Gazze hastanelerinde ölüm sessizliği: Yakıt bitti, yenidoğanlar hayatta kalma mücadelesi veriyor
Siyonist kuşatma nedeniyle yakıtları tükenen Gazze’deki hastaneler çökme noktasına geldi. Yenidoğanlar bir kuvözde topluca tutuluyor, kurtarma araçları durdu, su kuyuları çalışmıyor. Sağlık Bakanlığı, "Hastalar ölümle yüz yüze" diyerek uluslararası topluma çağrıda bulundu.
Siyonist rejimin Gazze Şeridi’ne uyguladığı kuşatma ve saldırıların ardından hastanelerdeki insani kriz, felaket boyutlarına ulaştı. Gazze Sağlık Bakanlığı, yakıtın tamamen tükenmek üzere olduğunu ve hastanelerdeki hastaların ölüm riskiyle karşı karşıya olduğunu açıkladı.
Yapılan açıklamada, elektrik kesintileri nedeniyle bazı hastane birimlerinin devre dışı kaldığı ve özellikle yenidoğan ünitelerinde hayati tehlike yaşandığı belirtildi. Filistin medyasında yayımlanan görüntülerde, birden fazla prematüre bebeğin tek bir kuvözde tutulduğu ve jeneratörlerin durduğu gözlemlendi.
Hastanelerin yarısı hizmet dışı
Siyonist saldırılar ve yakıt krizinin etkisiyle, Gazze’deki 38 hastaneden 22’si tamamen hizmet dışı kaldı. Geriye kalan hastaneler ise hem aşırı yaralı akını hem de yakıt, tıbbi malzeme ve kan stoğu yetersizliği nedeniyle hizmet veremez hâle geldi.
Gazze Sivil Savunma Teşkilatı Sözcüsü, cuma akşamı yaptığı açıklamada, Gazze kentindeki tüm kurtarma araçlarının tamamen hizmet dışı kaldığını duyurdu. Ekiplerin, yaralıları ve enkaz altında kalanları kurtarmak için artık sivil araçlarla hareket etmek zorunda kaldığı, birçok çağrıya da yanıt veremedikleri bildirildi.
Ayrıca Gazze ve kuzey bölgelerinde sivil savunmaya ait araçların tamamının durduğu, sadece bir itfaiye aracının hâlâ kısıtlı şekilde hizmet verdiği ifade edildi.
Bir haftalık yakıt kaldı, su kriz kapıda
Gazze Su İdaresi yetkilileri de durumun vahametini gözler önüne serdi. İsrail’in, bölgedeki su kuyularına dizel yakıt girişini engellemesi nedeniyle su üretiminin yüzde 70 oranında düştüğü, orta bölgede tamamen, Gazze ve Han Yunus’ta ise büyük ölçüde kesinti yaşandığı bildirildi.
Yetkililer, BM’nin desteğiyle ulaştırılan yakıt stoklarının sadece bir haftalık ihtiyacı karşılayabileceğini ve yeni yakıt girişine izin verilmezse tam kapsamlı bir su felaketinin kaçınılmaz olduğunu vurguladı.
Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Sözcüsü Stephane Dujarric, yaptığı açıklamada, Gazze’ye sadece 75 bin litre yakıt girişine izin verildiğini, bunun da bir günlük enerji ihtiyacını bile karşılamadığını ifade etti.
Gazze’de devam eden soykırım ve abluka, yalnızca bombardımanla değil, sistematik aç bırakma, susuz bırakma ve sağlık sisteminin çökertilmesiyle de sürdürülüyor. Uluslararası kurumlar ise yaşanan dramı yalnızca rapor etmekle yetiniyor.
Gazze halkı, yakıtı, suyu, elektriği olmayan bir dünyada hayatta kalmaya çalışıyor. Ve her geçen gün, ölüm biraz daha yaklaşıyor. (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
Mısır, Ürdün, Suudi Arabistan, Katar, BAE, Türkiye, Pakistan ve Endonezya; siyonist rejimin Refah'ı tek yönlü açma söylemine karşı ortak bir açıklama yaparak Filistin halkının yerinden edilmesine yönelik her türlü girişimi reddettiklerini vurguladı.
Mavi Marmara gazisi Mehmet Tunç, ateşkese rağmen Gazze'de süren saldırılara dikkat çekerek, Türkiye'nin siyonist işgal rejimi ile diplomatik, ekonomik ve stratejik tüm ilişkilerini kesmesi çağrısında bulundu.
Filistin Direniş Komiteleri, Yaser Ebu Şebab adlı siyonist işbirlikçinin ölümü üzerine yayımladığı açıklamada, işgalcilerle iş birliğinin "kaçınılmaz bir sonla" sonuçlanacağını vurguladı. Açıklamada, direnişin toplumsal bütünlüğü koruma kararlılığı tekrarlandı.
İngiltere'de faaliyet gösteren Yaşamda İnancın Etkisi Enstitüsü (The Institute for the Impact of Faith in Life – IIFL) tarafından yapılan bir araştırma, küresel savaşların Britanyalıların İslam'ı seçmesinde belirgin bir etken olduğunu ortaya koydu.