Bingöl merkez Çeltiksuyu köyünde bulunan Göynük Çayı'nda henüz belirlenemeyen sebeplerle yüzlerce balık telef olurken bu sudan içen büyükbaş hayvanların da hastalanması endişelere yol açıyor.

Çeltiksuyu köyü yakınından geçen Göynük Çayı'nda bilinmeyen bir sebeple yaşanan balık ölümleri köy sakinlerini endişelendirirken, bu sudan içen hayvanlarının hastalandığı ve suda yüzen çocukların vücutlarında alerjik reaksiyonların baş gösterdiğini belirten köylüler, yetkililerin bu duruma bir çözüm bulmasını istiyor.

Çeltiksuyu köyü muhtarı Yüksel Gürdeğir, balık ölümlerinin; çevredeki fabrikalardan Göynük Çayı'na karışan atık sulardan kaynaklandığını düşündüklerini belirterek yetkililerin balık ölümlerinin gerçek sebebini araştırması talebinde bulundu.

"Derede balık ölümlerine şahit oluyoruz"

Konuyla ilgili konuşan Çeltiksuyu köyü muhtarı Yüksel Gürdeğir, "Burası SÜTAŞ'ın geri dönüşüm fabrikasından gelen atık suların karıştığı yerdir. Bundan bir hafta önce köylülerin çağrısı üzerine bölgeye geldim SÜTAŞ'ın atık suyunun indiği yerden itibaren derede balık ölümlerinin olduğuna şahit olduk. Geçen yıl yine aynı durumlar yaşandı. SÜTAŞ'a söyledik, hatta İl Sağlık Müdürlüğüne, Sarıçiçek köyü muhtarıyla beraber dilekçe yazdık. Derede hayvan ölümlerinin olduğunu, çevreye zarar verdiğini, köyün büyükbaş hayvanları buradan otlanırken dereden su içtiklerini ve bu sudan dolayı hayvanların rahatsızlık yaşadıklarını söyledik. İl Sağlık Müdürlüğü buraya teknik ekip gönderdi. Teknik ekip derede balık ölümlerinin olduğunu, çevre kirliliğinin olduğunu fakat kaynağını bulamadıklarını belirttiler." diye konuştu.

"Eğer balık ölümlerinin sebebi atık sular değilse gerçek sebep açığa çıkarılsın"

Konuyu SÜTAŞ yetkilileri ile de görüştüklerini ifade eden muhtar Gürdeğir, "SÜTAŞ yetkilileri atık sularının temiz olduğunu söylediler. Eğer atık suları temiz ise bu balık ölümleri niye oluyor ya da hayvanlarımız içtikleri bu sudan dolayı niye rahatsız oluyor? SÜTAŞ'ın geri dönüşüm fabrikasından çevreye çok kötü kokular yayılıyor. Sarıçiçek ve Çeltiksuyu köy halkı olarak geceleri evlerimizde oturamıyoruz. Bunun için geri dönüşüm fabrikasına filtre takılması için birkaç defa kendilerine söyledik ama bunu da yapmadılar. Çok etkileniyoruz ve derhal bir çözüm bulunmasını istiyoruz. Çünkü gerçekten bu pis su doğaya zarar veriyor, hayvanlara zarar veriyor." diye konuştu.

Çeltiksuyu köyü muhtarı Yüksel Gürdeğir

"Derede balık avı yapılamıyor ve köyün çocukları pis suda yüzüyor"

Kışın köylülerin ve balıkçıların bu suda balık avlayarak geçimlerini sağladıklarını belirten Gürdeğir, "Balık ölümleri olduğu zaman köylüler ve balıkçılar balık avı yapamıyorlar. Dereye köyün gençleri ve çocukları yüzmeye geliyorlar. Yüzdüklerinde vücutlarında kaşıntı meydana geliyor. Bu su insan hayatını da tehdit ediyor. İl Sağlık Müdürlüğünün raporu ve suyu inceleyerek analiz edip gerçekten bu suda kimyasal atık var mı yok mu diye bunu bilimsel olarak kanıtlaması gerekiyor. Gelip buradan suyun örneğini alıp analiz yapmaları lazım. Suyun önünden arkasından farklı analizler alsınlar. Suyun kirlenmesine sebep olan her ne ise ona göre önlem alalım. Bu durum iki köy için de büyük bir sorundur." ifadelerini kullandı.

"Kamu kurumlarının bir görevi de kamu sağlığını korumaktır"

İlgili kurum amirlerine de çağrıda bulunan muhtar Gürdeğir, "İnsanlar Bingöl merkezden gelip buradan balık avlayıp götürüyorlar ve bu balığı yiyorlar. Eğer burada bir hastalık varsa, kimyasal bir akıntı varsa insanlar hastalanır. Havaalanı köprüsünün yerini herkes biliyor. Çevre Şehircilik biliyor, İl Sağlık Müdürlüğü biliyor, Orman Müdürlüğü biliyor, Doğa Park Koruma Müdürlüğü biliyor. Gelsinler bu balıklara hep beraber bakalım ve bunlara bir çare bulalım. Gerçekten yazıktır. Müdürlerimizin görevi burada kamuyu korumaktır. Bu balıklardan Bingöl'den yaklaşık 15 aile ekmek yiyor, balıkçılık yapıyor. Bu, en az 150 kişi demektir. Bu balıklar bugün ölürse balıkçılar kışın bunu bulamaz, Bingöl halkı balık bulamaz. Duyarlı olalım, gerçekten yazıktır." şeklinde konuştu.

SÜTAŞ'tan konuya ilişkin açıklama

Konuyla ilgili SÜTAŞ tarafından yapılan açıklamada, "İlgili bölgeden akan su ile alakalı tesisimizden dereye karışan deşarj sularının düzenli olarak Diyarbakır'da bulunan devletin atadığı bağımsız kişilerce akredite laboratuvarlarda tahlilleri yapılıp denetlenmekte olup balık ölümleri ile alakalı bizden kaynaklı bir durum yoktur, balıkların öldüğü bölgede numune alınırsa ölüm sebepleri netleşecektir." denildi.

Açıklamada, düzenli olarak yapılan su tahlillerinde, temizlik noktasında olması gereken değerden düşük ve daha iyi çıktığı da tahlil sonuçlarıyla sabit olduğu kaydedildi.

Açıklamada, "Göynük Çayı'na karışan sadece tesisimizden akan sular değil, köy suları ve daha farklı kaynaklardan suların karışması da söz konusudur. Bununla alakalı olarak suyun farklı yerlerinden numune alınması ile balık ölümlerinin sebepleri netleşecektir." ifadelerine yer verildi. (İLKHA)