28 Şubat darbesinin 19’ıncı yıl dönümüyle ilgili bir açıklama yapan Memur Sen Van Şube Başkanı hak ihlalleri ortadan kaldırılmadığı müddetçe 28 Şubat’ın devam edeceğini söyledi.

19 yıl önce gerçekleşen 28 Şubat postmodern darbesi ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Memur Sen Van Şube Başkanı Hikmet Bilgin, 28 Şubat mağdurlarının bir an önce tutuksuz yargılanmalarını ve hürriyetlerine kavuşturulmasını talep etti.

Bilgin, sırf Allah rızası için camiye gittikleri, başörtü taktıkları ve sakal bıraktıkları için yıllardır mağdur edilen kişilerin olduğunu hatırlatarak, bu hak ihlallerinin ortadan kaldırılmadığı müddetçe 28 Şubat'ın bitmediğini vurguladı.

Darbeci zihniyetlerin övünerek 28 Şubat sürecinin bin yıl süreceğini söylediklerini ancak savaşın 10 yıl sürmediğini ifade eden Bilgin, "özellikle o gün militarist dayatma bin yıllık savaş diye hava atıyordu. Allah'a sonsuz hamdolsun ki 10 yıllık bir süreç bile geçmeden postmodern darbeleri kendi başlarına yıkıldı. Tabi yıkılıncaya kadarki süreçte, özellikle de İslami camia çok ciddi manada bedeller ödedi. Bu zulmü yapan bazı generaller parmaklarını sallayarak, ‘bin yıl sürecek' diyordular. Şimdi de biz aynı şekilde parmaklarımızı sallıyoruz ve diyoruz ki bu savaş bin yıl sürmedi ve o generaller Balyoz hareketleriyle beraber içeri girdiler. "dedi.

"öğrenciler sırf başörtülü oldukları için hayalleri söndürüldü"

Sırf başörtülü oldukları için öğrencilikten atılan mağdurları anımsatan Bilgin, "O gün öğrenci olan bacılarımız sırf Allah'ın emri olan başörtülerinden dolayı görevden uzaklaştırıldılar. Bunlarla beraber öğretmenler ve sağlık personeli arkadaşlarımız sırf Allah'ın emri olan başörtüden dolayı görevden uzaklaştırıldı. Ayrıca bu kişilere, zulüm taraftarları tarafından linç edilmesi ve cezaevlerine atmak kadar kötü bir süreç yaşatıldı. Bu mağdur olan kişilerin mağduriyetleri günümüzde de sürmektedir. Hükümet bu konuda ciddi düzenlemeler yapıp hak ihlaline uğrayan kişilerin haklarını verdi. Ancak bu süreç içerisinde özelliklede görevden uzaklaştırılan kişilerin o yıllar içerisindeki manevi kayıpları telafi edilemedi. Maddi olarak da 28 Şubat döneminde kesilen maaşları ise iade edilmedi. Asıl mahrumiyet 5-10 yıl görevden atılan ve tekrar göreve getirilen memurların maaşlarının ödenmemesi oldu." diye konuştu.

"öğrencilerin mağduriyetleri giderilmedi"

Sırf Allah'ın emrini yerine getirmek için okuldan uzaklaştırılan öğrencilerin, günümüzde de mağduriyetlerinin giderilmediğini aktaran Bilgin, "Süreçte öğretmen olmak için heyecanla gün sayan, staj öğrenci kardeşlerimiz vardı. Bunlar içerisinde erkek olanların sakalları, bayan olan öğrencilerin başörtülerinden dolayı Allah'ın emrine itaatten dolayı, son dakikada dünyanın en büyük işkencesi yapılırcasına okullardan uzaklaştırıldılar. Bu öğrencilerin hak ettikleri diplomaları da ellerinde alınarak, çok ciddi derecede mağdur edildiler. Bugün de o öğrencilerin mağduriyetleri maalesef giderilmedi. Devlet mağdur edilen öğrencilerin eğitime tekrar devam etmesine olanak tanıdı, ancak aradan 10 yıl geçmiş ve evlenmiş kişilerin tekrar dönüş yapması çok zor oldu. Bu süre zarfında özellikle mağdur edilen öğrenciler hayata küstü, hayalleri söndü, hayatları sömürüldü ve bazısı ise psikolojik bunalıma girip intihar etti. İşte bu öğrenciler için maalesef bir iyileştirme yapılamadı. O yıllar içinde ciddi travmalar yaşayan stajyer öğrenciler için herhangi bir çalışma yapılmadı." şeklinde konuştu.

"Baş aktörler suçsuz gösteriliyor"

Suçu sabit olan ve deliller üzerine Balyoz Davası'nda yakalanan baş aktörlerin serbest bırakıldığını belirten Bilgin, suçu olmayan ve herhangi bir delil olmadan yakalananların ise yıllardır cezaevlerinde olduklarını söyledi.

Bilgin, "Günümüzde başta Balyoz Davası olmak üzere birçok girişimler yapıldı ve birçok general içeri alındı. İşin ilginç yanı o generaller içeri alındıktan çok kısa bir süre sonra Anayasa Mahkemesi bunlarda bir hak ihlali olduğunu ve bunların serbest bırakılması gerektiğini söyledi. Oysa suçları çok net olmasına rağmen Sincan'da tanklar yürütülmesine rağmen, o insanların tutuklamanın hak ihlali olduğu savunuldu. Ancak o gün sabah namazı için camiye gidenleri, Allah'ın rızasını kazanmak Kur'an öğrenmek için camide olanları, inancı gereği başını örtenleri ve sünnet gereği sakal bırakan kardeşlerimizin halen hapishanelerde çürümeleri arasında ne kadar büyük bir çelişki olduğu gözler önüne serebiliyoruz. Hatta devlet bunun postmodern darbe olduğunu söylüyor, bunun bir darbe olduğunu kabul ediyor ve suçsuz insanların hapishanelere atılması görmezden geliniyor." İfadelerini kullandı.

Bilgin son olarak şu ifadeleri kullandı; "Memur-Sen olarak 28 Şubat mağdurlarının bir an önce tutuksuz yargılanmalarını ve hürriyetlerine kavuşturulmasını talep ediyoruz. Mağdurlar dışarı çıkarılmadığı sürece 28 Şubat süreçleri bitmez. Çünkü hak ihlalleri ortadan kaldırılmadığı müddetçe bu sürecin bitmediğini var sayıyoruz." İfadelerini kullandı. (Yılmaz Sönmez-İLKHA)