Avukat Tahir Zaman, ceza hukukunun temel amacının toplumun suçtan ve suçludan korunması olduğunu belirterek, caydırıcılığın önemine vurgu yaptı.

Suç işleyen kişilerin cezalarını yeterince çekmedikleri ve mahkeme kararlarının kesinleşmemiş olması nedeniyle, toplumda cezasızlık duygusunun arttığını belirten Zaman, ceza hukukunun eksik olmadığını ancak infaz düzenlemelerindeki boşlukların suç oranlarını artırdığına dikkat çekti.

Ayrıca yargılamaların uzun sürmesinin mağduriyetlere yol açtığını ve adalet sistemine duyulan güvenin sarsıldığını ifade eden Zaman, yargılamaların hızlandırılması gerektiğini belirtti.

Avukat Tahir Zaman, ceza hukukunun daha caydırıcı olması için infaz düzenlemelerinin, denetimli serbestlik ve koşullu salıverme şartlarının da yeniden gözden geçirilmesini önerdi.

"Suçlular caydırıcı cezayla karşılaşmadığı için suç işleme cüreti daha da artıyor"

Ceza hukukunun temel amacının toplumu suçtan ve suçludan koruyabilmek olduğunu belirten Zaman, "Bunun olabilmesi için öncelikle hukuk sisteminde caydırıcılık unsurlarının olmuş olması gerekiyor. Zira kişiler ilk suçu işlediği zaman çok korkarlar. Ama ilk suçunu işledikten sonra şayet caydırıcı bir cezayla karşılaşmadığında o kişinin suç işleme cüreti daha çok artmış olacaktır. Bunun için toplumda suç işleyen kişilere karşı caydırıcı önlemlerin alınmış olması kesinlikle şart ve elzemdir." dedi.

"Ceza hukuku yeterince caydırıcı değil' gibi bir korku var"

Adalet Bakanı'nın da bu konuda caydırıcılık unsurlarını artırmaya yönelik çalışmalar yaptığını hatırlatan Zaman, "O da bu noktada caydırıcılık unsurlarını artırmaya yönelik bir çalışma yaptığını söyledi. Bunu kesinlikle destekliyoruz. Suç işleyen kişiler, denetimli serbestlik, koşullu salıverme ve infaz düzenlemesindeki açıklardan ötürü neredeyse işlemiş olduğu suçun çok az bir kısmını yatmakta ve özellikle mahkemelerin kesinleşmemiş olmasından ötürü ve adi suçlardan tutuksuz yargılamalardan ötürü de toplumda ister istemez 'ceza hukuku yeterince caydırıcı değil mi' gibi bir korku oluşuyor. Bu da haliyle toplumda suç işleyen kişilerin suç kastının da artmış olmasına yol açıyor." diye konuştu.

"İnfaz düzenlemesi, denetimli serbestlik ve koşullu salıverme gözden geçirilmeli"

Ceza hukukunun bu manada eksik olmadığını savunan Zaman, "Ama infaz düzenlemelerinin, denetimli serbestlik ve koşullu salıverme hususlarının bir daha gözden geçirilmesi gerektiği kanaatindeyim. Hırsızlık ve buna benzer suçlar işleyen kişilerin toplumda tekrar görülmesi ve bu kişilerin infaz yasasındaki açıklardan yararlanmış olması toplumda ister istemez cezasızlık ilkesinin artmış olmasını, toplumda suç işleyen kişilerin ceza almadığı gibi bir sonuç doğuruyor." ifadelerini kullandı.

"Yargılamaların uzun sürmesinden ötürü mağdur olan çok fazla insan var"

Son olarak Zaman, şunları söyledi: "Ayrıca yargılamaların çok uzun sürmüş olması, birçok suçlunun da tutuksuz yargılanmayla çıkartılmış olması mağdur olan kişilerin de adalet sistemine olan güvensizliğini artırmış oluyor. Bu sebepten ötürü infaz düzenlemesi, denetimli serbestlik ve koşullu salıvermenin bence daha caydırıcı olması kanaatindeyim. Yargılamaların uzun sürmesinden ötürü mağdur olan çok fazla insan var. İlk başta tavsiye edeceğimiz husus, yargılamaların kısaltılmasıdır." (İLKHA)