Filistin davasının sadece Filistinlilere ait değil ümmete ait bir dava olduğunu ifade eden İslam Tarihi ve Sanatları Bölümü Doç. Dr. Gülşen İstek, işgal rejimi ve destekçilerine uygulanacak boykotun çok önemli olduğuna dikkat çekti.

Siyonist işgal rejimine direkt veya dolaylı yollardan ekonomik destek sağlayan firmaların boykot edilmesi gerektiğinin altını çizen Siirt Üniversitesi İlahiyat Fakültesi İslam Tarihi ve Sanatları Bölümü Doç. Dr. Gülşen İstek, işgal rejimine vurulacak en etkili ve en güçlü darbenin ekonomilerini çökertmek olduğunu vurguladı.

"Bu işgalci güçleri ayağa kaldıran maddi güçtür"

İşgalci güçleri ayağa kaldıran etkenin maddi güç olduğunu ve bu nedenle de boykotun önemine dikkat çeken İstek, "Boykot, globalleşen dünyada oldukça önemli bir konu, neden? Çünkü biz biliyoruz ki daha düne kadar bir devleti olmayan Yahudiler aslında Parayla tüm ülkelerde söz sahibi oldular ve söz geçirmeye başladılar. Bugün Gazze'de yaşanan soykırımda da dünyanın öbür ucundan insanlar uçak gemilerini, kendi silahlarını gönderdiğine veya bazı firmaların 'israili destekliyoruz' şeklindeki açıklamalarına şahit oluyoruz. Daha da enteresan olan İslam ülkelerinin bu boykot mallarını daha fazla kullanıyor olmasıdır. Bu çok acı bir tablo. Halbuki biz Hazreti Peygamberin (Sallallahu Aleyhi Vesellemin) yaşantısına bir baksak Hazreti Peygamberin de boykot uyguladığını görürüz." ifadelerini kullandı.

"Müslümanlar, Peygamber Efendimizin Hayber'de Yahudilere uyguladığı boykota bakmalı"

Peygamber Efendimizin Hayber gazvesinde Yahudilere uyguladığı boykotu hatırlatan İstek, "Allah Resulü'nün (Sallallahu Aleyhi Vesellemin), bir ay boyunca kuşatma altında tutuğu Hayber Yahudilerinin olduğu bölge bir türlü fethedilemiyordu. İslam da savaşın bile bir ahlakı vardır. 'Kadınları, çocukları öldürmeyeceksin, hurma ağaçlarını kesmeyeceksin, mabetlerinde olan insanlara dokunmayacaksın' gibi ifadeler yer alır. Biz bunu hem Peygamber'in (Sallallahu Aleyhi Vesellemin) hem de Hazreti Ebubekir'in (Allah ondan razı olsun) Suriye'ye gönderdiği Yezit bin ebu Süfyan komutasındaki ordularda da görüyoruz. Böyle bir durumda Hazreti Peygamber, kalenin fethedilmesi için hurma ağaçlarını kesilmesini söylüyor. Hurma ağaçlarının kesildiğini gören Yahudiler, Hayber'in bulunduğu bölgede hurma ağaçlarının kesilmemesi için kaleyi teslim ediyorlar, işte boykot bu kadar önemli." diye konuştu.

"Müslümanların saflarını belirlemesi için Kudüs, Gazze, Flitsin çok önemli bir imtihan"

Bu boykot sayesinde işgal rejimine destek veren firmaların işgal rejimine baskı uygulayacağını ve savaşın bir an önce bitmesi için ellerinden geleni yapacaklarını ifade eden İstek, "Boykot son derece mühim bir hadise ancak bu boykotun bir saman alevi gibi olmaması lazım. Şu an 'olaylardan etkilendik, almıyoruz' deyip geçici bir süreliğine yapmamamız lazım. Boykotun uzun süreli olması gerekiyor. Müslümanların saflarını belirlemesi için Kudüs, Gazze, Flitsin toprakları çok önemli bir imtihan. Aslında bu ümmetin imtihanı, yani Filistin davası sadece onlara ait değil ümmete ait bir davadır. Bizler öncelikle boykot uygulayarak, Filistinli kardeşlerimizin yanında maddi ve manevi olarak tüm desteklerimizi ileterek onların yanında olmalıyız." çağrısında bulundu.

Aldığımız bir ürün Müslüman kardeşimize kurşundur, İnsan Müslüman kardeşini öldürür mü?

Eğer bu bir cihad ise cihadın gerekliliğinin yerine getirilmesi gerektiğini söyleyen İstek, "Cihattan kaçmamak gerektiğini düşünürsek işgal rejiminin, onun destekçilerinin mallarını kesinlikle almamamız gerekiyor. Allah katında sorumluyuz. Biz biliyoruz ki aldığımız her bir ürün Müslüman kardeşimize bir kurşundur. İnsan kendi Müslüman kardeşini öldürür mü? Bu mantıktan bile yola çıksak zaten kesinlikle yahudi mallarına elimizi dahi sünmememiz gerekiyor. Son zamanlarda yahudi mallarına karşı alternatif ürünler söylerken 'yok güzel çıkarmıyor, çok iyi kullanamıyorum' gibi şikayetlerde bulunuyorlar. Evet helallere ulaşmak zordur ama helalleri yaptıktan sonra kazanacağımız cennet bunların hepsinin karşılığı olarak bize yeter." şeklinde konuştu. (İLKHA)