Diyarbakır'da kadınlar Gazze için yürüyecek

"Anneler Gazze İçin Yürüyor" sloganıyla yürüyüş ve basın açıklaması programı hazırlayan HÜDA PAR Kadın Kolları, yarın saat 14.00'de Diyarbakır'da yapılacak etkinlik için tüm anne ve çocukları alanlara davet etti.
İşgal rejiminin Gazze'ye yönelik saldırıları devam ederken tüm dünyada olduğu gibi Diyarbakır'da da soykırımın yaşandığı ilk günden bu yana destek mesajları verilmeye devam ediyor.
"Aksa Tufanı" operasyonu sonrasında işgalcilerin saldırıları arttırmasına en gür sedanın çıktığı yerlerden biri Diyarbakır oldu.
HÜDA PAR Diyarbakır İl Başkanlığı, 7 ekimden bu yana meydanlardan ayrılmayarak aralıksız bir şekilde direnişe destek programlarını sürdürüyor. Saldırıların arttığı son 22 gün içerisinde binlerce araçtan oluşan Filistin'e destek konvoyu ile şehir turları, akşam saatlerinde Aksa'ya destek etkinlikleri, sabah namazında dua ve kitlesel basın açıklamalarından sonra yarında kadın ve çocukların katılım göstereceği yürüyüş ve basın açıklaması programı düzenliyor.
Yarın saat 14.00'de merkez Kayapınar ilçesi Ahmedé Hani Caddesi ile 477'nci sokak kesişim noktasında başlayacak olan yürüyüş, Yenihal Köprülü Kavşağı'na kadar devam edecek. Sadece bayanların ve çocukların katılacağı programın amacı ve içeriği ile ilgili konuşan HÜDA PAR Diyarbakır İl Kadın Kolları Başkanı Habibe Günel, düzenlenecek etkinliğe tüm Diyarbakırlı anneleri davet etti.
"Filistinlilerin bize gönderdiği mesaj gerçekten de içimizi acıttı"
Olayların başlamasının ilk gününden itibaren HÜDA PAR olarak kadın-erkek bütün teşkilatlarıyla sahada olduklarını söyleyen Habibe Günel, "Çadırlarda ara vermeden nöbetimiz devam ediyor. Halkın çok büyük teveccühlerine mazhar oluyoruz ve halk bizden; Filistin'i, Gazze'yi ve Mescid-i Aksa'yı soruyor. Ama maalesef bunların hiçbir tanesi yeterli değildir. Kınamakla bir yere varamıyoruz. Dün Filistinlilerin bize gönderdiği mesaj gerçekten de içimizi acıttı. Mesajları 'Artık cenaze namazlarımızı kılmayın, siz kendiniz için kılın. Çünkü İslam ümmeti şu an ölmüş durumdadır.' Biz Müslümanlar hiçbir şekilde bu kadar da aciz değildik. İslam ülkeleri bir avuç israile bir şey yapamıyor. Müslümanlık, sadece kınamakla ve cenaze namazını kılmakla değildir. Şu an orada insanlık suçu işleniyor." şeklinde konuştu.
"Bütün kafirler birleşmişken İslam ülkeleri sessizliğe bürünmüş"
Filistinlilerin Müslümanların ilk kıblesine sahip çıktığı için bu soykırıma uğradıklarının altını çizen Günel, "Bütün kafirler birleşmişken İslam ülkeleri sessizliğe bürünmüş. O kadar sessizlik hakimdir ki hiçbir yaptırım uygulanmıyor. Müslüman ülkelerine ve liderlerine bu yakışmaz. Kınama, cenaze namazlarını kılmak veya mitinglerin hiçbir tanesi yeterince fayda sağlamıyor. Büyükelçiliklerini göndermeli ve üslerini tamamen kapatılmalıdır. Devlet olarak adım atalım, devlet kınamayı tek yapmaz. Kadınlar, çocuklar ve gençler orada bir soykırıma uğruyor. Cesetler o kadar parçalanmış ki poşetler içerisinde ailelerine teslim ediliyor. israile destek veren her yer hepsi açık, insanlarımız orayı dolup taşırmış. Bir soykırım varken Müslümanlara yakışmaz." ifadelerini kullandı.
"Yarın saat 14.00'te Şura-Der önünde toplanıp Ceylan Karavil AVM'ye kadar yürüyüş yapacağız"
Yarın ki yürüyüş etkinliğine bütün Diyarbakırlı kadın ve çocukları davet eden Günel, son olarak şunları söyledi:
"Bu pazar günü Türkiye geneli olarak Filistinli kadınların ve orada parçalanan çocukların sesi olmak amacıyla bunu bütün dünyaya duyurmak için yarın yürüyüş yapmayı planladık. Yarın saat 14.00'da Şura-Der önünde toplanıp Ceylan Karavil AVM'ye kadar yürüyüş yapacağız ve orada basın açıklamasını düzenleyeceğiz. Bütün kadınlarımızı, genç kızlarımızı ve çocuklarımızla birlikte meydanda olalım. Meydanları boş bırakırsak acziyetimizi daha çok gösterir ve kafirler daha çok cesaret gösteriyor." dedi. (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
HAMAS, siyonist rejim sözde güvenlik kabinesinin Gazze'yi işgal ve sivilleri göçe zorlama kararını "tam teşekküllü bir savaş suçu" olarak nitelendirdi, "işgal" yerine "kontrol" kelimesini kullanmasını da "hukuki sorumluluktan kaçma çabası" olduğunu vurguladı.
Fundamentalist Netanyahu hükümeti, Gazze'nin tamamını işgal etme kararı aldı. Filistin İslami Cihad Hareketi, bu adımı "soykırımın yeni aşaması" olarak nitelendirirken, bölgede hasta, yaralı, ilaç ve yakıt sıkıntısı kritik seviyelere ulaştı.
El-Aksa Hastanesi Sözcüsü Halil Daqran, yaralı ve hastaların sayısındaki artışa rağmen hastanede kalan dizel yakıtın yalnızca birkaç saatlik çalışmaya yeteceğini belirterek, "Acil yakıt temin edilmezse hastane tamamen hizmet dışı kalacak" uyarısında bulundu.
Ankara Filistin Dayanışma Platformu (ANFİDAP), Gazze’ye insani koridor talebiyle Pazar günü Güvenpark’tan TBMM’ye yapılacak yürüyüş öncesi, bu akşam sosyal medyada etiket çalışması başlatacak.