HÜDA PAR Ağrı İl kongresinde konuşan HÜDA PAR Genel Başkan Yardımcısı Hasan Aşkın, hükümetin çözüm sürecine yaklaşımını eleştirerek, silah bırakma konusunda PKK'nin muhatap alınabileceğini ama Kürtlerin hakları konusunda tüm kesimlerin masada olması gerektiğini belirtti.

Hür Dava Partisi (HÜDA PAR) Ağrı İl Başkanlığı 1.Olağan Kongresi Genel Başkan Yardımcısı Hasan Aşkın'ın katılımıyla gerçekleşti. Tek liste ile gidilen kongrede Şaban Gökhan il başkanı seçildi.

Kuran-ı Kerim tilaveti ile başlayan kongrede divanın oluşturulmasının ardından konuşmalara geçildi.

HÜDA PAR Genel Başkan Yardımcısı Hasan Aşkın yaptığı konuşmada, gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu.

Ağrı'nın çok ciddi sıkıntılarının olduğunu ve gelişmişlik olarak ilerlemediğini belirten Aşkın, ülkedeki ekonomik gelişmenin Ağrı'ya yansıtılmadığını ve Ağrılıların kendi kaderleri ile baş başa bırakıldığını dile getirerek, HÜDA PAR'ın ayrımcılığı bir tarafa bırakarak halkın derdi ile dertleneceğini söyledi.

"Hak olan davamız zedelenmez"

Tüm girişimlerine rağmen Olağan Kongrenin yapılması için Kültür ve Kongre Merkezinin Valilik makamı tarafından verilmemesini eleştiren Aşkın, "Herkesten özür diliyoruz. Sizleri burada ağırlamak istemezdik. Kültür ve Kongre Merkezi Salonunda 1. Olağan Kongremizin yapılması için HÜDA PAR Ağrı yöneticileri defalarca başvuruda bulundular. Salonun verilmemesi için ellerinden gelen bütün engeli koydular. ‘Bizim için ak da fark etmez karada fark etmez. Salonu kimseye de vermiyoruz' dediler. Ak derken AK Parti, kara derken HÜDA PAR'ı mı kast ediyorsun? Bizi marjinal bir parti olarak gösterme gayretiniz boşunadır. Hak olan davamız zedelenmez. Zedelenen ve küçülen siz olacaksınız. Nihayetinde Ağrı Valisi merkeze çekildi. Burada bulunan kardeşlerimizin hakkı da onun boynunda olacak ve ahretten bunun hesabı sorulacaktır. " dedi.

Ağrı'nın sağlık noktasında ciddi sorunlarının olduğuna değinen Aşkın, yakın zamanda Ağrı Devlet Hastanesinde oksijen sisteminin bozulmasının ardından sevk edilen hastaların hayatlarını kaybetmesini hatırlatarak olayda ihmal olduğunu ve bunun hesabının sorulması gerektiğini söyledi. Aşkın, "Bir adli rapor alabilmek için cenazeler, Trabzon'a gönderiliyor ve yakınımız 3 gün sonra defnediliyor. Ağrı bunu hak etmiyor." diyerek yaşanan sorunları anlattı.

HÜDA PAR'a yönelik teveccüh olduğunu kaydeden Aşkın, teveccühün İslami inançlarından kaynaklandığını, HÜDA PAR'ın İslami bir parti olduğundan dolayı değer kazandığını söyledi.

Cizre olayları

Şırnak'ın Cizre ilçesinde parti üyeleri ve gönüllülerine yönelik yapılan saldırılara da değinen Aşkın, HDP Ağrı Teşkilatı'nın olayla ilgili yaptığı basın açıklamasını, "Birçok kardeşimizin evleri 10 saat boyunca ateş altında tutuldu. Kardeşlerimizin evleri tarandı, yakıldı. Objektif şekli ile olay basına yansımasına rağmen, gelip Ağrı'da basın açıklaması yaparak provokatör HÜDA PAR'dır diyorlar. Yalan zaten size yakışır, siz size yakışanı yapıyorsunuz. Zaten sizden doğru sözü beklemek hatadır ve biz bu hataya da düşmeyiz " sözleri ile eleştirdi.

