​​​​​​​Aksa Tufanı'nın ikinci yıldönümünde Diyarbakırlılar meydanlara akın etti. Diyarbakırlılar yediden yetmişe ellerinde Filistin ve tevhid bayraklarıyla İslami STK'lar tarafından düzenlenen yürüyüş ve basın açıklamasına katıldı.

Katılımcılar Aksa Tufanı'nın ikinci yıldönümünde duygu ve düşüncelerini ifade ederek İslam ülkelerinin yöneticilerine seslendi.

HAMAS'ın direnişinin takdire şayan olduğunu belirten Diyarbakırlılar İslam ülkelerinin liderlerinin ise sınıfta kaldığını belirterek tepkilerini dile getirdi.

Sercan Candost

"Aksa Tufanı gittikçe büyüyen bir tufana dönüşüyor"

İslam devletlerinin Gazze konusunda sınıfta kaldığını vurgulayan Sercan Candost, "Ümmet sessiz kalmadı. Allah'a hakkıyla inanlar, davası Allah'ın ve Resul'ünün davası olanlar hiçbir zaman sessiz kalmadı. Ama İslam devletleri sınıfta kaldı. Çünkü 57 tane İslam ülkesi var. Bunların 7'si başkaldırsaydı inanın Siyonistler bu zulümleri yapamazdı. Bu devletler hiçbir şey yapmadığı için biz bugün ümmet olarak Gazze'deki kardeşlerimize sahip çıkmalıyız. Biz Selahaddin-i Eyyubi'nin torunlarıyız. Gazzeli kardeşlerimiz için elimizden geleni yapmaya hazırız. Gerekirse gidip orada şehid olmaya da varım." ifadelerini kullandı.

Yusuf Hazar

Aksa Tufanı'nın etkisine değinen Yusuf Hazar ise, "Aksa tufanı ilk gününden günümüze git gide büyüyen bir tufana dönüşüyor. İnşallah bu tufanı daha büyüteceğiz ve Müslümanlar zafere ulaşacak." diye belirtti.

Metin Çetinkaya

"Eğer gidebilseydim kendimi onların davasına adardım"

Yürüyüşe katılan Metin Çetinkaya, Gazze’deki mazlumların acısını derinden hissettiklerini ifade ederek "Rabbim, Gazze'nin üzerindeki zalim Siyonistlerin zulmünü kaldırsın. Gazze'de mazlumlar eziliyorsa biz burada onlardan daha çok eziliyoruz. Biz, onların yaşadıkları acılardan dolayı üzülüyoruz. Elimizden gelen bu yürüyüştür. Eğer Gazze'ye gidebilseydim, seve seve gider kendimi onların davasına kurban ederdim." dedi.

Fuat Demir

"Ticaret kesilmeli, Müslümanlar birleşmeli"

Sadece yürüyüşlerle değil, somut adımlarla da Gazze’ye destek verilmesi gerektiğini belirten Fuat Demir ise şöyle konuştu:

"Gazze için bu yürüyüşümüz yetmez; Gazze için çok şey yapmak gerekiyor. Biz artık umudumuzu bu devletten kestik. Bugüne kadar bir umutla bekledik, ama hep bizi kandırdılar. Ülke olarak hâlâ ticaretimizi kesmedik. İşgalcilerin malları hâlâ ülkemizde satılıyor. Müslümanlar bir olup kendi çabalarıyla karşılık vermeli. Gazze için büyük bir ayaklanma olmalı. Siyonistler güçten başka bir dilden anlamıyor."

Sebahat Kınay

İslam toplumları Gazze'yi dert edinmişken yöneticilerin sessiz kalmasının kabul edilebilir bir durum olmadığını belirten Sebahat Kınay, "Aksa Tufanı'nın 3'üncü yıla girmesi nedeniyle bugün burada toplandık. Allah onların hakkını bırakmasın. Bizler kuvvetimizle değil kalbimiz ve dualarımızla onlarlayız. Evet; yatıp kalkıyoruz, yiyip içiyoruz ama onları da unutmuyoruz. Allah onların yardımcısı olsun. Devletin de bir şeyler yapması gerekir. Hepsi uykuda, kimse bir türlü uyanamıyor, sadece seyrediyorlar. Devletin o zulümlere seyirci kalmaması lazım. Oradaki çocukların gözleri yollarda. Nitekim Sumud Filosu'nu deniz kıyısında bekliyordular ama gemiler ulaşamadı. Onlar zulüm altındayken biz yerimizde oturamayız ki Allah'ta bu duruma razı gelmez." dedi.

