Müftü Bekiroğlu: Şehadet, zalime ve zulme karşı bir direniş tavrıdır

İslam için mücadele veren büyük birçok zatın Şubat ayında şehit olduğuna dikkat çeken Gaziantep Şehitkamil ilçe Müftüsü Abdullah Bekiroğlu, şehadetin; yeryüzünde yaşanan adaletsizliklere, zulümlere, haksızlıklara bir başkaldırı olduğunu kaydetti.
Türkiye ve dünyanın farklı yerlerinde, toplumlara öncülük etmiş şahsiyetlerin önemli ölçüde Şubat ayında şehid düştüğüne dikkat çeken Bekiroğlu, Müslümanlar için Şubat ayının Müslümanlar açısından da önemli olduğuna vurgu yaptı.
"Bizler Rabbimizden geldik ve O'na döneceğiz"
İnsanın nasıl yaşarsa yaşasın nihayetinde Rabbinin huzuruna gideceğini kaydeden Bekiroğlu, "Şubat ayı Müslümanlar için önemli bir aydır. Şubat ayında şehit olan büyük zatların, büyük insanların sayısının fazla olmasına nispetle şehadet ayı diye ifade edilmiş. Şehitlik, şehadet bunlar bizim için kıymetli şeylerdir. Dinimizde, Kur'an-ı Kerim'de, Hadis-i şeriflerde, Peygamber Efendimizin hayatında bizlere önemli mesajlar içeren örnekler var. Bizler Rabbimizden geldik ve O'na döneceğiz. Yani şehitlik yoluyla da olsa, normal ölüm yoluyla da olsa varacağımız yer Rabbimizin huzuru. Kur'an-ı Kerim'de Rabbimiz (Celle Celaluhu) şöyle ifade ediyor, 'Şüphesiz ki Allah, Müminlerden mallarını ve canlarını cennet karşılığında satın almıştır.' Rabbimiz bize vaat ediyor." dedi.
Bekiroğlu, Müslümanların amacının rıza-i ilahi olduğuna değinerek, "Dolayısıyla yeryüzünde Müslümanlar olarak yaşarken yaşamımızın, hayatımızın tek bir amacı var. O da Rabbimize hakkıyla kul olabilmek, O'nun rızasına nail olabilmek. Mülk suresinde Rabbimiz. 'Hanginiz O'na daha güzel kul olacaksınız, daha güzel işler yapacaksınız diye sınamak için hayatı ve ölümü de yaratan Allah Allah'tır.' diye ifade ediyor." şeklinde konuştu.
"Ölümün ve hayatın Allah nezdindeki değeri eşittir"
Ölümün bir yok oluş değil yeniden diriliş olduğuna vurgu yapan Bekiroğlu, "Dolayısıyla hayat ve ölüm aslında izafi kavramlar. Yani biz gerçekte asıl yurdumuzdan bu dünyaya doğarak geldik ve yine ölümle asıl yurdumuza geri döneceğiz. Yani asıl vatandan gurbete gelmiş biri gibi düşünün. Asıl vatandan gurbete gelmiş birileriyiz biz bu dünyada. Tekrar o asıl vatanımıza geri döneceğiz. O nedenle ölümün ve hayatın Allah nezdindeki değeri eşittir. Yani hayat bizim için güzel görünüyor, ölüm bizim için çirkin görünüyor. Ama gerçekte Allah buyuruyor ki o ikisini de ben yarattım. Dolayısıyla hayat neyse ölüm de o, ölüm neyse hayat da o. Sadece bir alemden, asli vatandan gurbete geçiş, gurbetten asli vatana dönüş diye ifade edebiliriz. Bu açıdan şehadet değerli. Bu dönüşü sağlarken Rabbin rızasına uygun bir dönüş mü yoksa Allah muhafaza Rabbin rızasına uygun olmayan bir dönüş mü? Bunu belirleyecek olan da bizim tercihlerimizdir." ifadelerini kullandı.
