Mısır, daha önce Güney Afrika'nın Uluslararası Adalet Divanı'nda işgal rejimi aleyhine açtığı soykırım davasına katılma kararı aldı.
Mısır Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, "Mısır'ın, Güney Afrika'nın 'israile karşı Uluslararası Adalet Divanı'nda, Soykırım Suçunun Önlenmesi ve Cezalandırılmasına İlişkin Sözleşme kapsamındaki yükümlülüklerini ihlal ettiğini değerlendirmek üzere açtığı davayı desteklemek için resmi olarak müdahale etme niyetini duyuruyoruz." denildi.
Açıklamada, söz konusu müdahil olma kararının, işgalci siyonistlerin Gazze Şeridi'ndeki Filistinli sivillere yönelik saldırılarının şiddetinin ve kapsamının daha kötüleşmesi ve Filistin halkına karşı sistematik uygulamaların sürdürülmesi ışığında alındığı kaydedildi.
Açıklamada, şunlar kaydedildi:
"israili işgalci güç olarak yükümlülüklerine uymaya ve Uluslararası Adalet Divanı tarafından çıkarılan geçici tedbirleri uygulamaya çağırıyoruz.
Gazze Şeridi'ndeki yangının ve Filistin'in Refah kentindeki askeri operasyonların durdurulması ve Filistinli sivillere gerekli korumanın sağlanması için derhal harekete geçilmesi gerekliliği konusunda Güvenlik Konseyi'nden ve etkili uluslararası taraflardan talebimizi yineliyoruz." (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
İşgalcilerin Gazze Şeridi'ne yönelik 465 gündür devam eden saldırılarında şehid sayısı 46 bin 645’e, yaralıların sayısı ise 110 bini geçti.
Birleşmiş Milletler insan hakları uzmanları, Filistin Yönetimi'nin Batı Şeria'da El Cezire kanalını yasaklamasını eleştirerek, bu kararı "ifade özgürlüğüne saldırı" olarak nitelendirdi.
Suriye'de Esad rejiminin devrilmesinin ardından kurulan yeni yönetimin Dışişleri Bakanı Esad Hasan Şeybani, Türkçe yaptığı paylaşımda, "Yeni Suriye'yi temsil etmek üzere Türkiye'ye ilk resmi ziyaretimizi gerçekleştireceğiz." dedi.
HAMAS'ın merhum lideri şehit Yahya Sinvar'ın naaşının işgal rejimi ile yapılacak bir esir takasıyla HAMAS'a teslim edilmesini talep etmesine rağmen, bu talebin kabul edilmeyeceğini yazdı.