Sessiz yürüyüşün 14'üncü haftasında konuşan hekimler: Artık bir şeylerin yapılması gerekiyor

İşgalci siyonist rejimin Gazze'de yaptığı soykırıma tepki gösteren doktorlar, yaşanan katliama önce dur denilmesi ardından bir şeylerin yapılması gerektiğini belirterek, yürüyüş ve eylemleri zulüm ve katliam bitinceye kadar sürdüreceklerini belirttiler.
Türkiye'nin birçok ilinde olduğu gibi Bursa'da da hekimler ve sağlık çalışanları yaşanan soykırıma tepki amacıyla 14 haftadır "sessiz yürüyüş" eylemi gerçekleştiriyor.
Bursa Ulu Camii avlusunda toplanan hekim ve sağlık çalışanları, buradan 15 Temmuz Meydanı'na kadar sessiz yürüyüşlerini gerçekleşirdiler.
İLKHA muhabirine konuşan hekimler, tarihin ve vicdanın verdiği bir sorumluluk olduğunu belirterek, zulüm katliam ve soykırım bitinceye kadar yürüyüşlerine devam edeceklerini söylediler.
"Bir an önce dur denilmesi ve bir şeylerin yapılması gerekir"
Dr. Emine Büküm
Doktor ve sağlık çalışanları olarak Türkiye ve tüm dünyada Gazze'de yapılan soykırımı kınadıklarını belirten Dr. Emine Büküm, "Gazze'deki sağlık şartları ve sağlık çalışanlarına yapılan katliamları zulümleri ve bütün insanlığa yapılan katliamları kınıyoruz. O şartlarda nasıl sağlık hizmetleri verdiklerini ve nasıl ameliyat yaptıklarını hayal bile edemiyorum. Bir an önce dur denilmesi ve bir şeylerin yapılması gerekiyor." dedi.
"Gazze'deki sağlık çalışanlarına yardım edebilme ümidiyle buradayız"
Dr. Tarık Yaşa
Sağlık çalışanları olarak yürüyüşlerde bulunmanın bir şeref ve onur meselesi olduğunu söyleyen Dr. Tarık Yaşa, "Yapılan yürüyüşlerde bulunmamak üzerimizde vicdani rahatsızlık oluşturuyor. Bir adım da olsa ufak bir kırıntı da olsa Gazze'deki sağlık çalışanlarına yardım edebilme ümidiyle buradayız. Yapılanlar azar azar da olsa büyük bir etkiye dönüşüyor. Çok yakın bir zamanda inşallah bu zulmün sona ereceğine inanıyorum." şeklinde konuştu.
"Tarihin ve vicdanın bize verdiği bir sorumluluk vardır"
Etkinlik ve yürüyüşlerin devam edilmesi gerektiğini ifade eden Yaşa, "Her kesimden kim olursa olsun, vicdan taşıyan bütün insanların sağlık çalışanlarının ve doktorların da yer alması gerektiğini düşünüyorum. Tarihin ve vicdanın bize verdiği bir sorumluluk vardır. Eğer bir fırsat olursa Gazze'ye gitmek isterim. Orada bulunmak ve insanlara yardım edebilmek çok kıymetlidir." diye belirtti.
"Yürüyüş ve eylemleri zulüm bitinceye kadar sürdüreceğiz"
İsmail Can
14 haftadır aynı kararlıkla yürüyüşe devam ettiklerini söyleyen İsmail Can, "Yapılan eylemle direk savaşın durdurulması imkanı olsa her gün yaparız. Amacımız duyarlılık kazandırmaktır. Hem topluma hem de vicdan sahibi insanları harekete geçirmektir. Ne kadar toplu ve bir olursak bir şeyleri değiştirebiliriz. Her hafta gündeme getirdiğimiz boykot çağrısıdır. Hep birlikte olunca boykotun nasıl etki ettiğinin farkına varıyoruz. Zulümlerin durması için çağrımıza devam edeceğiz. Her hafta yürüyüş ve eylemleri zulüm bitinceye kadar sürdüreceğiz." diye konuştu. (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
Türkiye’nin dört bir yanında düzenlenen “Gazze İstişare Toplantıları”nın dördüncüsü, İstanbul, Ankara ve İzmir’in ardından Van’da gerçekleştirildi. Alimler, kanaat önderleri, STK temsilcileri ve siyasi parti temsilcilerinin katıldığı toplantıda Gazze için somut adımların atılmasın çağrısında bulunuldu.
Ceninli beş çocuk babası Samir er-Rifai, esir alındıktan sadece bir hafta sonra işgal zindanlarında şehit düştü.
Gazze'de siyonist rejimin 650 gündür sürdürdüğü soykırım saldırılarında şehit sayısı 58 bin 573'e, yaralı sayısı ise 139 bine ulaştı. ABD destekli saldırılar sonucu halk açlık, göç ve yoklukla mücadele ediyor.
Şam'a yönelik siyonist saldırıyı "ümmetin onuruna indirilmiş ağır bir darbe" olarak niteleyen Dünya Müslüman Âlimler Birliği, İslam ülkelerine acil zirve çağrısı yaptı. Birlik ayrıca Gazze ve Suriye için askeri ve ekonomik ittifak kurulmasını talep etti.