Van İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü'nün kentte balıkçıların sorunlarıyla ilgilenmediğini iddia eden Vangölü Balıkçılık Kooperatifi, 15 Nisan itibariyle avlanma yasağının başlayacağını söyledi.

Vangölü Balıkçılık Kooperatifi Başkanı Übeydullah Demir, Van İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü'nün kentte balıkçıların sorunlarıyla ilgilenmediğini iddia ederken yetkililer ise suçlamalara yanıt verdi.

İLKHA'ya açıklamalarda bulunan Vangölü Balıkçılık Kooperatif Başkanı Übeydullah Demir, uygulanan av yasaklarından dolayı balıkçıların bilinçlendiğini, ancak şikâyetlerine rağmen Tarım İl Müdürlükleri'nin denetimlerde yetersiz olduğunu iddia etti.

Dünya genelinde olduğu gibi üreme döneminde balık avlamadıklarını belirten Demir, "15 Nisan tarihinden itibaren balıklarda üreme dönemi başlıyor. 1993 yıllarından bu yana üremeden dolayı av yasakları başladı. Daha önceki zamanlarda üremeden dolayı av yasağı yoktu, ilkel bir balıkçılık vardı. Ancak bizler de dünya balıkçılarının uygulamaları gibi 15 Nisan tarihinden itibaren üreme döneminden dolayı dünya şartlarına uyarak balık avlamıyoruz. Burada Tarım İl Müdürlüğü denilen bir daire varmış. Üreme döneminden dolayı denetimlerini onlar yapıyormuş, ancak şu ana kadar bu çalışmalarını görmedik." dedi.

"Daha önce ilkel balıkçılık vardı"

Geçmiş yıllarda bilinçsiz avlanmalardan dolayı ilkel bir balıkçılık olduğunu belirten Demir, şu an bilinçsiz avlanmaların daha az olmasından dolayı balıkların eskisine oranla geliştiğine dikkat çekerek, "1993 yılından önce 20 adet inci kefali 1 kilogram iken, şu an 12-13 adet balık 1 kilogram geliyor. Bu uygulamalardan dolayı balık gelişmeye başladı. Daha önce ise bu memlekette ilkel bir balıkçılık vardı." ifadelerini kullandı.

Gelişmemiş balıkların ağa düşmemesinden dolayı balıkçıların 16 milimlik ağları kullanmaması gerektiğini işaret eden Demir, Gevaş, Edremit ve İskele'deki balıkçıların 16 milimlik ağ kullandığını bu durumda şikâyetlerine rağmen Tarım İl Müdürlüğü'nün ilgilenmediğini ileri sürdü.

Tarım İl Müdürlüğüne yönelik suçlamalara devam eden Demir, "Tarım İl Müdürlüğü güya 100 tane araç alacak ve bunların da ihalesi yapılacak. Üreme dönemi diye çalışmalar yapacak, ama bize göre tarım yok. Van'da da balıkçılığı batıran tarımdır. Tarım ne sağlıkla ve ne balıkçılıkla uğraşıyor, ne de ağlarımızla ilgileniyor. Bugün gölde 16 milimlik ağ kullanılıyor. Bu 16 milimlik ağ Türkiye genelinde yasak. Bizim kullanabileceğimiz ağların en düşüğü 20 milim olur. Ancak ne yazık ki Gevaş'ta, Edremit'te ve İskele'de 16 milimlik ağlar kullanılıyor. Bu noktada Tarım İl Müdürlüğü'ne binlerce kez başvurmamıza rağmen ilgilenmiyorlar ve sadece oturup maaş alıyorlar. Ama Yüzüncü Yıl Üniversitesine teşekkür ediyoruz. Bu konuda bizlerle bayağı ilgilendi. 1993 yılından bu yana çok ilgilendiklerinden dolayı balıkçılarımız da, balıklarımız da gelişti." diye konuştu.

"Bugün duyarlı balıkçılarımızın sayısı arttı"

Demir, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Buraya Nevşehir'den biri gelir Erciş'ten, Muradiye'den kamyonunu yükler ve Nevşehir'e kadar gider. Yetkililer demezler, ‘bu balık nereden alınmış, nereye götürülüyor?' diye. Şu an üreme dönemi başladı ancak ilgilenen yok. Bu durum da özellikle tarımdan kaynaklanıyor. Burada ne Bitlis'teki Tarım İl Müdürlüğü, ne Van'daki Tarım İl Müdürlüğü ne de ilçelerimizdeki tarımcılar, hiçbiri ilgilenmiyor. Bugün balıkçılarımız bile tarımcılardan daha fazla bilinçlendiler. Bugün duyarlı balıkçılarımızın sayısı arttı. Balıkçılar üreme döneminde ağlarını, teknesini çekip balıkçılık yapmazlar. Bu ay balıkçılık yapanlar çiftçi kesimi ve işi olmayan insanlardır. Bugün gıda ile uğraşan vatandaş da gidip balıkçılık yapıyor. Bu da tarımın zayıflığını göstermektedir."

Tarım İl Müdürlüğü'nden açıklama

öte yandan söz konusu iddialar ve suçlamalar hakkında görüştüğümüz Van Tarım İl Müdürlüğü yetkilileri görevlerini gereği gibi yaptıklarını söyledi.

Yetkililer şu ifadeleri kullandı: "Bizler her ihbarı değerlendiriyoruz. Gelen ihbarlara karşılık polis ve jandarmayı aramalarını istiyoruz. Ancak içinde bulunduğumuz bu aylarda malumunuz güvenlik sorunları olduğu için ister istemez, haklı olarak askeriye arka planda kalıyor. Yoksa bizler denetimlerimizi sık sık yapıyoruz ve araç kiralamasını da yaptık ki her gün çıkacağız. Söz konusu kişi haksız paralar alıyordu. Bizler de üstüne gittiğimiz için bu şekilde bir şeye başvurdu. Yoksa böyle bir durum yok ve bizler her yıl toplantılar yapıp okul okul ve hatta ev ev dolaşıp gerekli duyurular falan yapıyoruz. Bu noktada da tedbirlerimizi alıyoruz. Şahsın böyle bir şey söylemesi gerçekten çok üzücü." (Yılmaz Sönmez- İLKHA)