Ankara'da "israilin Kriminal Soykırım Ordusu: Yabancı Terörist Savaşçılar" paneli düzenlendi

Ankara Filistin Dayanışma Platformu öncülüğünde akademisyen, saha uzmanları ve sivil toplum kuruluşları tarafından "İsrailin Kriminal Soykırım Ordusu: Yabancı Terörist Savaşçılar" konulu panel düzenlendi.
Gazze'de gerçekleşen soykırım ve insanlığa karşı suçlar sebebiyle yabancı terörist savaşçıları konu alan "İsrailin Kriminal Soykırım Ordusu: Yabancı Terörist Savaşçılar" başlıklı panel Ankara Filistin Dayanışma Platformu tarafından akademisyenler, saha uzmanları ve STK temsilcilerinden oluşan heyet ile bir panel organize edildi.
Panel öncesi Ankara Filistin Dayanışma Platformu Dönem Sözcüsü Aziz Oğuzhan Karaman, açılış konuşması yaptı.
"israil sorunu sadece insani ve vicdani bir sorun değil bir açıdan da adalet sorunudur"
İşgalci siyonistlerin soykırımını durdurmak için neler yapılabilir ile ilgili bir panel tertip ettiklerini aktaran Karaman, "Biliyorsunuz israil sorunu sadece insani ve vicdani bir sorun değil bir açıdan da adalet sorunudur. Cezasızlık da aslında bir hak ihlalidir. Adaletsizliktir. israilin kurulduğu günden beri soykırım kelimesiyle karşılanacak onlarca eylemi olduğu halde bugüne kadar ceza almamıştır. Ceza almamasından beslenen ve büyüyen bir soykırım var. Cezalandırılmadı müddetçe de bu devam edecektir. Bir taraftan soykırım devam edip soykırımı durdurmak için bir şey yapmazsa uluslararası sistem ve uluslararası hukuk bu konuda bunu durduracak mekanizmalar oluşturmaz bu devam eder." dedi.
"Nazi saldırganlığı bitti fakat ondan onlarca kat daha fazla soykırım yapan bir israil ile karşı karşıyayız"
1946 yılında Nürnberg mahkemelerinin kurulduğunu söyleyen Karaman, devamında şunları aktardı:
"O mahkemeler Almanya'da Hitler'in (Nazilerin) Yahudilere karşı işlemiş olduğu soykırım suçlarını yargılamak üzerine kurulmuştu ve dünyanın değişik yerlerinde Naziler toplanıp o Nürnberg Mahkemelerinde yargılandılar. Bunun sonucunda dünyada aslında Nazi bitti ya da çok azaldı. Belki şu an halen Nazi taraftarları vardır ama devlet olarak Nazi saldırganlığı bitti fakat ondan onlarca kat daha fazla soykırım yapan bir israil ile karşı karşıyayız ama buna karşılık herhangi bir bunları durduracak bir mahkeme henüz oluşmadı. Bunları durduracak bir mekanizma oluşmadı. Bu oluşmadığı müddetçe de soykırım devam edecek."
"Soykırım sözleşmesi soykırım tanımı israilin şu an yaptıkları yanında yetersiz kalıyor"
Panelin amacıyla ilgili de konuşan Karaman, "israili uluslararası hukuk çerçevesinde nasıl yargılayabilirsiniz? Hangi çerçevede tanımlayabiliriz? Bunun çabasıyla oluşmuş bir panel tertip ettik. Panelin başlığı, yabancı terörist savaşçılar. Kavramlar üzerinden hangi kavramlarla israil dünyada Nazi gibi soykırım suçuyla suçlanabilir? Bunu kabul eden her ülkede nasıl yargılanabilir? Hangi hukuk çerçevesinde yargılanabilir? Bunun çabasıyla oluşmuş bir panel. 1946 yılındaki Nürnberg mahkemelerinden sonra 1948 yılında tekrarlanmasın diye Birleşmiş Milletler kapsamında soykırım suçlarıyla ilgili sözleşme imzaya açılmış ve dünyanın neredeyse tüm ülkeleri bu sözleşmeyi imzalamış, 1948 yılında Türkiye'de bu sözleşmenin tarafı olarak imzalamış. Nazileri engellemişler ama soykırım sözleşmesi maalesef israilin soykırımını engelleyemedi. Nitekim israilin şu an yaptığı o soykırım sözleşme soykırımla ilgili tarif ettiği maddeleri yazan insanların tahayyülü de aşan boyutta kat kat daha fazla zulüm ve daha fazla ihlal. Şu an belki de o soykırım sözleşmesinin de yenilenmesi gerekiyor. Soykırım sözleşmesi soykırım tanımı israilin şu an yaptıkları yanında yetersiz kalıyor. Soykırım sözleşmesinin de belki yenilenmesi gerekiyor." ifadelerine yer verdi.
Açılış konuşması sonrası "İsrailin Kriminal Soykırım Ordusu: Yabancı Terörist Savaşçılar" konulu panel başladı. Panel; AYBİR Başkanı Akademisyen Prof. Dr. Fatih Savaşan'ın moderatörlüğünde yapıldı.
Panelin birinci oturumunda ÖNDER Sivil Diplomasi Merkezi Uzman Sosyolog İsmail Mansur Özdemir, Kudüs Bilinci Derneği'nden Av. Mustafa Eminoğlu, MAZLUMDER Ankara Şube Başkanı Av. Osman Yurt ve Uluslararası İlişkiler Uzmanı Akademisyen Doç. Dr. Muhammed Hüseyin Mercan tarafından birer sunum yapıldı.
Yapılan sunumların ardından panelin ikinci oturumu panelistlerle sorulu cevap şeklinde devam etti. (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
HAMAS, siyonist rejim sözde güvenlik kabinesinin Gazze'yi işgal ve sivilleri göçe zorlama kararını "tam teşekküllü bir savaş suçu" olarak nitelendirdi, "işgal" yerine "kontrol" kelimesini kullanmasını da "hukuki sorumluluktan kaçma çabası" olduğunu vurguladı.
Fundamentalist Netanyahu hükümeti, Gazze'nin tamamını işgal etme kararı aldı. Filistin İslami Cihad Hareketi, bu adımı "soykırımın yeni aşaması" olarak nitelendirirken, bölgede hasta, yaralı, ilaç ve yakıt sıkıntısı kritik seviyelere ulaştı.
El-Aksa Hastanesi Sözcüsü Halil Daqran, yaralı ve hastaların sayısındaki artışa rağmen hastanede kalan dizel yakıtın yalnızca birkaç saatlik çalışmaya yeteceğini belirterek, "Acil yakıt temin edilmezse hastane tamamen hizmet dışı kalacak" uyarısında bulundu.
Ankara Filistin Dayanışma Platformu (ANFİDAP), Gazze’ye insani koridor talebiyle Pazar günü Güvenpark’tan TBMM’ye yapılacak yürüyüş öncesi, bu akşam sosyal medyada etiket çalışması başlatacak.