Başkan Polat'tan sağlıklı yaşam çağrısı: Canınızın kıymetini bilin

HÜDA PAR Şanlıurfa İl Başkanı Faruk Polat, halk sağlığını tehdit eden kronik hastalıklar ve bağışıklık sistemi sorunlarına dikkat çekerek kapsamlı çözüm önerilerinde bulundu.
HÜDA PAR Şanlıurfa İl Başkanı Faruk Polat, Sağlık Raporu'nun ikinci dosyasında Şanlıurfa özelinde kronik hastalıkların artışı ve bağışıklık sisteminin zayıflığına dikkat çekerek, sağlıklı yaşam kültürünün yalnızca hasta olunduğunda değil, hayatın her aşamasında gündemde olması gerektiğini söyledi.
Polat “Değerli Urfalılar Bugün 'Sağlık Raporu’muzun ikinci dosyası olan ve hepimizin muzdarip olduğu bitmek bilmeyen hastalıklarımızdan bahsedeceğiz. Bağışıklık sistemimiz neden bu kadar zayıf? Neden bu kadar sık hastalanıyoruz? Neden her evin şeker, tansiyon, kalp, kolesterol gibi kronik bir hastası var? Sadece kanserden örnek verecek olursak, TÜİK verilerine göre iki yıl içinde nüfus yüzde 2 artarken, kanser vakaları yüzde 11 artmış. Sağlıklı yaşam sadece hasta olunca gündeme gelen bir kavram olmamalıdır." ifadelerini kullandı.
“Bağışıklığı güçlendirecek adımlar devlet eliyle desteklenmeli”
Hastalıkların kökten önlenmesi gerektiğine dikkat çeken Polat, "HÜDA PAR olarak diyoruz ki 'Hastalığa giden yolların önlenmesi için neler yapabiliriz?' Hastalıkları kökten önlemeye yönelik çalışmalar yapılmalı. Sadece ilacı yaz, geç, değil, bağışıklığı güçlendiren, vücudu dirilten takviyeler devlet desteğiyle herkese ulaştırılmalı. Raflardaki her parlak paket sağlıklı değildir. Sağlığa zararlı katkı maddeleri yasaklansın, sebze meyve denetimleri sıkılaştırılsın. Bu bağlamda, üniversitelerle iş birliği içerisinde analiz laboratuvarı kurulabilir." diye konuştu.
“Organik buğdayla yapılan ekmekler sofralara dönmeli”
Gıda güvenliğine de vurgu yapan Polat, "Şu beyaz ekmekten bir kurtulalım artık. Buğday ambarı hükmündeki Urfa’mızın bereketli topraklarında yetişen organik buğdayla yapılan doğal ekmekler sofralarımıza dönsün. Ne yediğimizi bilelim ki hastane kuyruklarında iğnelere düşmeyelim." şeklinde konuştu.
“Sağlıklı yaşam teşvik edilmeli”
Sağlık politikalarında teşvik sisteminin önemine değinen Polat, "Diyet ve spor yoluyla sağlığını kazanan hastalar ödüllendirilmeli, bu teşvikler için harcanacak bütçe, hastalıkların tedavisine ayrılan bütçeden çok daha düşük olacaktır." ifadelerine yer verdi
“Çocuklarımızın sağlığı tüccarlara teslim edilmemeli”
Organik tarımın desteklenmesi ve çocukların korunması gerektiğini belirten Polat, "Organik tarım desteklenmeli ve herkes tarafından ulaşılabilir hale getirilmelidir. Ayrıca, okul kantinlerinde sağlığa zararlı gıdalar yasaklanarak, çocuklarımızın sağlığı tüccarlara teslim edilmemelidir. Herkes bir doktor kadar bilgili olmayabilir ama neyin zararlı olduğunu bilecek kadar bilinçlenmelidir. Sağlık okuryazarlığını artırmak için ticari kaygılar bir tarafa bırakılarak bilinçlendirme kampanyaları yapılmalıdır." dedi.
"Caniyizın kıymetını bılın!"
Son olarak Faruk Polat, "Değerli Urfalılar; unutmayalım ki sağlık sadece bir hak değil, aynı zamanda bir emanettir. Biz Urfalıların da deyimiyle, caniyizın kıymetını bılın!" diyerek, Urfa'ya özgü bir ifadeyle sözlerini tamamladı. (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
Libya'da işgalci İtalyanlara karşı yürüttüğü direniş hareketiyle mücadelenin öncüsü ve sembolü haline gelen komutan ve lider Ömer Muhtar, şehadetinin 94. yıldönümünde rahmet ve minnetle anılıyor.
Siyonist rejim, 43 yıl önce Sabra ve Şatilla kamplarında binlerce Filistinliyi katletti. Bugün ise 7 Ekim 2023'ten bu yana Gazze'de sürdürdüğü saldırılarda on binlerce insanı şehit ederek yeni bir soykırıma imza atıyor.
Çin'de yayımlanan bir rapor, ABD’nin yüzyıldır sürdürdüğü “zihin sömürgeciliğini” tarihsel, kurumsal ve teknolojik boyutlarıyla analiz etti. Rapor, bunun ülkeleri bağımlı hale getirdiğini, kültürel çeşitliliği yok ettiğini vurguluyor. Çıkış yolu olarak ise kültürel özgüven, bağımsız düşünce ve medeniyetler arası diyalogu öneriyor.
Zengezur Koridoru, yalnızca Azerbaycan ile Nahçıvan Özerk Cumhuriyeti arasındaki bağlantıyı sağlayacak bir hat değil; aynı zamanda Türkiye, Orta Asya, Rusya, İran, Çin ve Avrupa’yı etkileyen bir jeopolitik proje niteliği taşımaktadır