"İnancımız ve imanımız hayatımızı feda edecek kadar bizim için kıymetlidir"
Müslüman için imanın dünya ve içindeki her şeyden daha değerli olduğuna değinen Bekiroğlu, "Şehitliğin ve şehadetin bize öğrettiği en önemli konulardan birisi imanımız, inancımız, dinimiz. Buna hayatımızı feda edecek derecede, yaşamımızı, çok sevinç duyduğumuz, hoşnut olduğumuz, bu hayatın güzelliklerini, zevklerini, bunları feda edecek derecede bizim için kıymetli, değerlidir. Bu da yine önemli bir husustur. Daha da önemlisi, yeryüzünde yaşanan adaletsizliklere, zulümlere, haksızlıklara bir başkaldırıdır şehadet aslında. Bir de bu açıdan bakmak lazım. Çünkü yeryüzü bir imtihan dünyasıdır. Yeryüzünde zulüm edenler olacak, mazlumlar olacak. Bizler mazlumlardan yana mı yoksa zalimlerden mi yana tavır koyduğumuzu bir anlamda ifade etmemiz gerekiyor." dedi.
"Şehadet bir direniş örneğidir"
Tarihe isimlerini altın harflerle yazdıran şehitlerden örnek veren Bekiroğlu, "Dolayısıyla şehadet, zalime ve zulme karşı bir direniş tavrıdır, bir direniş örneğidir. Şubat ayında da şehit olanlara baktığımız zaman, Hasan Elbenna, bir İskilipli Atıf Efendi, bir Malcolm X, Metin Yüksel, Şeyh Şamil gibi tarihe mal olmuş insanlar, bunların hepsinin zulme, haksızlığa başkaldırı, mazlumların hakkını savunma noktasında canlarını feda ettiklerini açık bir şekilde görüyoruz. Bu açıdan da Şubat ayı bizim için şehitlerimizi örnek alma açısından, şehitlerimizi anma açısından, şehadeti tekrardan hatırlama açısından bizim için önemlidir. Bunların içerisinde özellikle Hasan el Benna, büyük bir mücadele adamı, büyük bir mücahede adamıdır. Yine Malcolm X, Amerika gibi bir yerde insanların gündemlerinde olmayan bir konuyu, din meselesini, İslam konusunu çok canlı bir şekilde, çok güçlü bir şekilde toplumun kesimlerine yaymaya çalışan bir insan. Ama İslam'ın yayılmasından korkan, İslam'ın ilerlemesinden çekinen insanların şehit ettiği birisidir. Hepsi de anılmaya değer ama İskilipli Atıf Efendi'yi de anmadan geçmemek lazım. İskilipli Atıf Efendi sadece bir şapkadan dolayı, yazdığı bir risale yüzünden şehit edilmiş bir insan. Belki de üzerinde durup düşündüğümüz zaman şapkayı takıp takmama ya da bir kisveyi, bir kıyafeti giyip giymeme noktasında şehit olmuş, canını vermiş bir insan." ifadelerini kullandı.
Her izzetli direnişin şehadete giden bir yol olduğunu ifade eden Bekiroğlu, "Bir dönem başörtüsü için nice sıkıntılar çeken kardeşlerimiz de oldu, hanım kardeşlerimiz oldu, nice aileler oldu bu başörtü zulmü yaşandığı dönemlerde. Dolayısıyla bütün bunlar zulmün her çeşidine başkaldırının aslında şehadetle ilintili olduğu, onun da biraz da işte şehitlerimizin sayısının fazla olduğu Şubat ayıyla ilintili olduğu gerçeğini göz önünde bulundurmamız gerekir. Rabbim (Celle Celaluhu) geçmişten bugüne bütün şehitlerimizi rahmetine gark eylesin, onlara rahmetiyle muamele eylesin. Bizleri de onların izinde yürüyen birer birey olarak hayatını sürdürmeyi nasip eylesin." şeklinde konuştu. (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
Mustazaflar Cemiyeti tarafından Şanlıurfa'da düzenlenen "Şehadet Gecesi" programında, şehadet ve şehitler var oldukça İslam'ın sancağının da asla inmeyeceği vurgulandı.
İstanbul Valisi Davut Gül, Meteoroloji Genel Müdürlüğü'nün değerlendirmelerine dayanarak, 19-21 Şubat 2025 tarihleri arasında kentte olumsuz hava koşullarının etkili olacağını duyurdu.
Türkiye'nin kolaylaştırıcı rolüyle 11 Aralık 2024'te kabul edilen Ankara Bildirisi kapsamında Etiyopya ve Somali arasındaki Teknik Müzakerelerin ilki bugün Ankara’da düzenlendi.