Siirt Eğitim ve Araştırma Hastanesi Nöroloji Uzmanı Dr. Terane Abbaslı Yılmaz, Alzheimer’ın toplumda giderek arttığını belirterek hastalığın ilerlemesini yavaşlatmada zihinsel ve fiziksel aktivitenin tedavi kadar etkili olduğunu vurguladı.

Alzheimer’ın nörobilişsel bozukluklar arasında en sık görülen hastalık olduğuna dikkat çeken Dr. Terane Abbaslı Yılmaz, erken teşhisin önemine işaret ederek hastalığın sinsi başlangıcı nedeniyle çoğu zaman geç fark edildiğini söyledi.

Siirt Eğitim ve Araştırma Hastanesi Nöroloji Uzmanı Dr. Terane Abbaslı Yılmaz, Alzheimer hastalığına ilişkin önemli değerlendirmelerde bulundu.

Yılmaz, "Alzheimer’ın en belirgin bulgusu unutkanlıktır. Hastanın bilişsel fonksiyonlarında bozulmalarla kendini gösterir ve genellikle 65-75 yaş üstünde sıklığı artar. Alzheimer’ı klinik olarak hafif, orta ve ileri olmak üzere üç evreye ayırabiliriz. İleri evre genellikle kolay tespit edilemez. Çünkü hastalık sinsi başlangıçlıdır ve çoğunlukla kişisel gözlemlerle fark edilir. İlk olarak hastanın evde yaptığı işleri unutmasıyla başlar. Daha ileri aşamalarda ise objektif bulgularla tespit edilebilir hale gelir." dedi.

"Değiştirilebilir risk faktörleriyle hastalığın ilerlemesi yavaşlatılabilir"

Hastalığın ilerlemesini yavaşlatmada çevresel faktörlerin önemine işaret eden Dr. Yılmaz, "Değiştirilemeyen risk faktörleri; yaş, cinsiyet ve genetik yapıdır. Ancak eğitim düzeyinin artırılması, fiziksel ve zihinsel aktivitenin çoğaltılması, kronik hastalıkların kontrol altına alınması, Akdeniz diyetinin uygulanması ve düzenli fiziksel aktivite gibi faktörler hastalığın yavaşlamasında büyük rol oynayabilir. Çalışmalar göstermektedir ki düzenli fiziksel ve zihinsel aktivite yapan kişilerde Alzheimer hastalarında hipokampusun küçülmesi yerine genişlemesi gözlenmekte, böylece bilişsel fonksiyonların daha iyi korunabildiği ortaya çıkmaktadır." ifadelerini kullandı.

"Hasta güvenliği ve aile desteği kritik önem taşıyor"

Alzheimer sürecinde hasta güvenliğinin en öncelikli konulardan biri olduğunu söyleyen Yılmaz, "Unutkanlık nedeniyle hasta her şeyi unutabilir, hatta kendine zarar verebilir. Bu yüzden yalnız kalmaması, iletişim kurulması ve günlük yaşam aktivitelerinde destek verilmesi gerekir. Ancak bu süreç zordur. Hastalar depresyona eğilimli olabilir, sessizleşebilir, konuşmak istemeyebilir. Oysa mümkün olduğunca hastaları konuşmaya ve zihinsel aktivite yapmaya teşvik etmek gerekir. Okuma yazması olmayan hastalar bile uygun oyunlarla, televizyon izleyerek veya torunlarıyla vakit geçirerek zihinsel olarak uyarılabilir. Bu aktiviteler son derece önemlidir." diye konuştu.

"Yaşam süresinin uzaması Alzheimer sıklığını artırıyor"

Alzheimer vakalarının toplumda artış gösterdiğini vurgulayan Dr. Yılmaz, "Bunun temel sebebi yaşam süresinin uzamasıdır. İnsan ömrü uzadıkça bu hastalıkla daha sık karşılaşılmaktadır. Bu nedenle Alzheimer artık toplumsal bir sorun haline gelmiştir. Erken teşhis bu noktada kritik öneme sahiptir. Unutkanlık şikâyetiyle gelen her hastada Alzheimer düşünülmez. Burada yaş en önemli faktördür. Klinik takipte nöropsikolojik değerlendirmeler ve MR görüntülemelerden faydalanılır. MR’da Alzheimer’a özgü bulgular görülebilmektedir. Bunlar klinik izlemle birleştirilerek teşhis konulur." dedi.

"Zihinsel ve fiziksel aktivite tedavi kadar etkili"

Toplumun bu konuda bilinçlenmesi gerektiğini belirten Yılmaz, "Sonuç olarak herkesin bilmesi gereken en önemli nokta; zihinsel ve fiziksel aktivitenin artırılmasının, en az tedavi kadar etkili olduğudur." sözleriyle uyarılarını tamamladı. (İLKHA)