Gaziantep’in Nizip ilçesinde bulunan çadır kenti ziyaret eden Başbakan Ahmet Davutoğlu, Almanya Başbakanı Angela Merkel, AB Komisyonu Birinci Başkan Yardımcısı Frans Timmermans ve AB Konseyi Başkanı Donald Tusk ‘Türkiye-AB Suriyelilere Yardım Programı’ çerçevesinde ortak bir basın toplantısı düzenledi.

‘Türkiye-AB Suriyelilere Yardım Programı' çerçevesinde düzenlenen ortak basın toplantısında konuşan Başbakan Ahmet Davutoğlu, Türkiye'nin 29 Kasım'dan 18 Mart'a kadar bütün zirvelerde verdiği her sözü yerine getirdiğini belirterek, herkesin üzerine düşen sorumlulukları yapması gerektiğini söyledi.

Davutoğlu, "Türkiye vize uygulamalarını düzenledi. Çalışma izni çıkardı. Avrupa Birliğinin de bu çerçevede gerekli adımları atacağına dair inancımı, güvenimi de ifade etmek isterim." dedi.

Davutoğlu, Suriyeli sığınmacılarla ilgili birinci hedeflerinin Aylan bebeklerin bir daha cansız bedenlerinin Ege sahillerine vurmaması olduğunu söyledi.

Gaziantep Üniversitesi Kongre ve Sanat Merkezi'nde düzenlenen basın toplantısına Başbakan Ahmet Davutoğlu, AB Konseyi Başkanı Donald Tusk, Almanya Başbakanı Angela Merkel ve AB Komisyonu Birinci Başkan Yardımcısı Frans Timmermans ile Başbakan Yardımcıları ve Vali Ali Yerlikaya başta olmak üzere, çok sayıda kurum yetkilisi ile Suriyeli öğrenci ve öğretim üyeleri ve davetliler katıldı.

Konuşmasına Nizip çadır kent ziyareti sırasında yaşadıkları duygu ve izlenimleri anlatarak başlayan Davutoğlu, Suriyeli çocukların ve yetimlerin gözyaşlarını silmek için kararlı olduklarına belirtti.

Suriyeli çocuklara güzel bir gelecek hazırlamak istediklerini belirten Davutoğlu, "Bugün burada bir kez daha bütün dünya ve biz herhalde şu sonuca ulaşmış bulunuyoruz. Türkiye ile AB işbirliği yaptığında sorunları çözmek bakımından olağanüstü bir kapasiteye sahiptir. Fakat baktığımızda Türkiye ile AB farklı düştüğünde birçok krize çözüm bulma imkanı yok." dedi.

"Suriyeli mültecilere aktarılan bir yardım söz konusudur"

Türkiye ve AB ilişkilerinin çok doğru bir eksen işbirliği çerçevesinde ileriye doğru gideceğini beklediğini ifade eden Davutoğlu, "AB, Suriyeli mültecilere taahhüt ettiği hususların birer birer gerçekleşeceğini söyledi. En geç temmuz ayına kadar 1 milyar avroluk proje tutarının hayata geçirilecektir. İlerleyen 3 yıl içinse 6 milyar avroluk projeler birer birer Suriyeli mültecilerin hizmetine sunulacaktır. Burada söz konusu para değil, Türkiye'ye verilen bir para değil, doğrudan Suriyeli mültecilere aktarılan bir yardım söz konusudur." ifadelerini kullandı.

"Türkiye'de 10 binlerce Suriyeli yetim çocuk var"

Bugün bütün dünyanın gözünün Gaziantep'teki bu ziyaretin üzerinde olduğunu söyleyen Davutoğlu, Suriyeli mültecilerle ilgili bütün dünyanın insani bakımdan dikkatlerin üzerinde olduğu bir konuda mevkidaşlarını Gaziantep'de ağırlamaktan büyük bir memnuniyet duyduğunu ifade etti.

