Gazze'de özel sektör temsilcileri, siyonist rejimin malların girişine yönelik dayattığı yeni mekanizmanın serbest rekabeti ortadan kaldırdığını, tekelleşmeyi derinleştirdiğini ve halkı daha ağır bir ekonomik boğaza sürüklediğini açıkladı.

Gazze'de faaliyet gösteren özel sektör kurumlarını temsil eden Koordinasyon Konseyi, siyonist rejimin ticari malların girişine ilişkin uygulamaya koyduğu "yeni mekanizmayı" kesin bir dille reddetti. Konsey, söz konusu dayatmanın savaş sürecinde uygulanan toplu cezalandırma politikalarının devamı niteliğinde olduğunu ve Gazze ekonomisinin yeniden toparlanmasını bilinçli şekilde engellediğini belirtti.

Konsey yetkilileri, işgalcilerin dayattığı bu mekanizmanın, ticari malların yalnızca yaklaşık on Filistinli tüccar üzerinden ve doğrudan dört işgalci şirketle çalışılması şartıyla Gazze'ye sokulmasını öngördüğünü aktardı. Bu durumun serbest piyasa ilkesini tamamen ortadan kaldırdığına dikkat çeken Konsey, ticaretin işgalcilerin koşullarına ve çıkarlarına bağlı hale getirildiğini, bunun da açık bir tekel düzeni anlamına geldiğini vurguladı.

Açıklamada, söz konusu uygulamanın Filistin özel sektörünün yapısını parçalamayı, tüccarların büyük bölümünü sistem dışına itmeyi ve Gazze'yi ekonomik olarak siyonist rejime daha bağımlı hale getirmeyi hedeflediği ifade edildi. Yeni mekanizmanın aynı zamanda fiyatları yükselteceği ve zaten ağır koşullar altında yaşam mücadelesi veren halkın omuzlarındaki yükü daha da artıracağı uyarısı yapıldı.

Koordinasyon Konseyi, bu mekanizmayla herhangi bir gerekçeyle iş birliği yapılmaması çağrısında bulunarak, sürece dahil olan kişi ya da kurumların ulusal duruşun dışında kabul edileceğini ve bunun ahlaki ve milli sorumluluğunu taşıyacağını kaydetti. Mekanizmayla çalıştığı tespit edilen tüccarların ise bağlı oldukları tüm ekonomik birlik ve kurumlardan ihraç edilmesi gerektiği belirtildi.

Konsey ayrıca, savaş öncesinde geçerli olan ticari düzenlemelere derhal geri dönülmesini, ticari geçişlerin tam ve adil şekilde açılmasını ve tüm Filistinli tüccarların ayrım ve tekel olmaksızın faaliyet gösterebilmesini talep etti. Ticaret ve hareket özgürlüğünün bir lütuf değil, temel bir hak olduğunun altı çizildi.

Açıklamanın sonunda resmi kurumlara, ulusal yapılarla birlikte uluslararası topluma da çağrı yapılarak, siyonist rejim üzerinde ciddi baskı kurulması, ticaretin Gazze halkına karşı bir cezalandırma aracına dönüştürülmesine son verilmesi ve dayatılan bu mekanizmanın derhal iptal edilmesi istendi. (İLKHA)