Güvenlik soruşturmalarının toplumsal mağduriyeti her gün daha da artırdığını söyleyen Batman Barosu Başkanı Çakan, bu durumun bölgesel bir tavır olmasından endişe duyduklarını belirterek, yetkililerden gerekli hassasiyeti beklediklerini söyledi.

Güvenlik soruşturmalarının oluşturduğu mağduriyetleri İLKHA’ya değerlendiren Batman Barosu Başkanı Avukat Abdulhamit Çakan, güvenlik soruşturmalarının normal olduğunu fakat hakkaniyete riayet edilerek yapılması gerektiğini söyledi.

Hukuk ve adalete aykırı güvenlik soruşturmalarının büyük mağduriyetlere yol açtığını söyleyen Çakan, yetkililere çağrıda bulunarak bu durumun, toplumdaki güveni zedelediğini ve bunun bir an önce önlenmesi gerektiğini söyledi.

Son zamanlarda, açılan güvenlik soruşturmalarının çok sayıda vatandaşı mağdur ettiğine dair haberlerin sık sık gündeme geldiğini belirten Çakan, “Son dönemlerde biz avukatlara en çok yapılan başvurulardan biri de memuriyete alımlarda güvenlik soruşturmalarından kaynaklı olarak ‘Güvenlik soruşturmasından geçemediniz. Sizi bu nedenle memurluğa alamıyoruz’ şeklindeki başvurulardır. Özellikle bunun, bölgesel kaynaklı olduğuna ilişkin iddialar çok fazladır. Son zamanlarda meslektaşlarımın en çok açtığı idari davalar da bu yöndedir. Örneğin; sağlık bölümünden mezun olmuş, KPSS sınavından yeterli puanı almış ve akabinde memur alımı için başvurmuş şahıslar, haklarında 3-4 ay devam eden güvenlik soruşturmaları yapılıyor. Daha sonra ‘Devlet Memurları Kanunu 46’ncı maddesine göre memurluğa alımınız uygun görülmemiştir’ şeklinde bir cevabi yazıyla karşılaşıyor insanlarımız.” dedi.

“Suç ve cezalar şahsidir”

Güvenlik soruşturmalarında kimi vatandaşların memurluğa alınmamalarını oluşturacak somut bir delilin olmadığını vurgulayan Çakan, “İnsanlarımız yaşadıkları mağduriyetlerle ilgili olarak avukatlara geliyorlar ve somutlaştırılan bir cümle de yok. Sadece ‘Yapılan güvenlik soruşturması neticesinde memurluğa alımınız uygun görülmemiştir’ şeklinde cevap yazısı var. Bunların sayısı artmaya başladı. Ben kendim bu süreçte 3 dava açtım. Meslektaşlarımıza da bu konuda yapılan çok sayıda başvuru var. Bu konuda asıl belirtmek istediğimiz şu; suç ve cezalar şahsidir. Dolayısıyla bir kişi eğer sabıka kaydında herhangi bir suç kaydı yoksa ve kendisiyle ilgili herhangi bir suç iddiası veyahut buna benzer hukuk dışı bir iddia yoksa babasının, dayısının, amcasının veyahut uzaktan bir akrabasının bir eylemi, fiili veya suçu nedeniyle kendisinin de töhmet altında bırakılıp memurluğa alınmaması tamamen hukuk dışıdır.” diye konuştu.

“Bölgesel bir tavrın olmasından endişeliyiz”

Soruşturmalarda bölgesel bir tavrın sergilenmesinden endişe duyduklarını belirten Çakan, konuşmasının sonunda şunları söyledi:

“Böyle olmamalıdır. Suç ve cezaların şahsiliği bunu gerektirir. Ancak anlıyoruz ki yapılan güvenlik soruşturmalarında sadece kişinin kendisiyle değil neredeyse uzak akrabaları da bu soruşturmalara dâhil edilerek memurluğa alımına karar veriliyor. Biz bunu kabul edilemez buluyoruz. Bunun en rahatsız edici noktası da bölgesel bir tavrın olmasından endişeliyiz. Dolayısıyla bu konuda biz gereken hassasiyetin gösterilmesini muktedirlerden bekliyoruz. Memurluğa alınma konusunda eğer bölgesel bir tavır sergilenirse vatandaşlarımızın devlete olan vatandaşlık bağı ister istemez zedelenecek ve devlete bakış açısı değişecektir. Bölgesel bir tavrın kesinlikle gösterilmemesi gerektiğini düşünüyoruz.” (Mehmet Fatih Akgül-İLKHA)