Mardin’in Nusaybin ilçesinde hayatını sürdüren 90 yaşındaki Fahriye Can, toplumda hızla yayılan ahlaki çöküntünün ilacının İslam olduğuna dikkat çekti.

Sağlıklı bir şekilde hayatını Mardin'in Nusaybin ilçesinde sürdüren 90 yaşındaki Fahriye Can ile konuştuk. Nusaybin'in tanınmış ailelerinden Şeyh Süleyman'ın kızı olan Fahriye Nine'nin 3 çocuğu ve toplamda 61 torun var. Geçmişte aldıkları ahlakın ile günümüz ahlak anlayışının çok farklı olduğunu dile getiren Fahriye Nine, toplumda hızla yayılan ahlaki yozlaşmanın ilacının İslam olduğuna dikkat çekti.

"Köy hayatı şehir hayatına göre daha güzel"

Hayatının büyük bölümünün Duruca Köyü'nde geçtiğini belirten Fahriye Can, köy hayatının şehir hayatına göre daha güzel olduğunu ifade etti. Köyde hayvancılıkla uğraştıklarını belirten Can, köyde yoğur, tereyağı yaptıklarını söyledi.

"Eski komşularımız halen bizi soruyorlar"

Eski komşuluk ilişkilerine değinen Can, şunları söyledi; "Eskiden komşuluk ilişkilerimiz daha güzeldi. Eski komşularımız halen bizi soruyorlar. Eski insanlarda vefa daha fazlaydı. Hiçbir zaman bir birimizi kırmıyor, incitmiyorduk. Eskiden komşuluk ilişkileri daha güzeldi, komşularımızın çoğu akrabaydı, yabancı yoktu. Tabi şimdi öyle değil, şehirler çok kalabalıklaştı."

Gençlere önemli tavsiyeler

Eskiden gençlerin daha zeki olduklarını aktaran Can, şunları söyledi; "Zamane gençlere tavsiyem; ihtiyarlarına değer vermeleridir. Büyüklerine karşı saygılı olmalarıdır. Allah ömür verirse gençlerin de bir gün ihtiyarlanabileceklerini unutmasınlar. Çok çükür bizler ihtiyarlarımıza baktın, şimdi ben ihtiyarlandım ve çocuklarım bana bakıyorlar."

"Bildikleriyle amel etmiyorlar"

Küçükken bazen çobanlık yaptığını ve ailesinin sürekli başını güzel örtmesi konusunda uyardığını kaydeden Can, "Saçımın tek bir telinin daha gözükmesine izin vermiyorlardı. Sürekli namaz, oruç gibi ibadetleri yapmamız konusunda nasihatlerde buluyorlardı. öyle büyüdük, ama şimdi öyle değil. Geçen gün kapının önünde otuyordum; şöyle gelip geçen kadınlara baktım. Çoğu örtüsüzdürler. Birine nasihat etmek istedim; ‘Kızım başını ört; cennet ve cehennem var, hesap günü var, bu yaptığın günahtır' dedim. Oda bana ‘Valla Teyze senden daha çok biliyorum ama ilerde inşallah örterim' dedi. Zaman işte… Kendi heveslerine göre yaşıyorlar. Kimseye nasihat edemiyorsun, seni dinlemiyorlar. Biliyoruz diyorlar ama bildikleriyle amel etmiyorlar." diye konuştu.

"Sağlığımı çok harekete borçluyum"

Fahriye Nine son olarak şunları söyledi; "Ben sağlığımı beslenmeme dikkat etmeme ve çok harekete borçluyum. Gıda olarak ne gerekiyorsa onu yiyorum. Zeytini, zeytinyağını, süt ve süt ürünlerini hep tükettim. Yeşillik yerim. Meyveleri de çok seviyorum." (M. Salih Keskin/Cihat Şayık – İLKHA)