Devam eden Yaz Kur'an kurslarına ilişkin konuşan Diyanet Sen Bingöl Şube Başkanı Mücahit Çelik, iyi bir gençliğin yetişmesinin önemi üzerinde durarak "Çocuklarımızı imanlı ve ahlaklı bir fert olarak yetiştirmeliyiz." dedi.

Diyanet Sen Bingöl Şube Başkanı Mücahit Çelik, iyi bir nesil yetiştirmenin başta aileler olmak üzere, her Müslümanın önemli bir görevi olduğunu belirtti.

"Küresel dünyanın kolu uzun eşkıyaları, gençlerimizi ve çocuklarımızı elimizden alıp, kendi fikirlerine göre yetiştirmek ve bize karşı silah olarak kullanmaktan geri durmazlar." uyarısında bulunan Çelik, konu hakkında önemli tavsiyelerde bulundu.

"İslam dini insanların huzur ve saadeti için tavsiyelerde bulunmaktadır"

İslam dininin insanların huzur ve saadeti için tavsiyelerde bulunduğunu dile getiren Çelik, "Bu tavsiyelere uyanlar huzur ve saadet bulur. Dünya ve ahiretleri mahmur olur. Huzurlu bir hayat yaşarlar. Uymayanlar ise fitne, fesat ve terör estirerek dünyanın huzurunu kaçırırlar. Şimdiye kadar hep bu böyle olmuştur. Bu tavsiyeler arasında, Allah (Celle Cellalühü) bize 'mallarınız ve evlatlarınız birer imtihan vesilesidir' onları iyi değerlendirerek, bu imtihanı başarılı verin diye bize emir buyurmaktadır. Bizler de inşallah çocuklarımızı, gençlerimizi en güzel bir şekilde terbiye etme noktasında elimizden gelen bütün gayreti göstereceğiz. Yine Allah Resûlü (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) bize 'hepiniz çobansınız ve hepiniz güttüğünüzden sorumlusunuz' diye emir buyurmaktadır.  Bizler de inşallah sorumluluğunu taşıdığımız çocuklarımızı, gençlerimizi en güzel bir şekilde bu güzel tavsiyeler doğrultusunda yetiştirmeye gayret edeceğiz inşallah." ifadelerini kullandı.

"Nesiller bir zincirin halkaları gibidir"

Nesillerin bir zincirin halkaları gibi olduğunu söyleyen Çelik, "Bu halkalardan bir tanesi çürük olursa, o nesil bozulur ve yok olmaya mahkûmdur. Onun için bizler de tıpkı bir zincirin halkaları gibi olan nesillerimizi hiçbir dönem fesada uğramadan, en güzel bir şekilde onları yetiştirmek hususunda gerekli hassasiyeti göstermeliyiz. Toplumsal huzursuzluk hep kandırılmış gençlerle meydana gelmektedir. Tarih sürecinde hep bunu görüyoruz." diye konuştu.

"Çocuklarımızı imanlı ve ahlaklı bir fert olarak yetiştirmeliyiz"

Çelik, "Batı kültürünün çizgi filmlerinde dahi kilise reklamları yapılmaktadır ve bunun neticesinde gazetesinde, dergisinde hiçbir zaman ahlaksızlığı, kötü gidişatı esirgemeyenler gençlerimizi kötü yönlendirme neticesinde gençlerimizi etkilemektedir. Her çocuk belli bir eğitim alarak büyür, her düşünce kendi neslini, kendi emelleri doğrultusunda yetiştirir. Bugünün çocuğu, yarının öğretmeni, avukatı, doktoru ve politikacısı olacak. Onun için imanlı ve ahlaklı bir fert olarak bu çocuklarımızı yetiştirmeliyiz. Müslüman bir öğretmeni, Müslüman bir avukatı, Müslüman bir politikacıyı ve bu şekilde yetiştirmek zorundayız. Eğer himayemizdekileri bu şekil korumazsak, büyük bir vebal altına girmiş olacağız. 'Kuş kafesten uçtuktan sonra geri dönmez.' Başıboş bırakılan çocuklarda büyüdükten sonra söz dinlemez. Bizler de çocuklarımızı, gençlerimizi söz dinleme noktasındayken, sözümüzü söyleyelim, sahip çıkalım, en güzel bir şekilde yetiştirmeye gayret edelim." ifadelerini kullandı.

"Aileler çocuklarını caminin bereketinden güzelliğinden mahrum bırakmasınlar"

Çelik,  konuşmasını şöyle tamamladı:

"Bununla beraber, şu an bütün camilerimizde yaz Kur'an Kursları devam ediyor Elhamdülillah.  Gençlerimiz, çocuklarımız cıvıl cıvıl bir ortamı yaşıyorlar. Burada bütün anne babalara büyüklere çağrıda bulunuyoruz. Ne olur çocuklarınızı mahrum bırakmayın, çocuklarınızı bu bereketli mevsimde bu tatili en güzel bir şekilde değerlendirmek hususunda çocuklarını camiye göndersinler. Caminin,  minberin, mihrabın, minarenin, ezanın, kametin, namazın ne olduğunu bu şekilde öğrensinler.  Helalin, haramın, edebin, hayânın, nezaketin, zarafetin ne demek olduğunu bu güzel ortamlarda yetişip öğrensinler. Büyüğe karşı saygının, küçüğe karşı sevginin, merhametin, şefkatin ne demek olduğunu cami ortamında hep beraber öğrensinler. Çocuklar büyüdükten sonra onlar artık söz dinlemiyor, 'acayip bir gençlik yetişti' diye feryat etmektense, vakit geç olmadan, zamanında sahip çıkmalıyız. Aksi halde zamanı geçtikten sonra feryat etmenin hiçbir anlamı olmaz. Bu hassasiyeti gösterelim. Çocuklarımızı mutlaka zamanında, vaktinde camiye gönderelim ve sahip çıkalım.  Bu manada hepimiz sorumluyuz. Rabbimiz bu mesuliyetimizi idrak edebilmeyi nasip etsin inşallah." (Nihat Kanat-İLKHA)