Yeni eğitim-öğretim yılının başlamasıyla Mardin ili ve ilçelerinde eğitim noktasında olan zafiyet ve eksiklikleri dile getiren Memur-Sen ve Eğitim-Bir-Sen Mardin İl Temsilcisi Abdusselam Demir, Mardin’de 3 bin öğretmen açığının olduğunu kaydetti.
2024-2025 Eğitim ve öğretim değerlendirme toplantısı kapsamında il yönetimi ile birlikte bilgi veren Memur-Sen ve Eğitim-Bir-Sen Mardin İl Temsilcisi Abdusselam Demir, Mardin'deki öğretmen açığının çok fazla olduğunu dolayısıyla bu tür bölgelerde eğitim seviyesini batı illerine göre daha zayıf ve dengesiz olduğunu vurguladı.
Doğu illerinde öğretmen açığının fazla olmasının ana nedenlerine değinen Demir, batı illeri ile doğu illerinde öğretmen ücretinin aynı olmasına rağmen çoğu öğretmenin batıya daha çok tayinini istemesinin manidar olduğunu ancak doğu bölgesindeki öğretmen ücretinin artmasıyla açık sorunun çözüme kavuşabileceğine dikkat çekti.
“Mardin’de binlerce öğretmen açığının olması hasebiyle eğitim ne derecede sağlıklı olacaktır?”
Demir, doğu illerinde öğretmenlik yapanların çoğu memurun batıya doğru tayinlerini bir takım nedenlerden dolayı istediklerini ifade ederek, “Yeni eğitim-öğretim yılının başında dile getirmemiz gereken sorunların başında öğretmen sorunu yer alıyor. Mardin'de şu an 3 bin öğretmen açığı var. Bilindiği üzere eğitim çalışanlarının yer değiştirme yönetmeliğine göre öncelikli olarak il dışı atamaları yapılmaktadır. Ardından ikinci bir il dışı ataması olmuştu. Onun hemen akabinde özür gurubuna bağlı bir atama en sonunda da il emri denilen dördüncü bir atama süreciyle 4 aşamalı öğretmenlerin tayin isteme süreci sonucunda Mardin’den çok sayıda öğretmen yıl dışına tayin gitmiştir. Bu süreçte çok yoğun bir öğretmen açığının özelde ilimizde genelde de bütün bölgemizde meydana geldiğine müşahide ediyoruz. Bu 4 aşamalı atama sürecinde 3 bin öğretmen açığı demek ilimizde eğitimin ne kadar sağlıklı yürüyeceğini herkesin takdirine sunuyoruz.” dedi.
Demir, “Tabii bu 3 bin öğretmen açığı Mardin’de ortaya çıkarken batı ilerimizde de çok yoğun bir öğretmen sayısı oluşmaya başladı. Birçok ilde 4 bine yakın norm fazlası öğretmen sorunu oluşmuştur. Öğretmenlerin eş birleşimine karşı değiliz. Biz sendikayız. Tabii ki eş birleşimini isteyeceğiz. Ancak bu birleşimin sadece Batıda olmasını yanlış buluyoruz. Aile birleşimi olacaksa neden buradaki öğretmen Batıdaki eşinin yanına gitmek zorunda kalıyor? Batıdaki eş buraya geldiği zaman hem batıdaki yoğunluk sorunu çözülmüş olur hem de buradaki eksiklik giderilmiş olur. Şanlıurfa’da bile 11 bin öğretmen açığı var. Dolayısıyla batıya göre Doğu illerinin eğitimde ilerleme noktasındaki zayıf olmasının nedeni ortada. Öğretmen açığının bir an önce sona ermesi gerekiyor.” şeklinde kaydetti.
Öğretmen sorununun dışında bazı ilçelerde de derslik sorununun çözüldüğünü fakat bazı yerlerde hala sorunun devam ettiğini ifade eden Demir, "Özellikle Kızıltepe ve Artuklu ilçesinin Gökçe ve Ortaköy Mahallelerinde hala yoğun bir derslik sorunu bulunmaktadır. Bu sorunun da bakanlığımızdan hükümetimizden çözmesini talep ediyoruz." ifadelerine yer verdi.
İŞKUR personelleri hakkında da konuşan Demir, "İŞKUR tarafından daha önce okullarda çalışılan personellerin bağlı olduğu TYP sisteminin toplum yararına çalışma sisteminin sona erdiğine dair bir açıklama geldi. Eğer bu İŞKUR personelleri okullarda çalışmazsa bu istihdam gerçekleşmezse okullardaki hizmetli sayısı çok yetersiz olduğundan dolayı bu durum çok büyük bir soruna dönüşecektir. Bazı okullarda yardımcı hizmetli pozisyonunda kimse yok." ifadelerini kullandı
“Öğretmenlik meslek kanunu bir an önce yasalaşmalıdır”
Mecliste ertelenen öğretmenlik meslek kanunun bir an önce yasalaşmasını talep eden Demir, “ Şu anda mecliste erteleme sürecinde olan öğretmenlik meslek kanunu teklifimiz var. Bu da bizi eğitim sendikası olarak olumsuz etkiledi. Çünkü beklenti içerisindeydik. Ekim ayına kadar bu öğretmenlik meslek kanunu teklifinin bir an önce yasalaşmasını istiyoruz. Kanun teklifinde özellikle öğretmene şiddet bu yasanın içerisindedir. Yeni eğitim-öğretim başlamasıyla inşallah şiddet olayları olmaz. Bunun önüne geçebilmek için bu kanunun yasalaşması gerekir. Ayrıca bu yasada yer alamadı ama biz mutlaka öğretmenlerimize de kira desteğinin ve servis desteğinin sağlaması gerektiğine inanıyoruz. Malum fiyat artışları öyle bir noktaya geldi ki köye giden bir öğretmen 3-4 bin servis ücreti ödemek zorunda kalıyor. Özellikle de büyükşehirdeki kira artışından yola çıkarak mutlaka bu konuda desteğin sağlanmasını talep ediyoruz.” dedi. (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
FETÖ'nün, yargı eliyle hükümeti devirmeye çalıştığı 17-25 Aralık darbesinin üzerinden 11 yıl geçti. 17-25 Aralık darbe girişimi, FETÖ'nün, seçilmiş meşru hükümete karşı yürüttüğü operasyonların başlangıcı kabul ediliyor.
Her yıl insan hakları raporları yayımlayan, Dünya Çocuk Hakları Günü'nü kutlayan, hak ve özgürlüklerden dem vuran ABD ve AB gibi Batılı uluslar, söz konusu Filistin, Lübnan ve Gazze'de katledilen en az 20 bin çocuk olunca utanç verici bir sessizliğe bürünüyor.
Filistin toprakları üzerinde siyonist rejimin kurulmasına, işgal ve katliamlara yol açan “Balfour Deklarasyonu”nun üzerinden tam 107 yıl geçti.
20 yıldan fazla bir süre ile Afganistan'ı işgal altında tutarak halkını sefalete mahkûm eden barbar Batı, hezimetini kamufle etmek için, Afganistan halkının yüzde 80'inin yoksulluk sınırının altında olduğu yaygarasını kopararak propaganda malzemesi olarak kullanıyor.