Gaziantep Peygamber Sevdalıları Derneği İl Başkanı Muhammed Ata Yaçin, namazın toplumsal bilinç açısından büyük bir öneme sahip olduğunu vurguladı.

Peygamber Sevdalıları Vakfı, bu yıl 7'ncisini düzenlediği "Namaz Çalıştayı"nı Şahinbey Kongre ve Sanat Merkezi Şahveli Salonu'nda düzenledi.

İLKHA mikrofonuna değerlendirmelerde Yaçin, Peygamber Sevdalıları Vakfı olarak yıllardır namazın bilincini topluma ulaştırmak amacıyla bu tür etkinlikler düzenlediklerini belirtti.

Yaçin, şu ifadeleri kullandı: "Peygamber Sevdalıları olarak yıllardır namaz çalıştayları ile topluma özellikle namazı, namazın bilincini, şuurunu ulaştırmaya çalışıyoruz. Biz şuna inanıyoruz ki bütün ibadetler yeryüzünde farz kılınmışken namaz bizzat Miraç'ta gökyüzünde farz kılındı. Allah Resulü bir perde arasında Allah ile konuşarak bu ulvi ibadetin emrini alıp ümmetine ulaştırdı. Bizler namaza değer verdiğimizi, namazla yükselebileceğimizi, namazla toplumun ıslah olabileceğini, namazla Allah'a gerçekten kul olunabileceğini biliyoruz."

Düzenlenen namaz çalıştayının amacına değinen Yaçin, "Namaz çalıştayları düzenleyerek; namazın ailesel boyutu, namazın ailedeki çocuklara verilecek eğitim boyutuna, namazın takva boyutuna, namazın Allah ile olan ilişki boyutuna dikkat çekmeye çalışıyoruz. Bu vesileyle toplumun özellikle namaz şuurunu yükseltmeye çalışıyoruz. Ahir zaman içerisinde insanlar namazsızlık hastalığına maalesef kapıldılar ve namazdan uzaklaşmaya başladılar." 

Her yıl farklı illerde gerçekleştirilen namaz çalıştaylarının, geniş kitlelere ulaşmayı hedeflediğini belirten Yaçin, şu şekilde konuştu: "Hedef kitlemiz küçük çocuklardan yaşlılara kadar uzanıyor. Eğitim ailede başlar. 7 yaşındaki çocuklar namazla tanışmalı, buluğ çağına gelen gençler ise namazın manevi yönünü kavrayarak bu ibadeti bilinçli şekilde yerine getirmelidir."

Namazın insanın ruhsal sıkıntılarını da hafiflettiğini vurgulayan Yaçin, Hazreti Muhammed’in yaşadığı zorluklar karşısında namazla teselli bulduğunu hatırlatarak, şu ifadeleri kullandı:

"İnsan zaman zaman imtihanlar ya da başına gelen olaylar ile ya da kişisel olarak kendisinin yaşamış olduğu sıkıntılardan dolayı Allah ile bağının zayıflaması söz konusu olabiliyor. Tabii namazın mahiyetini anladıkça, namazı durmadan anlamaya çalıştıkça hayatındaki bu sıkıntıları da gittiğini görüyor. Çünkü Allah Resulü kendisi bizzat Mekke'de iken görmüş olduğu zulüm, işkenceler, 3 senelik boykot eşi ve amcasının vefat etmesinin ardından hüzün yılı, Taif'te taşlanması gibi bir çok sıkıntıları hayatında gördü, yaşadı. Tüm bu moral bozucu olaylardan kurtuluşun reçetesini Allah-u Teala Resulü'nü Miraç'a yükselterek orada onu namaz ile şereflendirerek sıkıntıların atlatılabileceğini göstermiştir. Dünyada başımıza ne gelirse gelsin Allah ile kurulan bağın her şeyden daha üstün ve ulvi geleceğini bizler buradan öğreniyoruz. Bugün Gazze'de ki mücahitler, Müslümanları ayakta tutan, onların mücadelesini bu kadar sağlam yapan şey, son nefesini verirken secdeye kapılan Mücahidin secdeye kapanmasıdır. Bu aşk, bu cihad ve mücadele ruhu namazla bütünleştiğinde ancak kaim olabilir." (İLKHA)