Karaciğer yetmezliği bulunan Azerbeycanlı Kamran Karimbayov, kız kardeşinin kendisine donör olmasıyla Turgut Özal Tıp Merkezinde karaciğer nakli yapılarak sağlığına kavuştu.
Turgut Özal Tıp Merkezi Karaciğer Nakil Enstitüsü, yurt içinden ve yurt dışından birçok hastayı yapmış oldukları başarılı nakillerle şifa dağıtmaya devam ediyor. Şifa bulan hastaların farklı yaşam ve başarı hikayelerine bu sefer Azeri Karimbayov kardeşler eklendi.
Azerbaycanlı Kamran Karimbayov, kendisine Hepatit B’ye bağlı karaciğer yetmezliği teşhisi konuldu. Daha sonra Türkiye’ye gelen Kamran Karimbayov, ses sanatçısı kardeşi Narmin Karimbayov, kendisine donör oldu. Karaciğer Nakil Enstitü Müdürü Prof. Dr. Sezai Yılmaz başkanlığında Karaciğer Nakil Ekibi tarafından Karimbayov, başarılı bir operasyonla nakli gerçekleştirildi. Sağlık durumları iyi olan Karimbayov kardeşler, emeği geçen herkese teşekkür etti.
“Şu anda vericimizde alıcımızda çok iyi”
Yapılan nakille ilgili açıklamada bulunan Turgut Özal Tıp Merkezi Başhekimi Doç. Dr. Adil Başkıran, Azeri kardeşlerin sağlık durumlarının iyi olduğunu söyledi.
Azerbaycanlı Kamran Karimbayov’un Hepatit B’ye bağlı karaciğer yetmezliği ile kendilerine başvurduğunu aktaran Doç. Dr. Adil Başkıran, “Azerbaycanlı ses sanatçısı Narmin Karimbayov, abisi için karaciğer verici adayı olarak hastanemize başvurdu. Abisi Kamran bey Hepatit B’ye bağlı karaciğer yetmezliği bulunmaktaydı. Narmin Karimbayov’un bütün tetkikleri yapıldı ve karaciğer donörü olarak uygun bulundu. 18 gün önce transplantasyonu gerçekleşti. Şu anda vericimizde alıcımızda çok iyi” dedi.
“Yurtdışından çok hastamız geldi”
Turgut Özal Tıp Merkezi’nde yurt dışından çok hastanın geldiğini ifade eden Başkıran, “İnönü Üniversitesi Karaciğer nakli dediğimizde sadece cerrahların yapmış olduğu ameliyatla bitmiyor. Karaciğer naklinde kardiyoloji, anestezi, radyoloji, enfeksiyon hastalıkları gibi diğer bütün ana bilim dallarının bir emeği vardır. Turgut Özal Tıp Merkezi diğer bütün alanlarda da kendini ispatlamıştır. Yurtdışından çok hastamız geldi. Burada çok transplantasyon yaptık. Narmin Karimbayov buraya geldiğinde hiç kimsesi yoktu. İkinci ülkem dediği Türkiye’ye kendini emanet etti. Biz de bu emaneti en güzel şekilde korumaya çalıştık.” diye kaydetti.
“Hiç düşünmeden kardeşime donör olmayı kabul ettim”
Abisine donör olan Narmin Karimbayov ise “Kardeşim yıllardır hasta. Biz araştırdık ve hekimler bize Malatya’yı tavsiye ettiler. Buraya geldik tetkikler sonucunda karaciğerim uygun bulundu. Ailemiz çok büyük değil ben de hiç düşünmeden kardeşime donör olmayı kabul ettim. Şükürler olsun ki tam uygun oldu. Şimdi kardeşim de iyi ben de iyiyim. Her şey düzelmeye doğru gidiyor. Malatya Turgut Özal Tıp Merkezi’ni seçtik ve çok memnunuz.” diyerek duygularını paylaştı. (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
Uzman Klinik Psikolog Özgenur Taşkın, “Yapay zeka nedeniyle işini kaybetme korkusu, bir diğer adıyla Post-Luddism sadece ekonomik güvenceyi tehdit etmekle kalmaz aynı zamanda bireyin psikolojik sağlığını da olumsuz etkileyebilir.” dedi.
Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi İdeal Gençlik Kulübü üyeleri, Kızılay Kan Bağışı Merkezinde kan verdi. Kış mevsiminde bağışların azaldığına dikkat çeken öğrenciler, herkesi kan vermeye davet etti.
Soğuk havaların etkisini göstermesiyle birlikte bağışıklık sistemini güçlendirmek ve hastalıklara karşı direnç kazanmak için doğal ürünlere olan talep arttı.
Prof. Dr. Nevzat Tarhan, sosyal izolasyonun, yaşlılıkta ölüm riskini artıran faktörlerden biri olduğunu ifade ederek, “Yalnızlık, bireyleri umutsuzluğa itebilir. Bu nedenle, yalnızlığı giderecek sosyal ortamlarda bulunmak ve sosyal bağları güçlendirmek son derece önemlidir.” dedi.