarak meydana geliyor.

Önceden tahmin edilemedikleri, saniyeler içinde hızla yayıldıkları ve birkaç dakika içinde yaşam alanını kolayca yok edecek güce sahip olmaları sebebiyle yangınlar, evdeki herkesin hayatını tehlikeye atan felaketlerin başını çekiyor.

Üsküdar Üniversitesi İş Sağlığı Güvenliği Bölüm Başkanı Rüştü Uçan, ev yangınları ile ilgili İLKHA muhabirine açıklamalarda bulundu.

2020 yılında İstanbul İtfaiyesi'nin verilerine göre, kentte 10 bin civarında yangın oluştuğunu bu yangınların yüzde 40'ının evlerde oluştuğunu belirten Uçan, "Ev yangınları aslında çok büyük rakamlardan oluşuyor, tahminlerden çok daha önemlidir. Çocuklar tabii bu pandemi ile beraber çok daha fazla evde kalmaya başladılar ve bu büyükler olmadan evde kalan çocuklarda kaza oranları daha çok arttırdı." dedi.

Ev yangınlarının nedenleri nelerdir?

Evlerde meydana gelen yangınların nedenlerine bakıldığında, en fazla yangın olan yerin evin mutfak kısmı olduğuna dikkati çeken Uçan, "İkinci olarak da elektrik tesisatından kaynaklı yangınlar oluyor. Yani bu ikisi çok önemli yer kaplıyor. Hatalara baktığımız vakit, birinci olarak daha önce tüp kullanıyorduk, Tüpte kullandığımız gaz yerde birikiyor ama şu anda Türkiye'nin birçok yerinde doğalgaz kullanıyoruz. Doğalgaz ise havadan daha hafif ve evlerimizde yukarılarda birikiyor. Doğalgazın kullanımında yanlışlıklar yapabiliyoruz. Mesela mutfaklarda dışarı açılan boşluklar var, doğalgaz sızması olursa dışarı çıkabilsin diye yerler var. Bazen oralardan soğuk geliyor diye kapatıyorlar. Doğalgaz, aslında kokusuz bir gazdır.  Ama doğalgaz evde biriktiği zaman fark edelim diye sarımsak ve çürümüş yumurtaya benzer bir koku veriliyor içine. Diyelim, evden içeri girdik. Baktık böyle bir koku varsa ilk yapacağımız iş dışarıdan doğalgaz girişini kapatmak yani enerjinin gelmesini kapatmaktır. İkinci olarak da eve girdiğimizde kesinlikle elektrik düğmesini ne açacağı ne kapatacağız. Hangi durumdaysa o durumda bırakacağız ve pencereleri açacağız. Sonradan da gazdan zehirlenmemek için dışarı çıkacağız. Herhangi bir şekilde doğalgaz birikmiş ise herhangi bir patlama olduğunda 10 bara yakın bir patlamayla duvarlar, içindeki eşyalar ve oradaki insanla beraber uçuyor. Böyle birçok vaka var. Birinci olarak bu tür patlamalar görülüyor. Doğal gazlardan kaynaklanan yangın da en önemli olaylardan birisi de kızgın yağ yangınları da çok yer kaplıyor. Kızgın tavada yağ kızartıyorsak eğer özelikle patlıcan yangınları diye mevsim varmış İstanbul'da zamanında. Orada patlıcan az su alsın çok fazla yağı yandığı için bayanlar öyle fazla yağ çekmesini istemiyorlar, fazla istiyorlar ve alev alabiliyor. Alev aldığı zaman bizim yapmamız gerekeni bilmemiz lazım. Ne yapmamız lazım? Tencerenin kapağı veya tavanın kapağının hazır olması lazım. Hemen kapağı kapatıp da biz yine doğalgazı kapatırsak yangını söndürmüş oluruz. Elektrikte de şöyle bir problemimiz var. Elektrik tesisatları zayıf olabiliyor veya başka yerlere ara kabloyla elektrik taşınıyor ve ona takılmasıyla yangınlar yine karşılaşabiliyoruz." şeklinde konuştu.

"Çocuklara ateşin rengini göstermememiz lazım"

Tek başına evde kalan çocukların yangın çıkarabildiğine değinen Uçan, ailelerin çocuklarını yangın konusunda bilinçlendirmesi gerektiğini dile getirerek, "Çocuklar tabi şu anda televizyonlarda falan böyle bir yangın görünüşü güzel böyle rengarenk falan diye çocuklar bazen özenebiliyorlar. Çocuklara ateşin rengini göstermememiz lazım. Çakmak, kibrit olmaması lazım çocuklar tutuşturabiliyorlar. Bunlar olunca çocuk fark etmiyor." diye belirtti.

Olası yangınlarda yapılması gerekenler nelerdir?

Evlerde oluşabilecek yangınlarda dikkat edilmesi gerekenler hakkında konuşan Uçan, "Diyelim ki bir koridorda duman var, o koridora gitmemeniz gerekiyor. Çünkü yangının hangi hızla ilerleyeceğini fark edemiyorsunuz, diyorsunuz ki çok kısa bir alan, ben buradan geçirebilirim diyorsunuz ama yangın bir anda çok hızlı ilerleyebilir. Bu tür durumları da düşünerek o tür duman olan yerlere girmemek gerekir. İstanbul'da itfaiye 6 dakikada falan çok rahatlıkla geliyor. Bunun zaman çizelgesi var, her bölgede ona göre konumlar ayarlanmış. Yangın anında baktık ki koridor dolu çıkamıyoruz, hemen evimizin içinde kapının altına bir havlu veya başka bir şey ıslatıp koyarak oradan duman girmesini engellememiz ve kendimizin de yangının evdeki en uzak noktasına giderek oradan da 112'ye veyahut el işaretleriyle komşulara bildirmeliyiz ki rahatlıkla gelip kurtarsınlar. Yani boşu boşuna kendimiz de çocuğumuzu da tehlikeye atmayalım." ifadelerini kullandı.

Evlerde yangına karşı alınması gereken tedbirlerin önemine değinen Uçan, "Evden çıkarken doğalgazı kapatalım, uzun süreli çıkıyorsa doğalgazı kapatalım, elektrikleri indirelim, sigortalar olsun, elektrik kabloları olsun mutlaka sağlıklı iyi markaların ki olması lazım. Bu dedektör dediğimiz duman dedektörleri çok çok gelişti. Fiyatları çok çok ucuzsa da onların mutfaklarda var. Hatta bütün odalara koymakta yarar var." tavsiyelerinde bulundu. (İLKHA)