Araştırmacı-Yazar Ahmet Faruk Asa, siyonist işgal rejiminin HAMAS lideri İsmail Heniyye'ye düzenlediği suikast ve sonrasındaki gelişmeler hakkında önemli değerlendirmelerde bulundu.
siyonist işgal rejimi, 7 Ekim 2023’ten bu yana tüm dünyanın gözü önünde Gazze’de başlattığı soykırımı sürdürüyor.
İşgal rejiminin başta Gazze olmak üzere ve Lübnan'a yönelik saldırıları da gittikçe artıyor.
Son olarak İran’ın başkenti Tahran’da yapılan saldırıda HAMAS Siyasi Büro Başkanı İsmail Heniyye şehit edildi.
Tüm bu yaşananlar bölgeyi yeniden hareketlendirdi. Konuyla ilgili Araştırmacı-Yazar Ahmet Faruk Asa, İLKHA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.
İsmail Heniyye'nin şehadeti israil için hareketin liderini öldürmek açısından önemli bir propaganda malzemesine çevrilmek istendiğini belirten Asa, "İran'dayken bu saldırının gerçekleştirilmiş olması İran'a da sürece daha fazla dahlinin sağlanacağı bir dönemin kapısını aralayacağı düşüncesini oluşturdu. israil, savaşı uzatarak geniş bölgeye yaymak istiyor. Lübnan'la arasında şimdilik belirli kontrol seviyesindedir. Ama yarın gelişmelere göre krizin daha da tırmanabileceği şeklinde ikili arasında bir gerilim var. Sürekli tansiyon yükseliyor." dedi.
"israil hem Batının hem de ABD'nin desteğini kuvvetli bir şekilde arkasına alarak imajını yeniden güçlü bir şekilde teyit ettirmek istiyor"
Asa, "Netanyahu açısından onun hem siyasi pozisyonu hem israil içindeki iç krizleri hesaba kattığımızda israil, İran'ı da bir şekilde denkleme dahil edecek şekilde Lübnan'da yahut İran üzerinden bir mücadelenin kapısını aralamak istiyor. Bu vesileyle hem Batının desteğini kuvvetli bir şekilde arkasına almayı hem de ABD'nin desteğini kuvvetli bir şekilde arkasına alarak o imajını yeniden güçlü bir şekilde teyit ettirmek istiyor. İsmail Heniyye'nin şehadetini bu şekilde değerlendirebiliriz." şeklinde konuştu.
"israil Gazze'de hedeflerine ulaşabilirse bir sonraki hedefi Mısır ve Ürdün'dür"
Gazze'de yaşanan sürecin Gazze-israil arasındaki bir savaş olmaktan çıktığını söyleyen Asa, "Çok daha bölgesel küresel bir düzleme evirildi. Bunu iyi okumak gerekiyor. Gazze'den bir sonraki aşama Mısır ya da Ürdün ama birinci sırada Ürdün olduğunu görmek gerekiyor. Çünkü israil Gazze'de hedeflerine ulaşabilirse bir sonraki hedefi Batı Şeria daha dolayısıyla Kudüs olacak. Buradaki popülasyonun bu bölgeden aynı Gazze'deki insanların sürülmesini istemesi gibi Batı Şeria'da, Kudüs'te yaşayan Filistinlilerin de o coğrafyayı terk etmesi, yerinden edilmesi adına israil yeni bir süreç başlatacaktır. Bunu öngörmek zor değil." diye belirtti.
"Duygusal çağrılarımız bir aradalıklarımız kuvvete dönüşmediği takdirde israil işgalini daha fazla derinleştirmeye doğru ilerliyor"
İşgal rejiminin Gazze'deki hedeflerine biraz olsun yaklaştığı anda rotasını Kudüs ve Batı Şeria'ya çevireceğini belirten Asa, "Bu noktada israilin endişesi dikiz aynasını çevirdiği tek yer belki de İslam dünyasıdır. israile bu konuda bir baskı oluşturma, geri adım oluşturabilecek bir İslam dünyasıdır. İslam dünyası da İsmail Heniyy'nin şehadetinin ardından onun çağrısına 3 Ağustos Cumartesi günü tüm dünyada aslında kuvvetli bir şekilde cevap vermiş oldu. Ama bu çağrılarımız, duygusal çağrılardır. Bir aradalıklarımız bir kuvvete, bir organizasyona dönüşmediği takdirde ya da bir organizasyonu aksiyon alacak şekilde harekete geçirmediği takdirde ne yazık ki israil işgalini daha fazla derinleştirmeye doğru ilerliyor. Bunu da iyi görmek gerekiyor." ifadelerini kullandı.
"Savaşın diğer bölgelere yayılma ve sıçrama ihtimali çok fazla"
Savaşın diğer bölgelere yayılma ihtimalinin çok yüksek olduğunu ifade eden Asa sözlerini şöyle sürdürdü:
"Biraz daha geriye döndüğümüzde İsmail Heniyye'ye göre İran için çok daha ehemmiyet arz eden, iç ve dış siyasete karşı Kasım Süleymani'nin ölümünün ardından İran çok kuvvetli bir tepki ortaya koymamıştı. Haliyle İran'ın, süreci biraz daha yumuşatarak kontrollü gerginlikle dengelemeye çalışan ve devam etmeyi önceleyen bir yapısı var. Sürecin Lübnan'a sıçraması her an muhtemel. Çünkü Lübnan da hem kamplar itibariyle hem de Hizbullah'ın oradaki varlığı, konumu itibariyle israilin hep hedefinde olan, komşu olması itibariyle de doğrudan saldırmayı düşüneceği bölgelerden bir tanesi. O yüzden savaşın diğer bölgelere yayılma ve sıçrama ihtimali de çok fazla var." diye konuştu. (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
Ankara Filistin Dayanışma Platformu (ANFİDAP), Ukrayna saldırıları nedeniyle Rus spor takımlarına uygulanan yaptırımın, Gazze’de soykırım yapan işgalci siyonistlerin de uygulanması çağrısı yaptı.
Filistin direnişinin 1891'de başladığını ve bugün hala devam ettiğine vurgu yapan Filistinli Araştırmacı-Yazar Muin Naim, Gazze'deki halkın yaşadığı soykırıma rağmen, direnişi inanç ve ruhla sürdürdüğünü belirtti.
Siyonist rejimin, işgal altındaki Batı Şeria'da 7 Ekim 2023'ten bu yana esir aldığı Filistinlilerin sayısının 11 bin 800'ü geçtiği bildirildi.
Birleşmiş Milletler, siyonist işgal rejiminin gıda girişine izin vermediği Gazze'de insanların haftalar öncesinden kalan çöp yığınlarında yiyecek aradığını belirtti.