Van Sivil Dayanışma İnisiyatifi tarafından bu yıl dördüncüsü düzenlenen 'Ümmet İftarı' programına katılanlar kuru simit, hurma ve suyla iftar açtı.

Van Sivil Dayanışma İnisiyatifi tarafından düzenlenen ‘Ümmet İftarı'nda İslam coğrafyasında yaşayan Müslümanların sıkıntılarına dikkat çekildi.

Hz. ömer Camii avlusunda düzenlenen ‘Ümmet İftarı' programına İslami STK'lar, siyasi parti temsilcileri ve halk katıldı.

Program öncesi bir konuşma yapan Van Sivil Dayanışma İnisiyatifi Yeni Dönem Sözcüsü Şeref Akbulut, dünyada 5 bin civarında insanın açlık ve susuzluktan kaynaklanan nedenlerle hayatını kaybettiğini söyledi.

Akbulut, "Bugün 2 milyar civarında Müslüman'ın yaşadığı dünyada, 63 milyon Müslüman yerinden yurdundan edilmiş mülteci durumuna düşmüş, 50 milyondan fazla çocuk yetim kalmış, 150 milyon aile parçalanmıştır. Son 10 yılda 11 milyondan fazla Müslüman öldürülmüştür. Bunların maalesef yüzde 90'ı Müslüman'ın Müslüman'ı katletmesi şeklinde gerçekleşmiştir." dedi.

"İslam yurtları birbirinden kopamaz"

Emperyalistlerin çizdiği sınırlar nedeniyle İslam beldelerinin ayrıldığını belirten Akbulut, Saraybosna İstanbul'dan, İstanbul Diyarbakır'dan, Diyarbakır Bağdat'tan, Bağdat Şam'dan, Şam Kudüs'ten ve Kudüs'ün Mekke'den kopartılamayacağını söyledi.

Akbulut, "Genelde yaşadığımız dünya, özelde İslam âlemi ateş çukuruna dönmüş durumda. Yıllarca Türkler, Kürtler, Araplar ve diğer ırklar barış içerisinde, aynı kıbleye yönelerek ve aynı merhameti, kardeşliği, adalet anlayışını farklı dillerde kuşanarak birlikte yaşamışlardır. İslam'ın özünü kuşanan Müslümanlar, İslam tarihi boyunca gayrimüslim unsurların bile haklarını gözetmişler, nerde mazlum İnsan varsa oraya adalet götürmeye çalışmışlardır. Fakat birliğimize tahammül edemeyen emperyalistler coğrafyaya çizdiği sınırlarla binlerce yıllık akrabalık, kardeşlik hukukunu yok saymışlardır. Biz inanıyoruz ki Saraybosna İstanbul'dan, İstanbul Diyarbakır'dan, Diyarbakır Bağdat'tan, Bağdat Şam'dan, Şam Kudüs'ten ve Kudüs Mekke'den kopartılamaz." diye konuştu.

"İbadetlerimizde olduğu gibi orucumuzla da ümmetiz"

Akbulut, son olarak şu ifadeleri kullandı; "Bizler Van Sivil Dayanışma İnisiyatifi olarak bu şuurda hareket ederek, ümmet bilincini diri tutmaya, her türlü kutuplaştırmaya ve ayrıştırmaya rağmen ortak değerlerimizde insanları buluşturmaya çalışıyoruz. Bu bağlamda her türlü ulusçuluk ve ulus devlet anlayışının, bölgeci ve mezhepçi yaklaşımların uzağındayız. Tüm yeryüzünde akan kanın durması, dökülen gözyaşların silinmesi, adalet ve barış eksenli bir geleceğin kurulması ve yitirilen umutların yeniden yeşermesi için uğraşıyoruz. Onun için her ibadetimizle olduğu gibi orucumuzla da ümmetiz ve yeni bir dünyanın alın teriyiz." ifadelerini kullandı.-

İslami STK'ların ümmet iftarında bir araya gelmesinden mutluluk duyan Necip Yavuzer isimli vatandaş ise "Rabbim Müslümanların kalplerini kendi inayeti uğrunda birleştirsin ve Müslümanların hep böyle mükemmel olaylarda yan yana getirsin. Çünkü Allah'u Teâlâ bir ayeti kerimede, tüm Müslümanların birleşmesini istiyor. Bu ayeti de tüm Müslümanlar kendi hayatına geçirmesi lazım ki ümmet coğrafyasında ayrılıkların, sınırların ve ırkların birlikteliği ümmet kabına döküp Emperyalizme ve Siyonizm'e karşı çok ciddi manada bir birliktelik sağlaması gerekiyor. Rabbim kalplerimizi birleştirsin ve her zaman bu tür güzellikleri Rabbim bizlere yaşatsın." şeklinde konuştu.

"Ümmet iftarı önemli bir faaliyettir"

Konya'dan öğretmenlik görevini icra etmek üzere Van'a gelen Mustafa Eser isimli vatandaş da ümmet iftarının önemine dikkat çekerek şu ifadeleri kullandı. "Ümmet iftarı önemli bir faaliyettir. Bu iftar, ümmetin mazlum coğrafyasındaki mazlum halkların psikolojisini anlama açısından bence önemliydi. Bir diğer ayrıntıda ümmet paramparça, buradaki iftara da farklı düşüncelerdeki Müslümanların biraraya gelip aynı Rabbe ibadet ettiklerini hatırlamaları hususunda önemli bir erdemdir." dedi.

Esnaf olduğunu söyleyen bir vatandaş ise zor durumda olan Müslümanların durumlarını anlamak amacıyla ‘Ümmet iftarında' bulunduklarını ifade etti. (Yılmaz Sönmez- İLKHA)