Uzman Klinik Psikolog Müjde Yahşi konu hakkında önemli bilgiler verdi.
Duygularımızı paylaşmazsak, içimizde biriktirirsek ya da vaktinden evvel tüketirsek beynimize zarar vermiş oluruz.
Beynimizde birtakım kimyasallar vardır ve bu kimyasallar duygularımızı oluşturur. Mutluluğumuzun, üzüntümüzün, öfkemizin ya da korkumuzun tüm yönetimi beyindedir. Ancak; duygularımızın dengesi bozulmaya başladığında, beynimizdeki kimyasalların salınım dengesi de bozulmaya başlar. Bu da bizim düşüncelerimizi ve davranışlarımızı etkilemeye başlar. Yani tüm hayatımızı etkiler.
Beynimizdeki bozulma ilk olarak, ruhu etkiler. Ruhu etkilenen kişi kendi ile çatışmalar yaşar ve başkaları ile sağlıklı ilişki kurmakta da zorlanır. Ruhtaki bozulmaların yansımaları, kişiden kişiye çok çeşitlilik gösterir. Bu çeşitliliklerden birkaçı; kiminde aşırı kaygı, kiminde yoğun özgüven eksikliği, kiminde depresif düşünceler, kiminde ise kimselere güvenememe gibidir.
Uzman Klinik Psikolog Müjde Yahşi,'' Ruhundaki bozulmaları fark edemeyen kişinin zamanla vücudunun diğer organlarında da bozulmalar başlar ve kişi hastalıklara yatkın hale gelir. Kalp ve damar hastalıkları, romatizmal hastalıklar, mide ve bağırsak hastalıkları, migren, deri hastalıkları ve kanser en sık görülen ruhsal kaynaklı hastalıklardır. Hatta özellikle beyin ile direkt bağlantılı organın bağırsaklarımız olduğu ile ilgili önemli çalışmalar bile vardır.Yani; ruhumuza kaldırabileceğimizden fazla yük yüklemeyelim. Şunu bilelim; yüklerin ağırlığı arttıkça insan hızlanıyor, ruh bu hıza yetişemiyor beden hastalanıyor. O halde iyileşmek için şimdi biraz yavaşla…Hisset, fark et , ruhunu sev, kendine haksızlık etme ve kendini hastalıklardan koru...''dedi. (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
Nöroşirurji Uzmanı Op.Dr. Kerem Bıkmaz, kronik ağrılarla başa çıkmanın 8 yolu ile ilgili bilgiler verdi.
Şanlıurfa Harran Üniversitesi Hastanesi Kardiyoloji Anabilim Dalında Doç. Dr. Kenan Toprak, 17 Mayıs Hipertansiyon Günü dolayısıyla açıklamalarda bulundu.
Çocuklarda tıkayıcı uyku apnesi sendromunun tedavi edilmesinin önem taşıdığını belirten uzmanlar, tedavi edilmeyen sorun, çocukların hem yaşam kalitesini hem de okul başarısını olumsuz etkilediğine dikkat çekiyor.
Uzmanlar, ülkede ve dünyada çocuklarda görülen aşırı kilolu ve obez olma durumu önemli bir sağlık problemi haline geldiğini belirtti.