Müftü Durmuş: Rehavete kapılmamalı, boykota devam etmeliyiz
Batman İl Müftüsü Ahmet Durmuş, Gazze'deki ateşkesin ardından Müslümanları rehavete kapılmamaları ve boykota devam etmeleri konusunda uyardı. Durmuş, boykotun Gazze'deki direnişi desteklemek ve siyonist zulme karşı etkili bir mücadele yöntemi olduğunu vurguladı.
Batman İl Müftüsü Ahmet Durmuş, Gazze'deki durum ve Müslümanların sorumluluklarına dair İLKHA muhabirine önemli açıklamalarda bulundu.
Müslümanların Gazze'deki kardeşlerini yalnız bırakmamaları gerektiğini, orayı yeniden inşa etmenin tüm Müslümanların borcu olduğunu belirten Durmuş, Peygamber Efendimizin hadisinden alıntı yaparak, Müslümanların dertleriyle dertlenmelerinin önemine dikkat çekti.
Gazze'ye yapılacak yardımların öncelikli olarak oradaki ihtiyaçlara yönlendirilmesi gerektiğini vurgulayan Durmuş, ateşkese rağmen rehavete kapılmamak gerektiğini söyledi.
Boykotun en etkili silah olduğunu belirten Durmuş, Gazze'deki Müslümanların yanında durulması ve onlara destek verilmesi gerektiğini ifade ederek, Gazze'nin özgürlüğü için Müslümanları birlik olmaya çağırdı.
"Harap edilmiş binlerce ev, cami ve mescitlerimiz var"
Durmuş, "Müminler içinde öyle yiğitler var ki, Allah'a verdikleri söze daima bağlı kalmışlardır. Onlardan kimi sözünün gereğini yerine getirip O'nun yolunda can vermiş, kimi de sırasını beklemektedir. Onlar, verdikleri sözü asla değiştirmemişlerdir.' Bugün bu ayet ümmetin şerefini, haysiyetini ve izzetini koruyan, izzet yurdu Gazze'deki kardeşlerimiz hakkında sanki yeni nazil olmuş gibi bir his uyandırıyor. Orada bir ateşkes yapıldı ama harap edilmiş, yakılmış, yıkılmış, binlerce ev, cami ve mescitlerimiz var. Orada birçok şehit ailelerin yetimleri var ve ümmetin yetimleri oradadır." dedi.
"Onları yalnız bırakmamalıyız"
Müslümanlara düşen görevin Gazze'yi yeniden inşa etmek olduğunu söyleyen Durmuş, "Müslümanlara düşen onların dertleriyle dertlenmek ve yıkılan, talan edilen Gazze'yi yeniden inşa etmektir. Bu bütün Müslümanların vebali ve borcudur. Peygamber Efendimiz bir hadisi şerifinde; 'Müslümanların dertleriyle, tasalarıyla, üzüntüleriyle dertlenmeyen Müslümanlardan değildir' diye buyurmaktadır. Onun için üzerimize düşen mallarımızla infak yoluna giderek, o insanları yalnız bırakmamak, terk etmemek ve Müslüman kardeşliğinin gerektirdiği yardımları yapmaktır. Bizlere de düşen budur." diye konuştu.
"Boykota devam etmeliyiz"
Ateşkese rağmen rehavete kapılmamak gerektiğini belirten Müftü Durmuş, şöyle devam etti:
"Eğer varsa imkânımız öncelikli infakımız Gazzeli kardeşlerimize vermeliyiz. Çünkü orada binlerce aile ve milyonlarca insanın barınması ve hayıtını sürdürmesi için acil ihtiyaçları vardır. Gazze'nin eski haline dönmesi için Müslümanların üzerine düşen böyle bir görevi vardır. Tabi yapılan ateşkesten dolayı rehavete de kapılmamak lazım. Şu anda en büyük silahımız boykottur ve boykota da devam etmeliyiz."
"Yalnız olmadıklarını onlara hissettirmeliyiz"
"Oradaki Müslüman kardeşlerimizin yaralarını sarmalıyız." diyen Durmuş, "Onlara yalnız olmadıklarını, onların düşmanlarının bizlerinde düşmanı olduğunu, ümmetin düşmanı olduklarını devamlı onlara hissettirmeliyiz. Cenabı Allah bu mübarek üç aylar hürmetine onlara en yakın zamanda siyonistlerin zulmünden kurtarsın ve Müslümanları da onlara sahip çıkma ferasetini nasip eylesin ve onları muzaffer eylesin." ifadelerini kullandı. (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
Şanlıurfa’nın Siverek ilçesinde bulunan Marangozcular Sitesi esnafı, bölgede uzun süredir yaşanan şebeke sorunu nedeniyle iletişim kurmakta zorlandıklarını, müşterilere ulaşamadıklarını ve iş kaybı yaşadıklarını belirterek yetkililere çağrıda bulundu.
Davranış Bilimleri Uzmanı Korkut Daban, çalışma hayatında son dönemlerde sıkça gündeme gelen sessiz istifa kavramını değerlendirerek, sessiz istifanın temelinde çoğu zaman iş yerlerindeki iletişim eksikliğinin bulunduğunu belirtti.
Dr. Halit Seyfettin Atlı, kalite ve verimliliğiyle öne çıkan Siirt fıstığının üretimin artırılması hâlinde Türkiye’yi dünya pazarında üst lige taşıyabileceğini belirterek, "Güneydoğu, fıstık ihracatında yeni merkez olabilir.” dedi.
Arazi kiralarının her yıl katlanarak artması, mazot ve gübre maliyetlerinin yükselmesi çiftçileri zorluyor. Çiftçiler, icare fiyatlarının düşürülmesini ve devlet desteğinin artırılmasını talep ediyor.