Suriye hapishanelerindeki kadınların özgürlüklerini talep etmek amacıyla Uluslararası Vicdan Konvoyu oluşturdu.
Suriye hapishanelerindeki kadınların özgürlüklerini talep etmek amacıyla 55 ülkeden gelen kadınlar “Uluslararası Vicdan Konvoyu” oluşturdu.
“Uluslararası Vicdan Konvoyu” oluşturan kadınlar, 6 Mart’ta İstanbul’dan yola çıkacak. Vicdan Konvoyu, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nde Hatay’da bir basın toplantısı düzenleyerek Suriye hapishanelerindeki kadınların durumunu dünyaya duyuracak.
Ağırlığını Türkiye merkezli sivil toplum kuruluşlarının oluşturduğu Uluslararası Vicdan Konvoyu’na İHH İnsani Yardım Vakfı, Özgür-Der, KADEM, Ensar Vakfı, Diyanet İşleri Başkanlığı, Memur-Sen, İnsan ve Medeniyet Hareketi, Hukukçular Derneği, İnsan Hakları ve Adalet Hareketi, Uluslararası Doktorlar Derneği (AİD), Türkiye Gençlik Vakfı, Türkiye Gönüllü Teşekküller Vakfı AKDAV ve İslam Dünyası STK’lar Birliği destek veriyor.
Uluslararası Vicdan Konvoyu’nun İstanbul’da yaptığı basın toplantısında konuşan İHH İnsan Hakları ve Hukuk Komisyonu Başkanı Avukat Gülden Sönmez, 7 yıldır devam eden Suriye savaşında 15 bin çocuğun öldüğünü 13 bin 581 kadının Suriye hapishanelerinde işkence ve tecavüze maruz kaldığını dile getirdi.
Sönmez, “Şu an 417’si kız çocuğu olmak üzere tespit edilebilen 6 bin 736 kadın halen bu vahşeti yaşıyor, Suriye rejiminin zindanlarında ölmeyi bekliyor. Tecavüz ve işkence mağduru kadınlardan bazıları intihar ettiler. Bu hapishanelerden kurtulanlardan bazıları aramızda ve bir gün kendilerine yapılanların hesabının sorulması umuduyla yaşama tutunmaya çalışıyorlar. Bilinen tek gerçek şudur ki Suriye Rejimi kadınlara tecavüzü bir silah olarak kullanmaktadır” dedi.
Organizasyonun amacının kadınların, Suriye’de savaşın başından bu yana işkence, tecavüz, infaz, hapis ve mültecilikle büyüyen dramlarına dikkat çekmek olduğunu söyleyen Sönmez, tüm kız çocukları ve kadın mahpusların serbest bırakılması için çağrı yapmak ve tüm insanlığı savaşlarda kadınların korunması için etkili tedbirler almaya davet etmek olduğunu ifade etti.
Konvoy ayrıca, sembol olarak kullandıkları 6 bin 536 adet oyalı yazmayı hapisteki kadınlar adına Hatay’a götürecek.
“Hapishanede yetersiz beslenmeden dolayı bebekler hayatını kaybetti”
7 ay boyunca Suriye hapishanelerinde işkence gördüğünü ve birlikte gözaltına alındığı kocasını işkence yüzünden kaybettiğini söyleyen Suriyeli Majd Izzet al-Chourbaji, 150 kadınla birlikte açlık grevi başlattıktan sonra esir takası vesilesiyle serbest kalabildiklerini söyledi.
2 metrekarelik hücrelerde çok sayıda kişinin bir arada tutulduğunu belirten Choubarji “Yanımızda 60 yaşın üstünde kadınlar vardı, biz gençler birbirimize yapışarak onlara en azında sırtlarını dayayabilecek yer açmaya çalışıyorduk.” şeklinde konuştu.
Choubarji “Hapishanelerde kadın hastalıkları meydana geliyordu. Hamile kadınlar vardı bizim hücremizde. Hapishane zor şartlar altında doğum yaptılar. Daha sonra da yaşanan işkence ve yetersiz beslenmeden dolayı bu bebekler hayatlarını kaybetti.” dedi.
“Hapishanelerde işkence dışında cinsel istismar da var”
Suriyeli Avukat Dima Musa ise Suriye rejiminin cinsel istismarı da bir işkence yöntemi olarak kullandığını ifade etti. Musa, “Hapishanelerde işkence dışında cinsel istismar da var ne yazık ki. ‘Şunu yapmazsanız, söylemezseniz size tecavüz ederiz’ gibi tehditler alıyor bu kadınlarımız. Değil uluslararası hukuk, Suriye hukukuna bile baktığımızda kadınların birçok hakkı var. Ama hiçbirisi şu anda uygulanmıyor. Suriyeli kadınların tümünün bir an önce serbest kalmaları gerekiyor.” ifadelerini kullandı.
Toplantıda söz alan Suriye İnsan Hakları Gözetleme Merkezi görevlisi Sima el Hasani de Suriyeli kadınların özgürlük mücadelesine destek olmak için Suriye sınırına gideceklerini belirtti.
Hasani, gayri resmi bir şekilde kadınların zindanlarda tutulduğu, birçoğunun kayıp olduğu ve kayıt dışı olmaları sebebiyle kendilerine ulaşmakta güçlük çektiklerini ve gözaltında cezaevinde bulunan kadınların doğum yapmalarına rağmen hakları olan tedavilerinin yapılmadığını söyledi. (Nizamettin Aşkin- İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
Dünya Basın Özgürlüğü Günü dolayısıyla TBMM'de bulunan basın mensuplarını ziyaret eden HÜDA PAR Genel Sekreteri ve Gaziantep Milletvekili Şahzade Demir, gazetecilerin "3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü"nü kutladı.
HÜDA PAR Milletvekili Serkan Ramanlı, siyonist işgal rejimi tarafından Kudüs'te şehid edilen Türkiye vatandaşı Hasan Saklanan'ın taziyesine katıldı.
İşgalci siyonist rejim tarafından Kudüs'te şehid edilen Türkiye vatandaşı Hasan Saklanan için memleketi Şanlıurfa'da bugün cuma namazı sonrası basın açıklaması düzenlendi.
Peygamber Sevdalıları Vakfı tarafından hafta sonu "Cihat Önderi Hazreti Muhammed" teması ile gerçekleştirilen Mevlid-i Nebi etkinliğine katılan vatandaşlar, iki duyguyu beraber yaşadıklarını dile getirdi.