Müftü Yardımcısı Erdem: İtikaf, nefis muhasebesi yapmayı sağlayan ibadettir

Şanlıurfa Müftü Yardımcısı Abdullah Erdem, Ramazan ayının son 10 gününde yapılan itikaf ibadeti ile ilgili açıklamalarda bulunarak bu ibadette kişinin kendisini Allah'a açıp dünyaya kapatması gerektiğini söyledi.
İtikâf ibadetinin birçok ayet ve hadiste geçtiğini belirten erdem, itikâfın vacip, sünnet ve mendup olmak üzere üç çeşidinin olduğunu ifade etti.
İtikafa giren kişinin nefis muhasebesi yapması gerektiğini belirten Erdem, itikafın kişinin Allah ile olan bağını güçlendirdiğini dile getirdi.
“İtikâf Kur’an'ı Kerim’de çok yerde geçer”
İtikafa girmek için beş vakit namaz kılınan bir mescide girilmesi gerektiğini söyleyen Erdem, “Sözlük anlamı kalmak demektir. Istılah anlamı ise bir Müslümanın belirli bir zaman dahilinde, beş vakit namaz kılınan bir mescitte durmasıdır. İtikaf hem Kur'an'ı Kerim'de hem de hadisi şeriflerde geçmektedir. Kur'an'ı Kerim'de Yüce Allah, Hazreti İbrahim ve Hazreti İsmail'e hitaben, 'Benim Beytimi tavaf edenler, itikafa girenler, rükû ve secdeye varanlar için temizle.' diye emir verir. Dolayısıyla Kur'an'ı Kerim'de itikaf bu şekilde geçmektedir. Bunun dışında da diğer ayeti kerimelerde yer almaktadır. Hadisi şeriflerde de yine itikafın geçtiği görülmektedir. Efendimiz, Ebu Said el-Hudri'nin aktardığı hadisi şerifte Kadir Gecesi'ni ararken, Ramazanın ilk on gününde itikafa girmiş, ardından orta on gününde itikafa girmiştir. Sonrasında Hazreti Cebrail, Peygamberimize Kadir Gecesi'nin Ramazanın son on gününde olduğunu bildirdiğinde, artık Ramazanın son on gününde itikafa girmeye başlamıştır.” şeklinde konuştu.
“Niyet ettim Allah rızası için itikaf yapmaya”
İtkafın 3 çeşidi olduğunu dile getiren Erdem, “İtikafın vacip, sünnet ve mendup olmak üzere üç çeşidi vardır. Vacip olan itikaf, bir kişinin adakta bulunması durumunda gerçekleşir. Örneğin, ‘Şu işim olursa beş gün itikafa girerim.’ diyen bir kişinin bu adağını yerine getirmesi vaciptir. Hanefi mezhebine göre vacip olan itikafın oruçlu yapılması gerekmektedir. Sünnet olan itikaf ise Ramazan ayında yapılan itikaftır. Ramazan ayında yapılan itikaf, oruçlu olarak gerçekleştirildiği için ayrıca oruç şartı aranmaz. Mendup olan itikaf ise oruçsuz da yapılabilir. Bir kişi camiye girdiğinde, ‘Niyet ettim Allah rızası için itikaf yapmaya’ derse, camide bulunduğu süre boyunca itikaf ibadetini yerine getirmiş olur ve sevap kazanır. İtikafa giren bir kişi, zorunlu haller dışında camiden çıkamaz. Ancak abdest almak, yemek gibi zaruri ihtiyaçlarını gidermek için camiden çıkmasına izin verilir. Daha sonra tekrar camiye dönerek itikafa devam eder.” dedi.
"Hesaba çekilmeden önce kendinizi hesaba çekin"
İtikafın manevi açıdan düşünülmesi gerektiğini söyleyen Erdem, “Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından gönderilen talimat doğrultusunda, Ramazanın son on gününde itikaf ibadetini yerine getirmek isteyen vatandaşlar, en yakın müftülüklere müracaat ederek izin alabilirler. Onay dahilinde kaymakamlık ya da ilgili mercilerden gerekli izinlerin alınmasıyla camilerde itikaf ibadeti gerçekleştirilebilir. İtikaf, nefis muhasebesi yapmayı ve Efendimizin sünnetini yerine getirmeyi sağlayan bir ibadettir. Manevi açıdan düşünüldüğünde, bir kişi camiye girerek inzivaya çekildiğinde, kendini hesaba çekme imkânı bulur. Peygamberimizin, 'Hesaba çekilmeden önce kendinizi hesaba çekin.' buyruğuna uygun olarak, itikafa giren kişi de nefis muhasebesi yapar. İtikaf, kişinin Allah ile olan bağını kuvvetlendirmesine vesile olur.” ifadelerini kullandı.
“İtikafa girenler içten bir şekilde Filistin’e dua etsin”
İtikaf ibadetinin Ramazan ayı dışında diğer aylarda işlenmesi gerektiğine dikkat çeken Erdem, şöyle devam etti:
“Nafile itikaf yapmak isteyenler de müftülüklere müracaat ederek izin alabilirler. Belirli bir zaman diliminde itikafa girmek isteyenler, onay alarak nafile bir itikaf gerçekleştirebilirler. Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından gönderilen Ramazan talimatında, itikaf ibadetinin hem Ramazan ayında hem de diğer zamanlarda işlenmesi gerektiği belirtilmektedir. Bu nedenle cuma hutbelerinde ve vaazlarda itikaf ibadeti hakkında bilgilendirmeler yapılmaktadır. Son olarak tavsiyem şudur Filistin'i unutmasınlar. Filistin bizim için önemli ve şu anda zulüm altındadır. Dolayısıyla itikafa giren kişiler, ellerini açarak, içten bir şekilde Yüce Allah’a yalvarsınlar. Bu duaların inşallah kurtuluşa vesile olmasını dileriz.” (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
Şırnak'ın Cizre Müftülüğü İlçe Vaizi Abdullah Gökalp, itikâfın bin aydan daha hayırlı gece olan Kadir Gecesi’ni karşılama hazırlığı olarak görülmesi gerektiğini belirterek, "İtikâf sürecinde bol bol Kur’an'ı Kerîm okunmalı, zikir, dua, tövbe ve istiğfar ile bu günler değerlendirilmelidir." dedi.
Bireyselleşmenin evliliklerdeki uyumsuzluk ve boşanma oranlarını artırdığını belirten Psikolojik Danışman Fatma Kaya, sosyal medyanın, insanlar arasındaki bağları zayıflatarak, yanlış eş seçimlerine ve boşanmalara yol açtığını belirtti.
Asma Köprü Uluslararası Öğrenci Derneği ve Genç Kudüs Şurası Başkanı Hanefi Sinan, dünya Müslümanlarının Kudüs ve Mescid-i Aksa'ya yönelik görevlerini ve sorumluluklarını vurgulayarak, birlik içinde hareket etmeleri gerektiğini söyledi.