Kapatılmayan çukur tehlike saçıyor
Mardin'in Nusaybin ilçesinde şebeke suyu arızası nedeniyle kazılan çukur tehlike saçıyor.
Mardin'in Nusaybin ilçesinde mahallede meydana gelen şebeke su arızası nedeniyle kazılan çukurun kapatılmaması, sokakta oynayan bir çocuğun boğularak ölümüne neden oluyordu.
Edinilen bilgilere göre, Devrim Mahallesi, İsmail Irmak Bulvarı üzerinde bir hafta önce içme suyu şebekesinde meydana arızayı gidermek için gelen firma yetkilileri, meydana gelen arızayı giderdikten sonra arıza nedeniyle yaklaşık bir buçuk metrelik içerisi su ile dolan çukuru kapatmadan mahalleden ayrıldı.
Mahalle sakinlerinden İlyas Doğan dün çukura düsen bir çocuğu kurtardığını belirterek, yetkililerin bir an önce bu çukuru kapatmasını istedi.
Doğan, "Bir hafta önce kaldırım altında su şebekesi patladı ve onarmak için gelen firma yetkilileri işleri bittikten sonra kazdıkları çukuru olduğu gibi bıraktı dün buradan geçen bir çocuk kayarak çukurun içine düştü onu kurtardık çocuklar için çok tehlikelidir. Yetkililerden bir an önce çukurun kapatılmasını istiyoruz." dedi. (Cihat Şayık - İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
Kasım ayı, Gazze'de ateşkes anlaşmasına rağmen devam eden siyonist saldırılar ve ihlallerle, Türkiye'nin "terörsüz bölge" hedefini açıkladığı "Terörsüz Türkiye" süreciyle ve ABD'nin yeni uluslararası hamleleriyle şekillendi.
Ekim ayı, Gazze'de iki yıl süren soykırımın ardından varılan ateşkes anlaşması ve ardından yaşanan esir takasıyla damgasını vurdu ancak siyonist ihlaller hız kesmedi. Türkiye, bu süreçte önemli bir arabuluculuk rolü üstlenirken, iç politikada "Türk, Kürt, Arap İttifakı" vurgusu ve PKK'nın çekilme açıklamasıyla öne çıkan adımlar attı.
Âlimler ve Medreseler Birliği (İTTİHADUL ULEMA), son dönemde sosyal medyada namaza yönelik alaycı ve küçümseyici tutumlara ilişkin yazılı bir basın açıklaması yayımladı. “Namaz kırmızı çizgimizdir” başlığıyla yayımlanan açıklamada, namazın İslam’daki yeri ve müminin kimliğini belirleyen temel bir ibadet olduğu vurgulandı.
Eylül ayı, Filistin Devletinin İngiltere, Fransa, Kanada gibi önemli ülkelerce tanınmasıyla uluslararası arenada dönüm noktası yaşanırken, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın BM ve Beyaz Saray'daki temasları yoğun diplomasi trafiğine sahne oldu. Türkiye'de ise HÜDA PAR'ın anayasa çalıştayı ve hükümetin yeni eğitim yılı temasları iç politikada öne çıktı.