HÜDA PAR Kızıltepe İlçe Başkanlığı tarafından Gazze’de devam eden soykırıma karşı düzenlenen basın açıklamasında, “Gazze’nin göstermiş olduğu mücadele basit bir mücadele değildir. Şu anda Gazze canlı bir siyer yazıyor” denildi.

7 Ekim'de başlayan Aksa Tufanı'nı desteklemek, Gazze'de yaşanan vahşeti kınamak ve tepki göstermek için HÜDA PAR Kızıltepe İlçe Başkanlığı, cuma namazı çıkışı Kızıltepe İlçe Otogarı'ndaki Kenan Kösen Camii önünde kitlesel basın açıklaması düzenledi.

Basın açıklamasını, HÜDA PAR Kızıltepe İlçe Başkanı Abdullah Kavan okudu.

HÜDA PAR Kızıltepe İlçe Başkanı Abdullah Kavan, Gazze’deki vahşete dikkat çekerek, “Gazze’de elektrik yok, su yok, yiyecek yok, yaşama hakkı yok. Gazze’de sadece vahşi bir soykırım var. Filistin davası tüm Müslümanların davasıdır” dedi.

Kavan, Gazze’de devam eden katliamlarla halkının temel yaşam haklarından mahrum bırakıldığını belirterek, “Emperyalist güçlerin desteğini arkasına alan siyonist işgal rejimi, Gazze’de soykırım uyguluyor. Masum çocuklar soğuktan ölüyor, kadınlar ölüyor, ihtiyarlar ölüyor ve bütün dünyanın gözü önünde bir soykırım yaşanıyor. israil’in bu vahşi bir soykırımı insanlık onuruna yapılmış bir saldırıdır.” ifadelerini kullandı.

Kavan, Gazze’de yaşanan durumun boyutlarını dile getirerek, “Gazze’de elektrik yok, su yok, yiyecek yok, barınak yok. Gazze’de çocuklar, bebekler soğuktan ölüyor. Kadınlar ve ihtiyarlar açlıktan hayatını kaybediyor. Siyonist işgal rejimi, emperyalist güçlerin desteğiyle masum insanlara karşı korkunç bir katliam gerçekleştiriyor. Bu sadece Gazze’nin değil, tüm insanlığın davasıdır. Gazze, insanlık vicdanının sınandığı yerdir.” şeklinde ifade etti.

“israil’in yaptığı katliamlar, tarihin en büyük insanlık suçlarından biridir”

Kuran-ı Kerim’e atıfta bulunarak Yahudilerin defalarca lanetlendiğini hatırlatan Kavan, “Kur’an-ı Kerim’de Yahudiler 19 defa lanetlenmiştir. Peki neden? Çünkü vahye ihanet etmişlerdir. Peygamberlerine ihanet etmişlerdir. Ahirete, söze ve Allah’a ihanet etmişlerdir. Kendi peygamberlerini öldüren, semavi kitapları tahrif eden bir topluluktan bahsediyoruz. Bugün Siyonist İsrail rejiminin Gazze’de yaptıkları, bu ihanetlerin bir devamıdır. Bir çocuk nasıl açlığa terk edilir? Bir bebek nasıl soğuktan ölüme bırakılır? Bu nasıl bir insanlık dışı anlayıştır? Bu nasıl bir sadistliktir? İsrail’in uyguladığı bu politikalar, tarihin en büyük insanlık suçlarından biridir ve buna sessiz kalmak bu suça ortak olmaktır” ifadelerini kullandı.

Siyonist rejime destek veren şirketlere yönelik boykot çağrısında da bulunan Kavan, “İsrail’i destekleyen tüm şirketlerin ürünlerini boykot etmek, her Müslüman’ın üzerine bir vazifedir. Devletin bu ürünlere yasak getirmesi artık bir zorunluluktur. Bu, sadece bir boykot meselesi değil, bir duruş meselesidir. Filistin davası, tüm Müslümanların davasıdır. Bu bilinci zinde tutmak, nesilden nesile aktarmak bizim görevimizdir.” dedi.

“Şu anda Gazze, canlı bir siyer yazıyor”

Açıklamasında Gazze halkının direnişine de vurgu yapan Kavan, “Filistin halkı kendi canlarıyla, kanlarıyla bu vahşi soykırıma karşı mücadele ediyor. Gazze halkı, direnişin en şanlı örneklerini sergiliyor. Onlar, siyonist rejimin gerçek yüzünü tüm dünyaya tanıtmak için canlarını veriyor. Bugün Gazze’de verilen mücadele hiçte basit bir mücadele değildir. Yüce Allah onları insanlara ısrarla anlatıyor, gösteriyor. Şu anda Gazze, canlı bir siyer yazıyor. Bizim de onların yanında olmamız gerekiyor. Dualarımızla, maddi yardımlarımızla, Siyonist mallarını boykot ederek, meydanlarda bu direnişe destek vererek bu mücadelede yer almalıyız.” şeklinde kaydetti.

Kavan, açıklamasını şu sözlerle sonlandırdı: “Gazze’nin çığlığı sadece Filistin halkının değil, tüm insanlığın çığlığıdır. Alanları boş bırakmamalıyız, eylemlerimizi artırarak devam ettirmeliyiz. Bu vahşi rejim var oldukça ne Müslümanlar ne de dünya halkları rahat edecektir. Gazze’de yaşananlar bize, insanlık onurunun ne kadar büyük bir saldırı altında olduğunu gösteriyor. Müslümanlar olarak bir ve beraber olmalı, bu zulme karşı durmalıyız. Filistin halkı bizim onurumuzdur ve biz bu onuru savunmaya devam edeceğiz. Bu mücadele bir cihat mücadelesidir ve bu cihat, hepimizin ortak mücadelesidir.” (İLKHA)