HÜDA PAR: Türkiye'nin soykırım davasına müdahil olması gecikmiş de olsa önemli bir adımdır

Türkiye'nin Uluslararası Adalet Divanı'nda terör rejimi israilin soykırım davasına müdahillik bildiriminde bulunmasına dair bir açıklama yayımlayan HÜDA PAR, "Terör rejimi israil her platformda mahkûm edilip yalnızlaştırılmalı, işlediği suçların bedeli ödetilmelidir." çağrısında bulundu.
HÜDA PAR Genel Merkezi, Türkiye'nin Uluslararası Adalet Divanı'nda terör rejimi israilin soykırım davasına müdahillik bildiriminde bulunmasına dair bir açıklama yayımladı.
Yayımlanan açıklamada, Türkiye'nin Uluslararası Adalet Divanı'nda terör rejimi israilin soykırım davasına müdahillik bildiriminde bulunmasının gecikmiş de olsa önemli ve olumlu bir adım olduğu belirtildi.
Açıklamada, HÜDA PAR'ın soykırım suçuna iştirak eden Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının yargılanmasına ilişkin kanun teklifinin yeni yasama döneminde gündemin ilk sırasına alınarak kanunlaşmasının sağlanması gerektiği hatırlatıldı.
"Hiçbir hukuk ve ahlak kuralı tanımayan terör rejimine yönelik yaptırımların kapsamı genişletilmelidir"
Türkiye ve soykırım karşıtı bütün ülkelerin işgalci terör rejimiyle her türlü ilişkilerini sona erdirmesi çağrısında bulunan HÜDA PAR'ın açıklamasında;
"Türkiye'nin Uluslararası Adalet Divanı'nda terör rejimi israilin soykırım davasına müdahillik bildiriminde bulunması gecikmiş de olsa önemli ve olumlu bir adımdır. Güney Afrika Cumhuriyeti tarafından işgalci israil aleyhine açılan soykırım davasına müdahil olan Türkiye, işgal rejimine karşı verilen hukuki mücadelede soykırım karşıtı cephenin genişletilmesi yönündeki çabalarını sürdürmelidir.
İnsanlık vicdanının harekete geçirilmesine yönelik çabalar, soykırım suçu işleyen siyonistlerin yargılanmasını ve cezalandırılmasını sağlayacaktır. Ancak Uluslararası Adalet Divanı'nın dava kapsamında 3 ihtiyati tedbir kararı vermesine rağmen işgalcilerin bu kararlara uymadığı ve mahkemenin kararlarını tanımadığını beyan ederek soykırım suçu kapsamındaki faaliyetlerini genişlettiği görülmektedir. Bu nedenle hiçbir hukuk ve ahlak kuralı tanımayan terör rejimine yönelik yaptırımların kapsamı genişletilmelidir. Türkiye ve soykırım karşıtı bütün ülkeler, soykırım suçu işlediği sabit olan işgalci terör rejimiyle her türlü ekonomik, siyasi ve askeri ilişkilerini sona erdirmeli, soykırım suçuna ortak olmayacaklarını somut eylemleriyle ortaya koymalıdır." ifadelerine yer verildi.
"Terör rejimi israil her platformda mahkûm edilip yalnızlaştırılmalı, işlediği suçların bedeli ödetilmelidir"
HÜDA PAR Genel Merkezi tarafından yayımlanan açıklamanın devamında şu ifadelere yer verildi:
"siyonist işgal rejiminin durdurulmasına yönelik çabalar terörist netanyahu ve birkaç avenesinin yargılanmasıyla sınırlı kalmamalıdır. Ülkelerin egemenliklerini ihlal eden, cinayet ve işkenceyi 'hak' gören, aç bırakmayı ve bebek öldürmeyi bir eylem biçimi haline getiren bu terör rejimi ve soykırım suçuna iştirak eden herkes tam anlamıyla mahkûm edilmelidir.
Bu bağlamda Meclis Başkanlığına sunduğumuz soykırım suçuna iştirak eden Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının yargılanmasına ilişkin kanun teklifimizin yeni yasama döneminde gündemin ilk sırasına alınarak kanunlaşması sağlanmalıdır. Terör rejimi israil her platformda mahkûm edilip yalnızlaştırılmalı, işlediği suçların bedeli ödetilmelidir." (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
HAMAS, siyonist rejim sözde güvenlik kabinesinin Gazze'yi işgal ve sivilleri göçe zorlama kararını "tam teşekküllü bir savaş suçu" olarak nitelendirdi, "işgal" yerine "kontrol" kelimesini kullanmasını da "hukuki sorumluluktan kaçma çabası" olduğunu vurguladı.
Fundamentalist Netanyahu hükümeti, Gazze'nin tamamını işgal etme kararı aldı. Filistin İslami Cihad Hareketi, bu adımı "soykırımın yeni aşaması" olarak nitelendirirken, bölgede hasta, yaralı, ilaç ve yakıt sıkıntısı kritik seviyelere ulaştı.
El-Aksa Hastanesi Sözcüsü Halil Daqran, yaralı ve hastaların sayısındaki artışa rağmen hastanede kalan dizel yakıtın yalnızca birkaç saatlik çalışmaya yeteceğini belirterek, "Acil yakıt temin edilmezse hastane tamamen hizmet dışı kalacak" uyarısında bulundu.
Ankara Filistin Dayanışma Platformu (ANFİDAP), Gazze’ye insani koridor talebiyle Pazar günü Güvenpark’tan TBMM’ye yapılacak yürüyüş öncesi, bu akşam sosyal medyada etiket çalışması başlatacak.