"Bir litre petrol atığı bir milyon litre temiz suyu içilmez hale getirebiliyor"
Batman'da düzenlenen Sinerji Çalıştayı'nda, bir litre petrol atığının, bir milyon litre temiz suçu içilmez hale getirdiği bildirildi.
Dicle Kalkınma Ajansı (DİKA) tarafından Batman'da "Petrol Atıklarının Değerlendirilmesinde Endüstriyel Simbiyoz Olanaklarının Tespiti Projesi" kapsamında "Sinerji Çalıştayı" yapıldı.
TPAO Kristal Park Sosyal Tesisleri'nde düzenlenen çalıştayda, petrol atıklarının değerlendirilmesinde endüstriyel simbiyoz olanaklarının tespiti projesi hakkında bilgilendirme yapıldı.
Burada yapılan açıklamada, DİKA ve BATSO arasında petrol atıklarının değerlendirilmesinde endüstriyel simbiyoz uygulamalarının yaygınlaştırılmasına yönelik iş birliği protokolü çerçevesinde proje faaliyetleri yürütüldüğü belirtildi.
Projeyle, TRC3 Bölgesi'ndeki petrol atıklarının mevcut durumunun tespitinin yanı sıra, buradaki petrol türevi atıkları kaynak, hammadde olarak kullanılabilecek alanların, sektörlerin tespit edilmesi ve endüstriyel simbiyoz mantığının bu konuda uygulanabilirliğinin ortaya konulmasının amaçlandığı ifade edildi.
Söz konusu çalışmayla simbiyotik yaklaşımla sürdürülebilir ve yenilikçi kaynak kullanımının sağlanması, simbiyoz olanağı bulunan firmalar arasında iş birliğinin geliştirilmesi ve çevreye duyarlı üretim yapan ve atıklarını değerlendirerek, ekonomiye kazandıran firmaların rekabetçiliğinin artırılmasının hedeflendiği kaydedildi.
Çalıştayla ilgili açıklama yapan DİKA Genel Sekreteri Yılmaz Altındağ, "TÜİK verilerine göre, bir varil petrolden elde edilen üründen çıkan petrol atığı 6 litreye yakın. Bir litre petrol atığı, bir milyon litre temiz suyu içilmez hale getirebiliyor. Bu bizi heyecanlandırdı. Çünkü devreye girmemiz lazımdı. Burada bir süre sonra belki ekilecek topraklarımızın kalmayacağını görüyorduk. Sanayileşmesi gelişme ve büyüme yönünde olan Batman ilinde petrol arama ve işleme prosesleri esnasında oluşan ve farklı türevlerde bulunan petrol atıklarının birer çevre problemi olmaktan çıkarılıp kaynak/hammadde olarak kullanılabilirliğinin araştırılması amacıyla yürütülen proje kapsamında öncelikle literatür taraması ve petrol atıklarına yönelik mevzuat değerlendirmesi yapılmıştır." dedi.
Petrol atığını endüstriyel simbiyoz çerçevesinde değerlendirebilecek odak sektörler ve bölgede bu alanda faaliyet gösteren firmalar tespit edildiğini bildiren Altındağ, "Sonrasında hem petrol atığı üreticileri hem de atıkları değerlendirecek firmalara yönelik olarak anketler hazırlanmış ve endüstriyel simbiyoz olanağı bulunan firmalar ile görüşmelerin yapıldığı saha çalışması yürütülmüştür. Saha çalışması kapsamında TRC3 Bölgesi (Mardin, Batman, Şırnak, Siirt) başta olmak üzere Gaziantep, Diyarbakır ve Kahramanmaraş illerinde firmalar ziyaret edilmiştir." şeklinde konuştu.
Çalıştaya; DİKA Genel Sekreteri Altındağ'ın yanı sıra DİKA Araştırma, Strateji Geliştirme ve Planlama Birim Başkanı Ayşe Akyapı, DİKA İş Geliştirme Lideri Dr. Emrah Akkaya, OSB Müdürü Zeynep Akbel, bazı fabrika ve firma temsilcileri ile DİKA yerel ve ulusal temsilcileri katıldı. (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
Kasım ayı, Gazze'de ateşkes anlaşmasına rağmen devam eden siyonist saldırılar ve ihlallerle, Türkiye'nin "terörsüz bölge" hedefini açıkladığı "Terörsüz Türkiye" süreciyle ve ABD'nin yeni uluslararası hamleleriyle şekillendi.
Ekim ayı, Gazze'de iki yıl süren soykırımın ardından varılan ateşkes anlaşması ve ardından yaşanan esir takasıyla damgasını vurdu ancak siyonist ihlaller hız kesmedi. Türkiye, bu süreçte önemli bir arabuluculuk rolü üstlenirken, iç politikada "Türk, Kürt, Arap İttifakı" vurgusu ve PKK'nın çekilme açıklamasıyla öne çıkan adımlar attı.
Âlimler ve Medreseler Birliği (İTTİHADUL ULEMA), son dönemde sosyal medyada namaza yönelik alaycı ve küçümseyici tutumlara ilişkin yazılı bir basın açıklaması yayımladı. “Namaz kırmızı çizgimizdir” başlığıyla yayımlanan açıklamada, namazın İslam’daki yeri ve müminin kimliğini belirleyen temel bir ibadet olduğu vurgulandı.
Eylül ayı, Filistin Devletinin İngiltere, Fransa, Kanada gibi önemli ülkelerce tanınmasıyla uluslararası arenada dönüm noktası yaşanırken, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın BM ve Beyaz Saray'daki temasları yoğun diplomasi trafiğine sahne oldu. Türkiye'de ise HÜDA PAR'ın anayasa çalıştayı ve hükümetin yeni eğitim yılı temasları iç politikada öne çıktı.