Sarı:‘Siz engelliler rahmet ve bereket kaynağısınız’
10-16 Mayıs tarihleri arasında kutlanan Engelliler Haftası münasebetiyle açıklamalarda bulunan Bingöl Milli Eğitim Müdürü Yakup Sarı, engellilerin normal bir hayat sürmelerinin, ancak toplumsal duyarlılığın oluşturulmasıyla mümkün olabileceğini söyledi.
10-16 Mayıs Engelliler haftası münasebetiyle, açıklamada bulunan Milli Eğitim Müdürü Yakup Sarı, doğuştan veya daha sonradan, bazı sebeplere bağlı olarak gerçekleşen engelli olma halinin, her insanın karşılaşabileceği durumlardan biri olduğunu belirterek, engellilerin normal bir hayat sürmelerinin ancak toplumsal duyarlılığın oluşturulmasıyla mümkün olabileceğini söyledi.
Engellilerin yaşadığı problemlerin bireysel olmayıp, sosyal boyutlarıyla herkesi yakından ilgilendiren ve tüm bireylerin ortak çabası ile çözülebilecek sorunlar olduğunu hatırlatan Sarı, "Engelli vatandaşlarımız için normal hayat standardını temin etmek, toplumsal duyarlılıkla mümkündür. Unutulmamalıdır ki, asıl engelliler, karşılarına çıkan engeli aşamayanlardır." Dedi.
"Sizler, toplumumuzun rahmet kaynağısınız"
Engellilere de seslenen Sarı, "Hayatı paylaşmak için herhangi bir engel yoktur. Bu noktada eğitim, istihdam, barınma, rehabilitasyon gibi ihtiyaçlarınızın farkındayız. Sizler, toplumumuzun rahmet kaynağısınız. Bu farkındalıkla sizler için ülkemizin tüm ferdinin bilinçlendirilmesi, önceliklerimiz arasındadır." ifadelerini kullandı.
204 özel öğrenciye taşımalı eğitim imkânı
İl genelinde 204 özel öğrencinin taşımalı eğitim olanağından faydalandığını belirten Sarı, "Milli Eğitim Müdürlüğü olarak ilimizde, 120 öğrencimizin özel eğitim gördüğü 2 özel Eğitim İş Uygulama okulu, 17 işitme engelli öğrencimizin eğitim gördüğü işitme engelliler ilk okulu ve ortaokulu, Bin 140 öğrencimizin özel eğitim gördüğü 7 Rehabilitasyon merkezi ve 85 öğrencimizin eğitim gördüğü 23 özel eğitim sınıfımızla, ilimizde hizmet vermekteyiz. Ayrıca İl genelinde 204 özel öğrencimiz taşımalı eğitim kapsamında, eğitim gördüğü okullara taşınmaktadır" şeklinde konuştu.
"Her vatandaşımızın eğitim hakkı vardır"
Sarı konuşmasında, "Milli Eğitim Müdürlüğü olarak, her vatandaşımızın eğitim hakkı olduğu ilkesinden yola çıkarak, engelli öğrencilerimizin eğitim ve öğretim faaliyetlerinin en iyi şekilde yürütülmesi için gereken tüm çabayı göstermekteyiz. Engelli öğrencilerimizin, yeterlilikleri ve yapabildikleriyle değerlendirilebilmeleri ve kendilerini toplum içinde ifade edebilmelerine yönelik adımları atabilmelerinin, onların mutluluğu için temel koşul olduğu bilincindeyiz. 10–16 Mayıs arasında kutlanan Engelliler Haftası etkinliklerinin öncelikli amacı da, insanlarda bu bilinci ve duyarlılığı oluşturmaktır. Bu duygu ve düşüncelerle, engelli vatandaşlarımızın önündeki tüm engellerin kalkmasını ve daha sağlıklı bir yaşam standardına kavuşmalarını temenni ediyorum." ifadelerini kullandı. (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
Ekim ayı, Gazze'de iki yıl süren soykırımın ardından varılan ateşkes anlaşması ve ardından yaşanan esir takasıyla damgasını vurdu ancak siyonist ihlaller hız kesmedi. Türkiye, bu süreçte önemli bir arabuluculuk rolü üstlenirken, iç politikada "Türk, Kürt, Arap İttifakı" vurgusu ve PKK'nın çekilme açıklamasıyla öne çıkan adımlar attı.
Âlimler ve Medreseler Birliği (İTTİHADUL ULEMA), son dönemde sosyal medyada namaza yönelik alaycı ve küçümseyici tutumlara ilişkin yazılı bir basın açıklaması yayımladı. “Namaz kırmızı çizgimizdir” başlığıyla yayımlanan açıklamada, namazın İslam’daki yeri ve müminin kimliğini belirleyen temel bir ibadet olduğu vurgulandı.
Eylül ayı, Filistin Devletinin İngiltere, Fransa, Kanada gibi önemli ülkelerce tanınmasıyla uluslararası arenada dönüm noktası yaşanırken, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın BM ve Beyaz Saray'daki temasları yoğun diplomasi trafiğine sahne oldu. Türkiye'de ise HÜDA PAR'ın anayasa çalıştayı ve hükümetin yeni eğitim yılı temasları iç politikada öne çıktı.
HAMAS, işgal rejimi ile Somaliland arasındaki karşılıklı tanıma girişiminin Filistin halkına karşı işlenen suçları örtme amacı taşıdığını belirtti.