Genç Kudüs Şurası Başkanı Sinan: Müslümanlar Kudüs ve Mescid-i Aksa bilincini yeniden kazanmalı

Asma Köprü Uluslararası Öğrenci Derneği ve Genç Kudüs Şurası Başkanı Hanefi Sinan, dünya Müslümanlarının Kudüs ve Mescid-i Aksa'ya yönelik görevlerini ve sorumluluklarını vurgulayarak, birlik içinde hareket etmeleri gerektiğini söyledi.
Asma Köprü Uluslararası Öğrenci Derneği ve Genç Kudüs Şurası Başkanı Hanefi Sinan, İLKHA muhabirine verdiği röportajda, dünya Müslümanlarının Kudüs ve Mescid-i Aksa'nın özgürlüğü için sorumluluklarını yerine getirmeleri gerektiği vurgulandı.
Sinan, Müslümanların Kudüs bilincini yeniden kazanmaları ve bir bütün olarak hareket etmeleri gerektiğini belirterek, yalnızca bu şekilde zulme karşı etkili olabileceklerini ifade etti.
Sinan, "Öncelikle şunu ifade edeyim; yeryüzünde 2 milyardan fazla Müslüman var ve maalesef, yeryüzünde küçük bir azınlık, azgın bir terör grubu, Müslümanlara çok yoğun bir şekilde zulmediyor ve katliam yapıyor. Soykırım gerçekleştiriyor. Bunun karşılığında, 2 milyardan fazla Müslüman ise sürecin içerisinde maalesef kifayetsiz kalmış durumdalar. Adeta sırasını bekleyen birer koyun gibi bu süreci bu şeklide işletiyorlar. Maalesef bunun temel sebebi, Kudüs bilincinin ve Mescid-i Aksa şuurunun eksikliğinden kaynaklanıyor." dedi.
Konuşmasının devamında Sinan, şunları aktardı:
"Kudüs bilinci ve Mescid-i Aksa şuuru bütün insanlara şunu vaaz eder: Siz birliktesiniz, berabersiniz ve bir ümmetsiniz. Vücudun birer azası gibisiniz. Vücudun en ufak bir arızasında ya da en küçük bir sıkıntısında bütün vücut bundan rahatsızlık duyar ve bu rahatsızlığı gidermek için bütün vücut ortak hareket eder. Ancak bugün böyle değil. Doğal olarak da buradaki en büyük sıkıntı şu ki; adeta vücudumuzun diğer organları narkoz altında kalmış bir şekilde, vücudumuzun bir noktasına küresel emperyalist ve siyonist katiller operasyon yapıyor. Ama bu acıyı, vücudun geri kalan organları hissetmiyor. Neden? Çünkü vücudun tamamı narkozlanmış durumda. Bu narkozdan bir an önce kurtulmamız ve bu acıyı vücudun en ücra köşesinin dahi hissetmesi gerekiyor. Eğer bu süreci biz bir bütün olarak ele alıp reflekslerimizi geliştiremezsek, parça parça vücudumuzu doğrayacaklar ve İslam ümmetini zelil edecekler."
Son olarak Sinan, "Müslümanlar buna fırsat vermemeli. Yeniden vücudun bir azası gibi, bir bütün olarak hareket etmeliyiz. Bunun yolu da Kudüs ve Mescid-i Aksa bilinci ve şuurundan geçiyor. Yeryüzünde bütün Müslümanlar olarak, yüzümüzü kıbleye çevirirken zihnimizi tamamen Kudüs'e odaklamamız gerekiyor. Tıpkı Selahaddin Eyyubi gibi, tıpkı Yavuz Sultan Selim gibi... Bu süreci hep birlikte yürütecek ve yeniden yaşanabilir bir dünya kuruluşuna hep birlikte vesile olacağız, Allah'ın izniyle." ifadelerine yer verdi. (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
Şırnak'ın Cizre Müftülüğü İlçe Vaizi Abdullah Gökalp, itikâfın bin aydan daha hayırlı gece olan Kadir Gecesi’ni karşılama hazırlığı olarak görülmesi gerektiğini belirterek, "İtikâf sürecinde bol bol Kur’an'ı Kerîm okunmalı, zikir, dua, tövbe ve istiğfar ile bu günler değerlendirilmelidir." dedi.
Bireyselleşmenin evliliklerdeki uyumsuzluk ve boşanma oranlarını artırdığını belirten Psikolojik Danışman Fatma Kaya, sosyal medyanın, insanlar arasındaki bağları zayıflatarak, yanlış eş seçimlerine ve boşanmalara yol açtığını belirtti.
Şanlıurfa Müftü Yardımcısı Abdullah Erdem, Ramazan ayının son 10 gününde yapılan itikaf ibadeti ile ilgili açıklamalarda bulunarak bu ibadette kişinin kendisini Allah'a açıp dünyaya kapatması gerektiğini söyledi.