Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, Gaziantep'te GAPTARIM ve GAPFOOD fuarlarının açılışında yaptığı konuşmada, "Cumhurbaşkanlığı Sistemi" hakkında değerlendirmede bulunarak laiklik vurgusu yaptı.

Gaziantep'te GAPTARIM ve GAPFOOD fuarlarının açılışında konuşan Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, referandumda oylanacak "Cumhurbaşkanlığı Sistemi"nin bir rejim değişikliği olmadığını belirterek, "Türkiye Cumhuriyeti Devleti bir hukuk devletidir. Laik bir devlettir. Bunlar zaten hiçbir şekilde asla ve asla değiştirilemez. Gündem de bile değil." dedi.

Gaziantep'te "8'inci Tarım, Tarım Teknolojileri ve Hayvancılık Fuarı (GAPTARIM)" ile "13'üncü Gıda, Gıda Teknolojileri ve Ambalaj Fuarı (GAPFOOD)", Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek ve Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakan Yardımcısı Mehmet Daniş'in katıldığı törenle açıldı.

Aynı anda düzenlenen fuarların açılışında konuşan Başbakan Yardımcısı Şimşek, Cumhurbaşkanlığı Sistemi ile meclisten geçen anayasa değişikliğine değindi. Şimşek, Cumhurbaşkanlığı Sisteminin rejim değişikliği olmadığını, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin laik bir devlet olduğunu ve bunun değiştirilemeyeceğini söyledi.

"Son reform gerçekten Türkiye'yi kurumsallaştıracaktır"

Cumhurbaşkanlığı Sisteminin yönetimde istikrarı sağlayacağını belirten Şimşek, "Bu son reform gerçekten Türkiye'yi kurumsallaştıracaktır. Yani yönetimde istikrarı sağlayacak. Ondan sonra da Türkiye'nin istikbalini ve istiklalini garanti altına alacak. Çok önemli bir reformdur. Nasıl reform? Aslında yasama, yürütme ve tabi ki yargının özü itibariyle kendi fonksiyonları en iyi şekilde geçirecek yeni bir yapıdır. Bundan sonra meclis yasama ve denetim görevini yapacaktır. Eskiden de öyleydi. Şimdi daha güçlü bir şekilde konumlanıyor." dedi.

"Türkiye Cumhuriyeti Devleti bir hukuk devletidir, laik bir devlettir"

Yeni sistem ile yargının hem bağımsız hem de tarafsız olacağını savunan Şimşek, "Bağımsız yapalım dedik. Hâkim ve savcılar kendi kurullarını seçsin. En azından bir bölümü oradan gelsin diye… Gördünüz hain terör örgütü gitti oraya musallat oldu. Türkiye 2010'dan beri ne badireler atlattı. Şimdi HSYK'nın o üyelerinin çoğunluğunun, 13'ün 7'sini meclis atayacak. Millet karar verecek. Geriye kalanını da dolaylı veya doğrudan olmak üzere Cumhurbaşkanımız atayacak. Bu sistem aslında demokrasiyi güçlendiren bir sistemdir. Aslında bu sistem güçlü Türkiye için gerekli olan bir sistemdir. Bu sistem asla bir rejim değişikliği değildir. Daha önce hep söyledik. Bu konuda milletimizin kafasında soru işareti uyandırmak isteyenler bilsinler. Türkiye Cumhuriyeti Devleti bir hukuk devletidir. Laik bir devlettir. Bunlar zaten hiçbir şekilde asla ve asla değiştirilemez. Gündemde bile değil." ifadelerini kullandı.

"Milli irade yargıda, yasamada ve yürütmede asli unsur olacak"

Yeni sistemin doğrudan doğruya milletin yönettiği bir model olduğunu belirten Şimşek, "Dolayısıyla burada yaptığımız şey idarede etkinliğini nasıl sağlarız? Çok başlılığa nasıl son veririz? İstikrarı nasıl sağlarız? Çünkü bu zor bir coğrafya. Bu coğrafyada güçlü bir yönetim Türkiye için olmazsa olmazdır. Etkin ve hızlı hareket edecek istikrar içerisinde millete hizmet edecek. Sonra milletimiz karar verecek. Milletimiz Cumhurbaşkanını seçecek. Meclisini de seçecek. Dolaylı olarak milletimiz aslında yargıyı da şekillendirecek. Yani milli irade yargıda, yasamada ve yürütmede asli unsur olacak. Doğrudan doğruya milletin yönettiği bir model. Şimdi bu model Türkiye'yi daha da güçlendirecektir." şeklinde konuştu.

