Filistin İslami Direniş Hareketi (Hamas)'tan yapılan açıklamada, "Aksa Tufanı' savaşı kapsamında yayımlanan haberlerde, Hamas ve Şehit İzzeddin El Kassam Tugayları kaynakları benimsenmelidir." denildi.
Filistin İslami Direniş Hareketi (Hamas) Siyasi İşler Bürosu, "Aksa Tufanı" operasyonu kapsamında medyaya çağrıda bulundu.
Basın mensupları ve gazetecilere çağrıda bulunulan açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
"Muzaffer Şehit İzzeddin El Kassam Tugaylarının, halkımıza, esirlerimize, topraklarımıza ve mukaddesatlarımıza yönelik siyonist saldırganlığa tepki olarak bu sabah başlattığı ve "El-Aksa Tufanı" olarak duyurduğu mübarek askeri operasyon ışığında, HAMAS hareketinin ve direniş gruplarının uyarılarına rağmen durmayan siyonist düşman, başta mübarek Mescid-i Aksa'yı zamansal ve mekânsal olarak bölmeye çalışmış, insanlarımızın içinde namaz kılmasını engellemiş, Filistin varlığına, İslam ve Hıristiyan kutsallarına yönelik suçlarını ve faşist politikalarını sürdürmüş, sözde kendi mabetlerini inşa etmeye çalışarak ateşle oynamıştır. Buradan tüm medyayı; Filistin davasında adaletin sağlanması ve Filistin halkının özgürlük, onur, kurtuluş ve zorla yerinden edildiği topraklara geri dönme hakkını desteklemek için "Aksa Tufanı Operasyonunu" sahiplenmeye çağırıyoruz. "Aksa Tufanı" savaşı kapsamında yayımlanan haberlerde HAMAS ve Şehit İzzeddin El Kassam Tugayları kaynakları benimsenmelidir.
Bu kapsamda; Aşağıdaki siyasi ve medya içeriklerine yüksek önem verilmesinin önemini vurguluyoruz:
1-Filistin halkı ve Şehit İzzeddin el-Kassam Tugayları önderliğindeki direniş, halkını, topraklarını ve kutsal mekanlarını savunmak için bir operasyon yürütüyor.
2-İşgal, Kudüs, Mescid-i Aksa, Batı Şeria'daki halkımıza ve işgal altındaki tüm Filistin'e karşı işlediği suçların sonuçlarının tüm sorumluluğunu taşımaktadır.
3-Bu operasyonun önceliği, Kudüs ve Mescid-i Aksa'yı korumak, işgalcilerin bu mekânları Yahudileştirmeye ve sözde mabetlerini Müslümanların ilk kıblesinin yıkıntıları üzerine inşa etmeye yönelik planlarını durdurmaktır.
4-Esirlerin faşist işgal zindanlarından kurtarılması en önemli ulusal, siyasi ve insani meselelerden biridir. Onların özgürlüğü bir hak ve görevdir. Bu, Filistin halkımızın ve şanlı direnişlerinin en önemli önceliklerinden birini oluşturmaktadır.
5-Bu savaş Arap ve İslam ümmetinin savaşıdır. Filistin halkı Kudüs'ün Arapların olduğunu ve Mescid-i Aksa'nın İslam'ın olduğunu savunmaktadır. Filistin halkımızın kararlılığı ve yiğit duruşuna destek amacıyla Arap ve İslam başkentlerinde gösteriler düzenlenerek tüm mevcut imkânlar seferber edilmelidir
6-Arap ve İslam ülkelerinin, işgale karşı durma ve işgalin sona ermesini talep etme, Filistin halkına siyasi, diplomatik, mali ve tüm uluslararası platform ve kuruluşlarda destek olmak için çalışmalı ve doğrudan sorumluluğu vardır." (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
Ankara Filistin Dayanışma Platformu (ANFİDAP), Ukrayna saldırıları nedeniyle Rus spor takımlarına uygulanan yaptırımın, Gazze’de soykırım yapan işgalci siyonistlerin de uygulanması çağrısı yaptı.
Filistin direnişinin 1891'de başladığını ve bugün hala devam ettiğine vurgu yapan Filistinli Araştırmacı-Yazar Muin Naim, Gazze'deki halkın yaşadığı soykırıma rağmen, direnişi inanç ve ruhla sürdürdüğünü belirtti.
Siyonist rejimin, işgal altındaki Batı Şeria'da 7 Ekim 2023'ten bu yana esir aldığı Filistinlilerin sayısının 11 bin 800'ü geçtiği bildirildi.
Birleşmiş Milletler, siyonist işgal rejiminin gıda girişine izin vermediği Gazze'de insanların haftalar öncesinden kalan çöp yığınlarında yiyecek aradığını belirtti.