İnsanların günlük hayatında yapmış olduğu çeşitli işlemlerle ilgili imzalamak ve onaylamak zorunda olduğu sözleşme metinleri çeşitli mağduriyetleri de beraberinde getiriyor.
Bazen onlarca sayfayı bulan sözleşme metinleri okumadan imzalamak zorunda kalan bireyler, ileride okumadan imzaladıkları sözleşmeler yüzünden zor duruma düşebiliyor.
Sözleşme metinlerini okuyan bireyler bile sözleşmede geçen bazı kelimelerin ne anlama geldiğini bilmediği için nasıl bir yükümlülük altına girdiğinin farkında olmuyor.
Özellikle GSM operatörleri arasında telefon görüşmeleri sırasında onaylatılan tarife değişiklikleri, belirli bir süreyi kapsadığından dolayı bireyler, tarifelerini iptal edemiyor, iptal ettikleri zaman ise ceza ödemek zorunda kalıyor.
Şanlıurfalılar, internetten indirilen uygulama sözleşmeleri, telefon hattı/kartı sözleşmeleri, banka sözleşmeleri, gelen mesaj içerikleri, web sitelerinde veya garanti şartlarında yazılan sözleşmeler ile ilgili İLKHA'ya konuştu.
"Vatandaş sözleşmeleri okumadan imzalıyor"
Kişilerin, günlük hayatta imzalamak zorunda oldukları sözleşmeleri okumadan imzalamaması gerektiğini belirten Adem Urfalı, "Bir personel gidip çalışan hesabı açmak istiyor, sözleşme önüne geliyor 10 sayfa… Başvuru yapan kişinin okumaya zamanı yok. Bu sözleşme maddelerinin sadeleştirilmesi gerekir. Sözleşmeyi 5 madde ile sınırlandırabilirler. Bankalar ne yapıyor, vatandaşların aleyhinde olan maddeleri gizlemeye çalışıyor. Vatandaşın da bu sözleşme maddelerini okumaya zamanı olmadığı için sözleşmeyi okumadan imzalıyor. Zaten bankalarda anne-baba günü gibi kalabalık. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu ( BDDK) sözleşme maddelerini vatandaşı mağdur etmeyecek şekilde düzenlemesi gerekir. Yine vatandaşın okuma-yazma seviyesi düşükse ona yardımcı olan bir kişinin eşlik etmesi gerekir. Vatandaşların okumadığı sözleşmeye imza atmaması gerekir. Banka ve notere gittikleri zaman kendilerine uzatılan sözleşmeyi imzalamak zorunda değiller. Sözleşmeyi eve götürerek iyice okuduktan sonra kuruma vermeleri gerekir." şeklinde konuştu.
"Sözleşmeler; güncel, şeffaf ve okunabilir olmalı"
Kurumların imzalattığı sözleşmelerle ilgili yasal bir düzenleme yapılması gerektiğine değinen Ömer Dodanlı, "Geçmiş dönemde yapılan sözleşmelerin güncellenmesi gerekir. Özellikle bankaların birçok sözleşmesine okumadan imza atıyoruz. İnsanlar bankalarda birçok sözleşme imza atarken neye imza attığını bilmiyor. Sözleşmelerin daha güncel, şeffaf ve okunabilirliği özet şeklinde olması gerekir. İnsanların sözleşmenin sayfalarını okumaya zamanı yok. Zamanı olmadığı için o an sözleşmeyi mecburi imzalamak zorunda kalıyor. Elektrik kurumu, banka, GSM şirketleri gibi birçok noktada sözleşmeler önümüze çıkıyor. Bu sözleşmelerin içeriğindeki cümleler değişik geliyor ve insanlar yanlış algılayabiliyor. Bu durumların önüne geçilebilmesi için devletin ve mecliste milletvekillerinin karar alması gerekiyor." ifadelerini kullandı.
"Müşteriler, bankaların sunmuş olduğu sözleşmeyi bankalarla görüşüp sonra kabul etmelidir"
Kurumların müşterilerine imzalatmış olduğu sözleşmelerle ilgili müşterilere, bankalara ve devlete sorumluluklar düştüğünü vurgulayan Nazif Rastgeldi, "İnsanlar okumaya üşendiği için kendilerine uzatılan sözleşmeleri okumuyorlar. Okumadıkları içinde bilmedikleri ya da bilseler onaylayamacakları maddelere onay vermiş oluyorlar. Öncelikle halkımızın okuma bilincini artırması, kısacası okumaya üşenmemesi gerekir. Kendisine imzalatılmak istenen bilgiler şahsi bilgiler olduğu için bu sözleşmeyi okuması, anlaması ve onay vermesi gerekir. Müşterilerin bankaların sunmuş olduğu sözleşmedeki şartları bankalarla görüşüp bir istişareden sonra kabul etmesi gerekir. Bankaların da sözleşme metinlerini daha açık bir şekilde düzenlemesi gerekir. Devlette, bankalara bu tür sözleşmeleri daha açık ve insanların anlayacağı şekilde düzenlenmesini sağlamalıdır." diye konuştu.
"Kredi kartı alırken imzaladığım sözleşmeden dolayı mağduriyet yaşadım"
Okumadan imzaladığı sözleşmeden dolayı mağdur olduğunu ifade eden Mahmut Baytak, "Bankadan bize herhangi bir kredi kartı geldiği zaman habire imza atıyoruz. Gerçekten de imzaladığımız sözleşmenin maddelerine bakmıyoruz. Kredi kartı alırken imzaladığım sözleşmeden dolayı mağduriyet yaşadım, bana sonradan bir borç çıkardılar. O borcu ödemek zorunda kaldım sonradan da o parayı alamadım. Kurumlar, sözleşmeleri daha açık bir hale getirebilir. Sözleşmeler sadeleştirildiği zaman bu gibi sorunlarla karşılaşmayız." dedi. (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
Kredi kartı borcundan trafik cezasına kadar yapılandırılması gerektiğini belirten TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken, yeniden yapılandırma bütçeye önemli bir gelir sağlayacağını söyledi.
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, Lokman Hekim Üniversitesi tarafından Ankara’da düzenlenen “Uluslararası Helal Kongresi”ne katıldı.
Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi (ADNKS) sonuçlarına göre 2023 yıl sonu itibarıyla Türkiye'nin toplam nüfusu 85 milyon 372 bin 377 kişi iken 15-24 yaş grubundaki genç nüfus 12 milyon 872 bin 39 kişi oldu. Genç nüfus, toplam nüfusun yüzde 15,1'ini oluşturdu.
"Kobane" bahaneli olaylara ilişkin görülen davada tutuklu yargılanan HDP eski eş genel başkanı Selahattin Demirtaş hakkında mahkeme, ayrı ayrı suçlardan toplamda 42 yıl ceza verirken aynı davada yargılanan HDP eski eş genel başkanı Figen Yüksekdağ ise toplam cezası 30 yıl 3 ay oldu.