HÜDA PAR Ankara İl Başkanı Karaarslan'dan Gazze nöbetine destek ziyareti

Ankara’daki ABD Büyükelçiliği önünde, Gazze halkıyla dayanışma amacıyla başlatılan nöbet eylemi 42. gününde de kararlılıkla sürüyor. HÜDA PAR Ankara İl Başkanı Av. Ahmet Karaarslan, beraberindeki heyetle birlikte Gazze nöbetine destek ziyaretinde bulundu.
Siyonist işgal rejiminin Gazze’ye yönelik topyekûn saldırı ve işgal politikalarına karşı başlatılan “Gazze Nöbeti”, Ankara’daki ABD Büyükelçiliği önünde 42. gününde de kesintisiz şekilde devam ediyor. HÜDA PAR Ankara İl Başkanı Av. Ahmet Karaarslan, beraberindeki heyetle birlikte Gazze nöbetine destek ziyaretinde bulundu.
ABD’nin işgalci siyonistlere verdiği açık desteğe tepki göstermek ve Gazze halkıyla dayanışma mesajı vermek amacıyla düzenlenen eylem, her gün saat 16.00 ile 19.00 arasında gerçekleştiriliyor. Türkiye'nin farklı şehirlerinde de benzer dayanışma etkinlikleri sürerken, başkentteki bu nöbet simgesel bir direniş noktası hâline geldi.
"Soykırıma katılan çifte vatandaşları yargılayın dedik"
Devam eden nöbette konuşan Aktivist Harun Özkarakaş, "Değerli Filistin dostları; soykırımın ikinci yılını doldurmak üzere olduğu bu süre zarfında Filistin direnişi büyük bir mücadele gösterdi. Dünyanın egemen güçlerine, işbirlikçilere karşı küçük bir ölçekte değil, büyük bir mücadele verdiler. Ancak onların vermiş olduğu mücadeleyi herkes omuzlamadı. Çok şey istemedik. Bu süre zarfında Gazze'ye destek veremiyorsanız en azından israille tüm ilişkilerinizi kesin dedik. Soykırıma katılan çifte vatandaşları yargılayın dedik. Limanları siyonizme kapatın istedik. israile doğrudan istihbarat sağlayan Kürecik radarının kapatılmasını istedik. Ne yazık ki gelmiş olduğumuz süreçte bu adımlar atılmadı. Ancak bu da yetmedi. Şimdi de Trump'ın 'barış planı' adı altında iki yıldır uygulamaya koymak istediği planı Filistin direnişine dayatıyor. Evde edemediğini, Trump barış planı adı altında Filistin direnişine dayatıyor." dedi.
"İlgili anlaşmada 65 bin insanı katledenlere herhangi bir yaptırım var mı?"
Konuşmasının devamında Özkarakaş, şunları aktardı:
"Değerli dostlar, bu anlaşma metni baştan sona fecaat kararlar barındırıyor. Öncelikle soykırım aklayıcılığı bir barış anlaşması değildir. İlgili anlaşmada 65 bin insanı katledenlere herhangi bir yaptırım var mı? Yok. Yaptıkları soykırımdan dolayı Gazze halkına ödeyecekleri bir tazminat var mı? Yok. Özür var mı? Yok. Tam tersine israil suçlanmak yerine Filistin direnişi terörle tanımlanıyor ve Filistin direnişinin tasfiye edilmesi talep ediliyor. Bizler bu fecaat kararları kabul etmiyoruz. Kendi halkının onuru için mücadele eden HAMAS değil; terör devleti israil teröristtir. Terör suçu israil tarafından işlenmiştir ve en büyük ortağı Amerika'dır."
"Bu anlaşma metninden en çok Netanyahu memnun"
Özkarakaş, "Sabah akşam 'HAMAS'a terörist' diyenlere Türkiye'nin siyasetçileri cevap veriyor. Ancak bu anlaşma metninde HAMAS terörist yerine konuyor. Öyleyse bu anlaşma metnini övmek yerine; Trump'ı övmek yerine bu metnin karşısında açıklamalar yapmanız gerekir. 'Terörist olan HAMAS değildir israildir' demeniz gerekir. Değerli dostlar, bu anlaşma metninden en çok Netanyahu memnun. Bakınız, kendisi şu ifadede bulunuyor: 'Dünya şimdi, şartları Başkan Trump ile birlikte belirlediğim planı kabul etmesi için HAMAS'a baskı yapacak.' Açıkça Netanyahu ve Trump, Filistin halkını değil kendi çıkarlarını merkeze koyarak bir anlaşma metni imzaladılar ve bunu HAMAS'a dayatıyorlar. Yetmiyor; sekiz İslam ülkesinin lideri bu anlaşmayı övüyor. 'HAMAS'ı iki yıllık süreçte israil bu kadar zor duruma sokmadı; utanç duyuyoruz. HAMAS'ı, Filistin halkını ölüm ve sıtma arasında tercih yapmaya zorlayan anlardan utanç duyuyoruz' diyorlar." ifadelerine yer verdi.