"Bu reform bir kötü dönemin kapanışı olacak"

Vesayet sistemlerinin de bir daha asla başını kaldıramayacağını ifade eden Şimşek, "Bu çok önemli bir reform. Bu reformu aradan çıkardıktan sonra ben inanıyorum ki belirsizlik azalacak. Bir kötü dönemin kapanışı olacak. Biz bu defa geriye kalan bütün yapısal reformları çok güçlü bir şekilde 2017 yılında yapacağız. Sonuçlarını 2018-2019 yılında almaya başlayacağız. Bu kadar basit ve nettir. Yani asla hiç kötümser olmayın. Tabi ki sıkıntılar var. Aşmak için de hükümet olarak biz sizin yanınızdayız. Hükümet olarak bizim bütçemiz sağlam, bizim bilançomuz güçlü ve biz reel sektörün hep yanında olduk, olmaya da devam edeceğiz. Türkiye'nin temelleri sağlam. Çok önemli bir reformu aradan çıkarmamız lazım. önümüzde işte 2- 2,5 aylık bir süreç var." diye konuştu.

Şimşek, tarımın Türkiye için ve küresel ölçekte çok kritik öneme sahip sektör olduğunu da sözlerine ekleyerek, artan dünya nüfusu için gıda arz güvenliğinin önemli olduğunu ifade etti.

Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakan Yardımcısı Mehmet Daniş ise konuşmasında 2002 yılında 3 milyar 200 milyon olan tarımsal ihracatın 2015 yılında 17 milyar dolara ulaştığını söyleyerek, gıda ürünleri ihracatı içinde Gaziantep'in payının çok yüksek olduğunu belirtti.

"Tarımı daha verimli hale getirmeye çalışıyoruz"

Tarım Bakanlığının tarım alanındaki çalışmalarını anlatan Daniş, "Milli tarım projemiz kapsamında AR-GE desteklerimizi de 10 kat artıracağız. Bu yıl bunu 3 kat artırmış durumdayız. Tohumdan başlamak üzere yeni tohumlar, yeni çeşitler, daha verimli ve dayanıklı pazara daha uygun tohumları geliştirmek zorundayız. Ürettiğimiz ürünleri de veya üretirken bu gibi fuarları ve fuar organizasyonlarla, eğitim çalışmalarımızı üreticimize, çiftçimize ulaştırıp tarımı daha verimli hale getirmeye çalışıyoruz." dedi.

"İlk kez üretime yüzde 50 mazot desteği açıkladık"

Milli Tarım Projesi kapsamında en önemli değişikliklerden birinin Havza bazılı destekleme olduğunu belirten Daniş, "Türkiye'yi 941 havzaya paylaştırdık. Biz bundan sonra hangi havzada hangi ürünleri ekileceğini ilan ediyoruz. Üretici ekilecek ürünlere göre destekleme alabilecek. Hayvancılık noktasında damızlık, yetiştiricilik ve mera bölgeleri düzenledik. TMO 500 bin ton olan depolama kapasitesi 2018 yılı geldiğinde 3 milyon tonun üzerine taşıyacak. Bu da üreticiye nefes aldıracak. Yine ilk kez üretime yüzde 50 mazot desteği açıkladık. Burada da alan bazında belirlediğimiz ürüne göre üreticimize destekleme sunacağız." ifadelerine yer verdi.

Gaziantep Sanayi Odası (GSO) Yönetim Kurulu Başkanı Adil Sani Konukoğlu ise gıda, tarım ve hayvancılık sektörlerinin bütün dünyada olduğu gibi Türkiye'de artan nüfusun yeterli beslenmesi ve birçok alanda endüstri hammaddesi olarak kullanılması açısından önemli yer tuttuğunu kaydetti.

Konuşmaların ardından, Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek ile Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakan Yardımcısı Mehmet Daniş, protokol üyeleri, açılış kurdelesini keserek, stantları dolaştılar.

Fuarlar 29 Ocak tarihine kadar açık

GAPTARIM ve GAPFOOD fuarlarına bu yıl 180 firma markalarıyla katıldı. Gaziantep'in yanı sıra Adana, Adıyaman, Aksaray, Ankara, Düzce, Eskişehir, Hatay, Isparta, İstanbul, İzmir, Kilis, Konya, Kocaeli, Mersin, Samsun, Sakarya, Şanlıurfa, Trabzon ve Van'dan gelecek firmalar; tarım makinaları, traktör ve ekipmanları, hayvansal üretim makineleri, gübre, ilaçlama, yem katkı maddeleri ve gıda ürünlerini sergileniyor.

Fuarlar, birbirinde renkli etkinliklere ev sahipliği yapacak. Akort Fuarcılık, Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü, Gaziantep Ticaret Borsası, Türk Veteriner Hekimler Birliği, Veteriner Hekimler Dayanışma Derneği, Gaziantep Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği ve Koyun Keçi Yetiştiricileri Birliği tarafından, "3. Geleneksel Buzağı, Kuzu ve Oğlak Güzellik Yarışması" düzenlenecek.

Çiftçileri bilinçlendirmeye yönelik çeşitli etkinliklerin yapılacağı fuarlara, çevre il ve ilçelerden araçlarla ulaşım sağlanacak. Fuarlar, 29 Ocak tarihine kadar gezilebilecek. (İbrahim Koçyiğit-İLKHA)