Dünya Sağlık Örgütü: Şifa Hastanesi mezarlığa döndü

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Gazze'nin en büyük hastanesini "neredeyse bir mezarlık" olarak tanımladı.
DSÖ Sözcüsü Christian Lindmeier, siyonist işgal rejiminin kuşatma ve saldırısı altında bulunan Şifa Hastanesi'nde yaklaşık 600 kişinin kaldığını, diğerlerinin koridorlarda barındığını söyledi.
Lindmeier, "Hastanenin etrafında bakımı yapılamayan hatta gömülemeyen ya da herhangi bir morga götürülemeyen cesetler var. Hastane artık olması gerektiği gibi çalışmıyor. Neredeyse bir mezarlığa dönüşmüş durumda." dedi.
Şifa Hastanesi Genel Müdürü Muhammed Ebu Selime de siyonist işgal rejimi sözde askerlerinin, cesetlerin gömülmek üzere hastaneden çıkarılmasına hala izin vermediğini söyledi.
Elektrik kesintileri nedeniyle artık kuvözlerinde kalamayan düzinelerce prematüre bebeğin akıbeti konusunda da endişeler olduğunu söyleyen Selime, bebeklerden yedisinin oksijensizlikten şehid olduğunu belirtti.
Ebu Selime, daha önce yaptığı açıklamada "Ölüyoruz ve dünya buna sessiz kalıyor. Biz, sayıdan ibaret değiliz." demişti. (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
Birleşmiş Milletler, Gazze'deki çocuklar arasında görülen akut yetersiz beslenmenin şimdiye kadarki en yüksek seviyeye ulaştığını açıkladı. Temmuz ayında 2 bin 500 çocuğun hayatı ciddi risk altına girdi.
Siyonist rejim, işgal altındaki Kudüs'ün güneyindeki Sur Bahir Mahallesi'nde yaşayan Hamza İbrahim Amire'yi evini kendi elleriyle yıkmaya zorladı. 16 kişilik aile evsiz kaldı.
Siyonist rejim, Mescid-i Aksâ'nın direniş sembollerinden Hanadi el-Hilvani'ye yönelik iletişim yasağını üçüncü kez 6 ay süreyle uzattı. Hilvani, hem sosyal medya hem doğrudan temas yoluyla birçok isimle görüşmekten men edildi.
Türkiye, Netanyahu liderliğindeki fundamentalist hükümetin Gazze'deki askeri saldırıları genişletme kararını "soykırımın yeni aşaması" olarak niteledi. Dışişleri Bakanlığı, uluslararası toplumu ve BM'yi sorumluluk almaya çağırdı.