"Bölgeden tahliye edilecek olan HAMAS ve direniş değil, katil olan israil ve onun işbirlikçisi Amerika'dır"
Son olarak Özkarakaş, "Kimse işbirlikçi pozisyonunu HAMAS'a dayatmaya kalkmasın. HAMAS bölgenin diğer liderleri gibi koltuğunun peşinde değildir; çıkar peşinde değildir. Kendi halkının izzetinin, onurunun ve özgürlüğünün peşindedir. Kendi pozisyonlarını HAMAS'a dayatma yanlışından bir an önce dönmeye bölge liderlerini davet ediyoruz. Böyle bir dönemde HAMAS'a destek açıklaması yapmalarını bekliyoruz. Yetmiyor bu fecaat açıklamalar. Bir de Trump diyor ki: 'Gazze artık bölge halkları için bir tehdit olmayacak.' Allah rızası için; bölgeyi kan gölüne çeviren kim? İran'ı vuran kim, Lübnan'ı vuran kim, Yemen'e vuran kim, Katar'ı vuran kim? Bölge halkları için esas tehlike israil ve onun işbirlikçileridir. Gazze halkı değildir; bölgenin esas tehdidi bunlardır ve buradan beyan ediyoruz: Bölgeden tahliye edilecek olan HAMAS ve direniş değil, katil olan israil ve onun işbirlikçisi Amerika'dır." diye konuştu.
"Nöbetler devam etmeli, medyanın sansürüne fırsat verilmemeli"
Burada konuşan HÜDA PAR Ankara İl Başkanı Av. Ahmet Karaarslan, "Kıymetli Filistin Gazze sevdalısı değerli ağabeylerim, ablalarım, özgürlük nöbetinin kıymetli misafirleri! Günlerdir buradasınız. Onlarca gündür burada nöbettesiniz. Sanmayın ki bu nöbetler işe yaramıyor. Buraya geldiğiniz her gün Gazze'ye aslında ciddi bir değer ve kıymet kazandırıyorsunuz. Kardeşlerim, ilaç yok; hastaneler vurulmuş. Sağlık ocakları vurulmuş; doktorlar yıkık duvarların arasında, ufak ama büyük çabalarla tedavi yapmaya çalışıyor. Bu ortamda dünyada bunlar yaşanırken üzülecek miyiz? Hayır. Filistin, Gazze aslında dünyanın uyanışı için kendini feda etmiş Müslümanlar, insanlardır. Sizin bugün burada ortaya koyduğunuz bu durum; evinizde oturmak dururken gelmişsiniz, burada bu çalışmayı yapıyorsunuz inanınız, belki Allah katında makbul olacak en kıymetli amellerden biridir. Bunun bilinciyle, bu şuurla çalışmalarımızı devam ettireceğiz, inanınız ki bizler var oldukça, sivil toplum üzerine düşeni yaptıkça, cesur oldukça her şeyi göze aldıkça bu zulüm elbet son bulacak. Basın açıklamalarımız engellenirse daha büyüğüne geliyoruz. Tutuklamalar olsa da dünya daha büyük eylemlerle, her yerde, her ülkede büyük bir uyanışa vesile oluyor; elhamdülillah. Allah'ın izniyle bu anlamda nöbetler devam etmelidir. Bu çalışmalar sonuna kadar devam etmelidir ve bunların medyadaki gücünü ve algısını hep birlikte ortaya koymamız gerekiyor. Medyanın bizi sansürlemesi konusunda fırsat vermemeliyiz." ifadelerine yer verdi.
"Gazze, cennetin ve imanın çıtasını yükseltti"
Son olarak Karaarslan, "Kıymetli kardeşlerim, Gazze bize iman pompalıyor. Gazze bize ahiretimizi kurtaracak amelleri açıyor. Arkadaşlar, Gazze'de yaşananlar aslında cennetin ve imanın çıtasını da çok yükseltti. Orada yaşayan Müslümanlar, ortaya koydukları bu bedellerle birlikte aslında cennetin de seviyesini bizlere gösterdi. Gazze bir turnusol kâğıdı oldu: Kimin ne olduğunu, hangi amaç için çalıştığını, hangi zaafları olduğunu ortaya koydu. Gazze aslında büyük bir ayrılışın net tablosu oldu. Rabbim bizi kendi dininin, Gazze'nin, müminlerin ve insanlığın yanında yer alan; bu uğurda gerekirse her türlü bedeli ödemeye layık olan, bunun için cehd eden, gayret eden müminlerden eylesin. İnşallah Rabbim bizleri zalimlere meyletmekten muhafaza eylesin. Âmin." dedi. (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
İşgalci siyonist rejimin, Gazze'deki ablukayı delmek ve insani yardım ulaştırmak isteyen Küresel Sumud Filosu'na saldırı başlatması üzerine Türkiye'nin birçok şehrinde protesto gösterileri düzenlendi.
İşgalci rejimin, Gazze'ye doğru yola çıkan Küresel Sumud Filosu'na saldırması Mardin’de protesto edildi.
İşgalci rejimin, Gazze'ye doğru yola çıkan Küresel Sumud Filosu'na saldırması Mardin’de protesto edildi.
HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, Küresel Sumud Filosuna yönelik işgalci rejimin saldırısına "korsanlık" olduğuna dikkat çekerek, ABD elçilik ve konsoloslukları önünde tepkilerİN yükseldiğini belirtti.