Yeşilyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. İlhan Geçit, hayatının merkezinde çalışmak olduğunu, doktorluk mesleğinde olduğu gibi Belediye Başkanlığını da başarıyla yerine getirmek için titiz, planlı ve sistemli bir çalışma anlayışını benimsediğini ifade etti.

Kernek Anadolu Lisesi 10. Sınıf öğrencilerinden Muhammed Ümeyr Akkaya, Semih Keten ve Umut Avcu, Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni Arzu Kirnik ile birlikte Yeşilyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. İlhan Geçit'i makamında ziyaret ederek okulun haber sitesi için röportaj yaptılar.

Öğrencilerin tüm sorularına cevap veren Yeşilyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. İlhan Geçit, röportajda çocukluk yıllarından bugüne uzanan yaşam öyküsünü paylaşırken, karşılaştığı zorluklar, aldığı kararlar ve kamu görevine uzanan yolculuğu hakkında açıklamalarda bulundu. Geçit, eğitim hayatı, ilk iş deneyimleri, aile yaşantısı ve siyasetle tanışma sürecini içten bir dille aktardı. Öğrenciler, Geçit'in kişisel deneyimlerinden yola çıkarak hem ilham aldı hem de merak ettikleri soruları sorma fırsatı buldu.

"Çok çalışmadan, emek verilmeden başarıya ulaşılmaz"

"Her insanın hayatında dönüm noktaları vardır" diyen Geçit, "Ben de gençliğimde birçok zorlukla karşılaştım. Ancak azim, sabır ve çalışkanlıkla hedeflerime ulaştım. Çok çalışmadan, emek verilmeden başarıya ulaşılmaz." ifadelerini kullandı.

Öğrencilerin "Belediye Başkanlığına gelirken sizi motive eden temel neden neydi?" şeklindeki sorusuna Geçit, "6 Şubat 2023 tarihindeki büyük depremlerde ilçemiz, Antakya'dan sonra en fazla yıkımın olduğu ikinci merkez ilçedir. Ben hayatım boyunca zorluklardan kaçmadım, pes etmedim, mesleğimde başarılı olmak, insanlara faydalı olmak için gece gündüz çalışmayı tercih eden bir yaşantım oldu. Doğduğum, büyüdüğüm bu şehre hizmet etmek için de yine zor olanı tercih ettim. Çünkü kolay olanı herkes yapar önemlisi zoru başarmaktır. Beni motive eden yine zorluklara karşı çalışmak, direnmek oldu. Malatya çok özel bir şehirdir, bu şehrin tüm bileşenleri ve dinamikleriyle birlikte ayağa kalkacağına ilk günden itibaren inandım, bu inanç beni hep diri ve canlı tuttu. Bugün geldiğim noktada ise bu inancımızı hala muhafaza ediyorum." dedi.

"Çalışmayı çok seviyorum"

Geçit, "Siyaset dışındaki mesleki veya kişisel geçmişiniz bu görevde sizi nasıl etkiledi?" şeklinde yöneltilen soruya ise, "Ben çalışmayı çok seven bir insanım, inatçıyımdır. Zorluklar karşısında asla geri çekilmedim, meslek hayatımda elde ettiğim kazanımları ve başarıları çok çalışarak elde ettim. Bununla birlikte sürekli toplumun içinde oldum, insanların iyi ve kötü anlarında hep yanlarında oluyorum. Aile ve kişisel hayatımda insanları dinleyen, soruna değil çözüme odaklanan bir yapım var, iletişim kanallarım hep açıktır. Günün hangi saati olursa olsun hangi konuda olursa olsun bir insan için yapabileceğim ne varsa elimden geleni yaparım. Telefonlarım hep açıktır, kim ararsa arasın bakarım, toplantım varsa sonra mutlaka geri döner konuşurum. Bu özelliklerimi Belediye Başkanlığı görevimde de sürdürüyorum ve faydasını görüyorum açıkçası. Başarının anahtarı çok çalışmak ve emek vermektir." dedi.

Bir öğrencinin "Göreve başladığınız ilk gün önceliğiniz ne oldu?" sorusuna Geçit, "Depremde ağır hasarlar almış, nüfusunun neredeyse yarısı başka şehirlere gitmiş Yeşilyurt'ta, Belediye Başkanlığına başlarken temel gayemiz, Büyükşehir Belediye Başkanımız ve Battalgazi Belediye Başkanımızla birlikte şehrimizi iki yılda ayağa kaldırmak oldu. Bu hedefi temel öncelik olarak belirledik. İnsanların bizden beklentisi vardı, en son vatandaşımız kalıcı konutuna, en son esnafımızda işyerine geçene kadar çalışacağımızın sözünü verdik. Bir yılda bu hedefimizin önemli bir kısmını yerine getirdik. Allah devletimizden razı olsun. Sayın Cumhurbaşkanımızın kararlı ve güçlü liderliğinde deprem yaraları hızla sarılıyor, bizlerde tüm imkanlarımızı seferber ettik." diye konuştu.

"Mesleğimden kopmayı asla düşünmüyorum"

Röportajda "Belediye Başkanlığından sonra hayatınızla ilgili hedefleriniz nelerdir?" sorusuna Geçit, "Belediye Başkanlığı kamusal alanda en önemli görevlerden bir tanesidir. Malatyalılara hizmet etmenin onurunu ve gururunu her zaman yaşıyorum. Tıp profesörü ve doktor olmam nedeniyle mesleğimden kopmayı asla düşünmüyorum. Belediye Başkanlığını yaparken meslektaşlarımla bir araya gelmeyi ihmal etmiyorum, zaman zaman toplantılara ve operasyonlara katılıyorum. Belediye Başkanlığından sonra doktorluk yapmaya devam ederim. Siyaset bir meslek değildir, size bir dönem verilmiş kamusal bir görevdir, hayat siyasetten ibaret değildir. Şartlar oluşmaz, siyasetten uzaklaşırsak mesleğimizi yaparız." dedi.

Geçit, "Tıp ve siyaset alanında zorlayan konu ne oldu, üstesinden nasıl geldiniz?" sorusuna ise, "Üroloji alanına kendi rızamla girdiğim için zorlanmadım, cerrahlığı severek yapıyorum. Her girdiğim ameliyat benim meslek hayatıma ayrı bir tecrübe katmıştır. İlk dönemlerimde İngiliz seviyem çok düşüktü, çok çalışarak bu sorunu aşmaya çalıştım. 15 ay İngilizce çalıştım. YDS sınavlarına girdim 85 puan aldım. Doçentlik sınavına girerken de zorlandım, o dönem farklı alanlarda soruların yöneltildiği sözlü sınavlar vardı. 14 ay üroloji alanında olmak üzere farklı alanda gelebilecek sorular için çalıştım, dirseklerim çürüdü, kolumun altına pamuk koyarak çalışıyordum. Siyasette ise zorluklar yaşadım. Belediye açıkçası bilmediğim bir alandı ancak iyi bir ekiple, doğru ve sistemli bir çalışmayla yaşanabilecek sıkıntıları bertaraf edileceğinin farkındaydım. Bu işler doğru bir ekiple oluyor, bende ekip kurarken acele etmedim. Belediyedeki personeli tanıyarak, analiz ederek onlardan en üst seviyede yararlanmaya çalışıyorum. İlk günden tüm kadroları değiştirebilirdim ancak yapmadım, sağlıklı ve doğru kararlar vermek için temkinli, herkesi tanıyarak adımlar attım. Bu zorluğun üstesinden de böyle geldim." dedi. (İLKHA)