Amine Topdemir

"Bugün oturma günü değil, cihad etme zamanıdır"

"Gün yerinde oturma vakti değil, kıyam zamanıdır" diyen Amine Topdemir, "Bugün Filistin için buradayız. Gerekirse malımızı-canımızı Filistin için feda ederiz. Filistin, İslam davası için kendilerini feda etmiş durumda. Bizlerinde onlara yardımcı olması gerekir. Ey İslam ümmeti, liderleri uyanın! Artık konuşulacak bir şey kalmadı. Bugün artık kıyam günüdür. Büyük şeytan Amerika'yla oturup kalkamayız. Bugün oturma günü değil, cihad etme zamanıdır. Tüm varlığımızla Filistin'in yanındayız." ifadelerini kullandı.

Topdemir, "Allah'ım sen onlara yardımını gönder, zaferi nasip et, Müslümanları uyandır ve tek vücut et. Ey Arap liderler! Allah'tan korkun. Bugün dünyadaki koltuklarınıza oturmuşsunuz fakat o makamlarınız elinizden gidecek. Ahiretteki koltuğunuz elinizden gittiğinde ne yapacaksınız? Allah, bugünlerin hesabını sorduğunda ne cevap vereceksiniz? O Filistinliler yarın sizden davacı olacak, onun hesabını nasıl vereceksiniz? Artık yeter! Müslümanlar katlediliyor; kadın, erkek, çocuk, anne karnındaki bebekler öldürülüyor. Tek nedeni de İslam'dır, din-i Muhammed Aleyhisselatu Vesselam ve Kudüs davasıdır. Kudüs sadece Filistin'in değil, tüm Müslümanların kırmızı çizgisidir. Gerekirse Kudüs davası uğruna malımızla canımızla feda olmalıyız." şeklinde konuştu.

Behriye Eren

"Bu tufan tüm dünyanın sesi oldu"

Dilek ve temennileriyle duygularını paylaşan Behriye Eren, "Allah o mazlumların hakkını bırakmasın, yardımcıları olsun. Allah israili kahretsin. Tüm Müslümanların desteği Filistin iledir. Televizyon izleyemiyoruz, yüreğimiz yanıyor; Allah onların ciğerini yaksın. Devletlerin Filistin'e yardım etmesini istiyoruz. Devlet neden yerinde oturup izliyor?" diye belirtti.

Pınar Taş

İslam aleminin birlik olması gerektiğini söyleyen Pınar Taş, "Aksa Tufanı'nın üzerinden 2 yılı aşkın bir süre geçti. Aksa tufanı ile birlikte sadece Gazze değil tüm dünya ayağa kalktı. Bu tufan tüm dünyanın sesi oldu. Sadece boykot ya da eylemlerle Gazze özgürlüğüne kavuşmaz. İki yıl önce gerekli adımlar atılsaydı bir avuç siyonist elbette ki yenilmiş olacaktı. Fakat İslam alemi birlik olmadı, kınamadan öteye geçip fiili olarak hiçbir şekilde adım atmadı." dedi.

Hatice Ay

"Gazzeli kardeşlerimizin verdiği mücadele, Müslümanlara ve tüm dünyaya bir mesajdır"

Gazzeli mücahitlerin direnişinin tüm dünyaya bir mesaj olduğunu belirten Hatice Ay, "İslam tarihi boyunca hep İsrail oğullarının zulümlerine tanık olduk. Kur'an-ı Kerim'de de Yahudilerin ahlakları ve kişilikleri belirtilerek onlara karşı her zaman teyakkuzda ve uyanık olmamız gerektiği yer alır. Kur'an'dan alınacak mesajlardan yola çıkacak olursak günümüzde Müslümanların onlara karşı uyanık olması gerekir. Ayrıca Gazzeli kardeşlerimizin verdiği mücadele, Müslümanlara ve tüm dünyaya bir mesajdır. Bu mücadele İslam'ı çok iyi bir şekilde tanıtmıştır. Sabrın ve tevekkülün yalnızca peygamberler ve sahabelere has olmadığını, bugün yalın ayaklı ama iman dolu yürekleriyle direnen HAMAS mensuplarında da gördüğümüzü bilerek onları yürekten tebrik etmeliyiz. Allah onlardan razı olsun ki kanlarıyla ümmetin dirilmesine vesile oldular. İnanan ya da inanmayan herkese güzel ahlaklarını ve direniş ruhunu güzel bir şekilde anlattılar." şeklinde konuştu. (İLKHA)