Ramazan-ı Şerif'in ilk cuma namazında Gaziantep’te camilere akın eden Müslümanlar, siyonist terör çetesinin Filistinlilere yönelik işlediği katliamlara tepki gösterdiler.

Gaziantep’te Ramazan ayı ile beraber teravih namazlarına ve mukabelelere gösterilen ilgi ve yoğun teveccüh Cuma namazında ile doruğa çıktı.

On bir ayın sultanı Ramazan'ın ilk cuma namazı büyük bir coşku ile eda edilirken, kentte Ulu Camii gibi büyük camiler başta olmak üzere kentin dört bir yanındaki camiler doldu. Birçok camide vatandaşlar camiye sığmazken, vatandaşlar cami bahçesindeki gölgelik alanlarda ibadetlerini eda etti.

Ramazan ayının ilk cuma namazını kılmanın mutluluğunu yaşayan Gaziantepliler, bu mübarek ayın Müslümanların vahdetine vesile olmasını dileyerek, zalimlerin zulmünün son bulması için dua ettiler.

Türkiye geneli camilerde okunan “Dinmeyen Yaramız: Kudüs” konulu cuma hutbesinde, “Mekke ve Medine nasıl ki Müslümanların ruhu ve sevdası ise Kudüs de öylece damarlarında dolaşan kandır. Kudüs, İslam ümmetinin vahdet binasında kilit taşıdır. Kudüs, sıradan bir toprak parçası değil, Kudüs sınavı karşısında her birimize düşen vazife, yaşanan bu vahşete asla rıza göstermemektir ve dünyanın neresinde olursa olsun, kime karşı yapılırsa yapılsın zulme ve haksızlığa boyun eğmemektir.” ifadelerine yer verildi.

Cuma namazı sonrası duygu ve düşüncelerini İLKHA’ya paylaşan vatandaşlar, mübarek Ramazan ayının tüm İslam âlemine barış, huzur, birlik ve beraberlik getirmesini temenni ederek, Kudüs'ün özgürlüğü için Müslümanların vahdet içerisinde hareket etmeleri gerektiğini söylediler.

“Yetkililerimizin tavrı ve kınamaları sadece sözde kalmaktadır”

Ramazan ayına kavuşmanın sevincini yaşadığını belirten Mahmut Özdemir, ancak Kudüs’te yaşananlar için üzüldüğünü belirterek, Müslümanların bir bütün olarak siyonist terör şebekesinin yaptığı katliama karşı tepki göstermesi gerektiğini söyledi.

Özdemir, “Ramazan ayı bütün Müslümanlar için bir fırsattır. Müslümanların bu ayda maneviyatlarını artırmaları için, birlik ve beraberliklerini muhafaza etmeleri gerekir. Zaten siyonistler Müslümanları katletme cesaretini Müslümanların dağınıklığından alıyor. Siyonistler, Müslümanların dağınıklığından faydalanmaktadır. Müslümanların bu şekilde zayıf ve dağınıklığından faydalanan siyonistler bunu sonuna kadar kullanmaktadır. Siyonistler hiçbir fırsatı kaçırmamaktadır. Müslümanların zayıf noktalarını bulduklarında hemen onu değerlendiriyorlar. Oysaki Müslümanlar birlik olup siyonistlere karşı ne gerekiyorsa onu yapmaları lazım. Müslümanlar vahdet içinde olmadığı sürece siyonistler bunu kullanacaktır. Ülke olarak siyonistlerin can damarı neyse onu tutup en caydırıcı şekilde güç kullanabiliriz. Ama ne yazık ki yetkililerimiz bunu yapmıyor, tavrı ve kınamaları sadece sözde kalmaktadır.” ifadelerini kullandı.

“Kâfirlere ‘dur’ demenin zamanı geldi”

Kudüs’ün özgür olabilmesi için Müslümanların vahdet içerisinde olmaları gerektiğini belirten Cengiz Coşkun, “Kudüs'te dökülen Müslüman kardeşlerimizin bu kanlarının durmasını istiyoruz. Hepimiz Müslüman’ız, din kardeşiyiz. Müslümanlar, Müslümanlara sahip çıksın. Çoluk çocuk öldürülmesin. Kâfirlere ‘dur’ demenin zamanı geldi. Bu saldırılar Müslümanların birlik ve beraberlik içerisinde olmamalarından dolayı kaynaklanmaktadır.” Şeklinde konuştu.

“Birbirimize karşı hain olmazsak onlar bize zülüm yapamazlardı”

Bu Ramazan ayının tüm İslam âlemine huzur ve barış getirmesi temennisinde bulunan, Erdal Özcan da şunları söyledi:

“Ramazan ayı rahmet ve bereket ayıdır. Bütün Müslümanların rahmet ve bereket ayı olan Ramazan aylarının mübarek olsun. Özellikle, israilin Filistin’de yaptığı zulme ‘dur’ denilmesini istiyoruz. Ortadoğu coğrafyasına ve Avrupa ülkelerine baktığımızda bütün zulümler hep Müslümanlara yapılıyor. Çünkü biz Müslümanlar birbirimizde sahip çıkmıyoruz. Birbirimize karşı haince davranıyoruz. Eğer birbirimize karşı hain olmazsak onlar bize zülüm yapamazlardı. Biz Müslümanlar birbirimize sahip çıkmıyoruz. Onun için de Allah-u Teala bizden rahmetini ve bereketini esirgiyor.”

“Müslüman kardeşlerimize elimizden gelen yardımı yapmamız lazım”

Siyonistleri ve emperyalistleri lanetlediğini belirten Mustafa Reyhanlı ise “Ramazan ayı bütün İslam âlemine hayırlı ve uğurlu olsun. Bu ayı sakin ve güzel bir şekilde dualarla, ibadetlerle geçirmeliyiz. Müslüman kardeşlerimize Allah-u Teala yardım etsin. israil ve Amerika'yı lanetliyorum. Bizim de bu Müslüman kardeşlerimize elimizden gelen yardımı yapmamız lazım. Zalimlerin karşısında durmalıyız.” diye konuştu.

“Zulme rıza göstermemeliyiz”

Ramazan ayında bütün İslam coğrafyasındaki Müslümanların zulümden ve sıkıntıdan kurtulmalarını temenni ettiklerini belirten Ali Taşçıoğlu da “Şu mübarek ayda Kudüs'e yapılan bu zulmün bir an önce son bulmasını Rabbimizden niyaz ediyorum. Zaten dünya kurulduğundan bu yana inananlar ile inanmayanlar arasında hak ve batıl savaşı hep devam etmiştir. Ama bizler zulme rıza göstermemeliyiz.” dedi.

​ABD’nin, siyonistlerin büyükelçiliğini Kudüs’e taşıması ve Fransa'da da Kur'an-ı Kerim’e yönelik yayımlanan küstah bildiriye tepki gösteren Ayşe Yıldız, “Ramazan ayı biz Müslümanlar için mübarek bir aydır. Allah-u Teâlâ hepimize mübarek ve hayırlı etsin. İnşallah güzel günleri görmeyi ve bayrama erişmeyi de bize nasip etsin. Kur’an-ı Kerim'in hiçbir ayetini hiç kimse değiştiremez, hiç kimsenin de buna gücü yetmez.” dedi.

Kerim Sezer ise, Kudüs için bütün İslam ülkelerinin liderlerinin kendi halklarıyla birlikte hareket edip siyonistlere karşı olmaları gerektiğini belirtti. (İbrahim Koçyiğit-İLKHA)