"Kürdistan bunların gerçek yüzünü görüyor"

Cizre'deki PKK saldırılarını anlatarak konuşmasına devam eden Aşkın şunları söyledi: "2 yaşındaki oğlu ile birlikte 2 aylık hamile olan Deniz bacım evinde yakılmak istendi. Odadan mutfağa giderken elbisesi ateş alıyor. Banyoya kaçıp üzerine döktüğü su ile ateş alan elbisesini söndürmeye çalışıyor. Bunu yapan, aynı ırktan, aynı ilçeden, mahalleden olan ama farklı inançtan olan kişilerdir. Deniz bacım Müslüman olduğu için yakılmak istendi. Artık Kürdistan bunları görüyor. Gerçek yüzlerini açık ve aleni bir şekilde ortaya koyuyor. HDP'liler de artık bu gerçekleri lanetliyor. Deniz bacımızın 45 gün önce erkek çocuğu oluyor. Çocuk engelli doğunca doktor ‘Siz bu çocuğu dövüp hırpalamışsınız' diyor. Doktor raporu bunu belgeliyor. Bacımın karnındaki bebeğe bile saldıran, ona bile tahammül etmeyen bir zihniyetin İslam coğrafyasında yaşaması mümkün değildir ve olmayacaktır da inşallah."

Mevki makam peşinde olmadıklarını, ‘Genel Başkanımız kendi elleri ile bize çay getiriyor' sözleri ile ifade eden Aşkın, halka hizmet için sabırla çalıştıklarını söyledi.

Çözüm süreci

Çözüm sürecinin şeffaf yürümediğini ifade eden Aşkın, "Çözüm sürecinin hedefine ulaşabilmesi için şeffaf olması lazım. Ve süreci Hükümet ile HDP arasında yürütmek hak değildir. Bunun dışındaki STK ve partileri de dikkate almak zorundasınız. Çözüm sürecinin silah kısmını PKK ile konuşabilirsiniz çünkü silah ve şiddet onlarda. Bizimle de Kürt halkının İslami değer yargılarını, asimilasyonun yok olması ve bölgenin kalkınması için sanayiyi konuşmalısınız. Ve sesimize kulak vermediler. Ama her iki tarafta ne yaptıklarını şuanda bilmiyorlar. Bir çıkmazın içine girmişler. Çözüm İslam perspektifinde ancak olabilir. Hak yolda olur, başka da hiçbir şekilde olması mümkün değildir. Biz bunu söylüyoruz ve söylemeye de devam edeceğiz. Amacımız gerçekten kanın durması ve silahların susmasıdır. Bölgenin kalkınmasıdır." tepkisini dile getirdi.

Hükümetin politikalarının halka olumsuz yansıdığını vurgulayan Hasan Aşkın, ülkenin ekonomik olarak gelişmesinin aksine ahlaki gelişimin çöktüğünü anlattı.

"Cebi dolan halkın kalbi boşaldı"

Ülke ekonomisinin ciddi noktalara geldiğini ancak dengeli bir gelişimin söz konusu olmadığını ifade eden Aşkın, "Halkın cebi doldu ama kalbi boşaldı. Ahlaki olarak son 13 yılda ülkede ciddi bir olumsuzluk var. Fuhşiyat, ahlaksızlık hat safhada. Son 13 yılı baz aldığımızda boşanma oranı 5 kat arttı. Siz ahlakı, hayayı, iffeti bitirdiniz. Nesil gidiyor, kaynağı kuruttunuz. Sigara içme yaşı 9, uyuşturucu kullanma yaşı 11, fuhuş yaşı 13. İslam toplumu gelişmişliğini bununla nasıl izah edeceksiniz." dedi.

Aşkın son olarak, halkın temsiliyetini aldıkları takdirde, kendi menfaatlerini geride bırakacaklarını halka hizmet etmek için gayret göstereceklerini belirterek konuşmasını sonlandırdı.

Daha sonra İl Başkanı Şaban Gökhan, yaptığı konuşmasında Ağrı'nın sorunlarına değindi. Yerel yönetici ve idarecilerin halkın sesi olamadığının altını çizerek, son 6 ayda 16 bin 500 kişinin Ağrı'dan göç etmek zorunda kaldığını söyledi. (ömer Adgüzel - İLKHA)