Toplumun Hz. Muhammed’in eşsiz adaletine muhtaç olduğunu belirten Molla Sinan Ünel, “Günümüz idarecilerinin adaletsizce tutumlarını gördüğümüzde Hz. Muhammed’in adaletine olan özlemimiz daha artmaktadır” dedi.
Peygamber Sevdalıları Platformu tarafından merkez Karaköprü'ye bağlı İçkara köyünde Kutlu Doğum etkinliği düzenlendi. Köy camisinde düzenlenen mevlit etkinliğine köy halkı yoğun katılım gösterdi.
ömer Soyaslan'ın Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başlayan etkinlik, Şanlıurfa Kardeşler İlahi Grubunun okudukları Mevlid-i Şerif ve ilahilerle devam etti.
Etkinliğe konuşmacı olarak katılan Molla Sinan Ünel, Hz Muhammed'in geldiği dönemde Arap Yarım Adası'na hâkim olan cahiliyede yapılan zulümleri ve Peygamber Efendimizin topluma götürdüğü adaleti anlattı.
Hz. Muhammed (sav) hak ve adalet konusunda titiz bir insan olduğunu bir örnekle anlatan Ünel, "Allah Resulü Bedir Savaşının sonucunda 70 Mekkeliyi esir alıyor, daha sonra bütün esirlerin ellerinin bağlanmasını emrediyor. Esirlerin elleri bağlanıyor. Esirlerin arasında Hz. Muhammed'in amcası Hz. Abbas da vardır. Bakın değerli kardeşlerim, o bir peygamberdir, bir liderdir, bir ordu komutanıdır, esir aldıkları esirlerin içerisinde öz amcası da var. Ama o asla ve asla amcasının kayırmıyor. Amcamın ellerini çözün, diğer esirlerin ise elleri bağlı kalsın demiyor. Evet, öz amcasının esir düşmesini, ellerine kelepçe vurulmasına üzülüyor ama adalet vasfı gereği onu diğer esirlerden ayırmıyor. Şimdi günümüze bakalım; kendi akrabasını, kendi dostunu, kendi yandaşını, kayıran idarecileri görünce, Allah Resul'üne olan özlemimiz, adaletine olan iştiyakımız, hasretimiz, gün be gün daha çok büyüyor. İster Belediye Başkanı olsun, ister Cumhurbaşkanı olsun, ister Başbakan olsun, var mı bugün böyle bir insan?" diye sordu.
Günümüzdeki idarecilerin Hz. Peygamberden alacağı önemli dersler olduğunu belirten Ünel, buna karşılık günümüzde yapılan zulümlere değinerek şöyle devam etti:
"Binlerce insanı bombalarla öldüren zalimler, insanların hak ve hukukunun çiğneyen idareciler, mazlum ve mağdur olan halkın paralarını çarçur eden yöneticiler… Acaba bu dünyada bu halktan helallik dileyemeyen, yaptığı haksızlık karşısında kendisine kısas uygulayamayan bu yöneticilerin yarın mahşer meydanında, büyük mahkemede vereceği hesabı varın siz düşünün."
Hz. Muhammed'in getirmiş olduğu hak ve adalet sayesinde yeryüzüne huzurun geldiğini ifade eden Ünel, "O, yeryüzüne barışı getirdi. Evlere huzur girdi, sokaklara huzur girdi. Köylere, şehirlere, devletlere huzur hâkim oldu. Artık insanlar işyerlerini kapatmadan eve gidebiliyorlar, evlerinin kapılarına kilit vurmadan komşularının evlerine gidebiliyorlardı. İşte bunu gerçekleştirmedeki hedef hak ve adaletin uygulanmasıydı. Allah'ın Resülü işte bunu bize tavsiye ediyor."
"Evde çocuklarınızın, eşlerinizin, komşu ve akrabalarınızın sizin üzerinizde hakları vardır" diyen Ünel, bu haklara riayet edilmediği takdirde mahşer meydanında büyük sıkıntının yaşanacağını ifade etti.
Ünel'in konuşmasının ardından etkinlik yapılan dua ile sona erdi. (Osman Gülebak-İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
Peygamber Sevdalıları Vakfı tarafından düzenlenen ve büyük bir katılım gösterilen Mevlid-i Nebi etkinliğinde minik çocuklar duygularını paylaştı.
Peygamber Sevdalıları Vakfı tarafından Diyarbakır'da düzenlenen Mevlid-i Nebi etkinliğine katılan Peygamber aşıkları, 3 yıl aradan sonra yeniden düzenlenen etkinliğe katılmalarıyla çok memnun olduklarını ve her yıl düzenli olarak yapılmasını arzu ettiler.
Peygamber Sevdalıları Vakfı tarafından Diyarbakır'da düzenlenen programa katılan vatandaşlar, etkinliğin son 3 yıldır gerçekleşmediğine dikkat çekerek bu seneleri hüzünle geçirdiklerini ifade etti.
Peygamber Sevdalıları Vakfı, 3 yıl aradan sonra "En Güzel Örnek Hazreti Muhammed" temasıyla Diyarbakır'da düzenlediği Mevlid-i Nebi etkinliğine katılan minikler, peygambere olan aşklarının kendilerini, buraya getirdiğini belirtti.