Nizip'te çadır kentte mevkidaşlarıyla kampları ziyaret ettiklerini ve çocuklarla bir araya geldiklerini anlatan Davutoğlu, "Çocuklar dünyanın en masum varlıklarıdır. Maalesef bugün Suriye'de yaşanan büyük insani trajediden en fazla etkilenen onlar. Türkiye'de şu anda 10 binlerce Suriyeli yetim çocuk var, 152 bin Suriyeli Türkiye'de hayata gözlerini açtı. 700 bine aşkın Suriyeli mülteci çocuğumuz eğitim imkanlarını bekliyor ve bütün bunları insani bir perspektifle ele alma sorumluluğu hepimizin üzerinde. Biz Türkiye ve Avrupa Birliği olarak 29 Kasım'da Brüksel'de gerçekleştirdiğimiz zirveden bu yana birlikte bu konuları ele almanın çabası içindeyiz. Çok önemli bir mesafe kat ettik. 29 Kasım'da bizi bir araya getiren ana konulardan birisi Ege'de hayatını kaybeden Aylan bebek gibi yavrularımızın bir daha hayatını kaybetmemesi için ortak bir tavır sergilemekti." şeklinde konuştu.

"Türkiye'de 3 milyon Suriyeli mülteci var"

Davutoğlu, "Hem Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti adına hem de Avrupa Birliği ile Almanya adına bizim tek bir gayemiz var. İnsani bakımdan İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra yaşanan en büyük bu trajediye birlikte çözüm aramak. Bu mesele sadece ne Türkiye'nin ve nede sadece Avrupa Birliği'nin tek başına üstlenmesi gereken bir meseledir. Bu mesele uluslararası toplumun tek bir vücut olarak, tek bir yürek olarak ele alması gereken, hepimizin doğrudan mesul olduğumuz bir meseledir. İnsani konuda el ele vermediğimiz zaman gelecek nesillere çok kötü miras bırakmış oluruz. Bugün Türkiye'de 3 milyon mülteciyi ağırlayarak dünyanın en büyük mülteci ağırlayan nüfusuna sahibiz. özellikle bu anlamda da Gaziantep, Kilis, bütün şehirlerimiz Şanlıurfa, Hatay, Kahramanmaraş ve bütün şehirlerimizde Suriyeli kardeşlerimizi ağırlıyoruz." diyerek Gaziantep'in bu konuda en başından beri çok büyük fedakârlıklar üstlendiğine dikkat çekti.

"Kilis'e art arda düşen roketler"

Son günlerde Suriye tarafından atılan roketlerin Kilis'e düşmesini de değerlendiren Davutoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Kilislilerin özellikle son günlerde IŞİD'in saldırıları karşısında gösterdiği direnç ve Suriyelileri ağırlama konusundaki tavırlarının her türlü takdirin üzerindedir. Kilis'te hayatını kaybeden vatandaşlarımıza, Allah'tan rahmet diliyorum. Türkiye Cumhuriyeti devleti olarak ülkeye yönelik her türlü tehdide karşı en kararlı tutumu sergilemeye devam edeceğiz. Gerek Suriye rejiminin baskıları ve zulmü, gerekse de IŞİD, PKK, YPG diye terör örgütlerinin Türkiye'ye dönük yaptığı her faaliyet mutlaka mütekabiliyet esasları çerçevesinde karşılığını bulacak. Türkiye'nin güvenliği, huzuru sağlanacak. Sağlanıncaya kadar da bu çabalar sürdürülecektir."

"Birinci hedefimiz Aylan bebeklerin cansız bedenlerinin Ege sahillerine vurmaması"

Aylan bebek başta olmak üzere Avrupa ülkelerine gitmek isterken Ege kıyılarında hayatını kaybeden Suriyeli çocuklar ve Suriyeliler konusuna da değinen Davutoğlu, birinci hedeflerinin Aylan bebeklerin bir daha cansız bedenlerinin Ege sahillerine vurmaması olduğunu söyledi.

Davutoğlu, "Çok önemli mesafeleri birlikte aldık. İnşallah önümüzdeki günlerde de bunun daha da azalacağını ümit ediyoruz. İkinci hedefimiz illegal göçü, legal bir mülteci hareketine dönüştürmekti. Yani birlikte insan kaçakçılarının gayri insani tutumları elinde esir olmuş insanların trajedilerine son verip, insan kaçakçılarına darbe vurup ve normal düzenli yoldan Avrupa'ya gidişi sağlamaktı. Bu konuda önemli mesafe aldık. Bire bir uygulamasıyla şu ana kadar 105 mülteci Avrupa'ya gönderildi. İki Suriyeli mülteci de Türkiye tarafından Ege adalarından geri alındı. Suriyeli olmayan mültecilerle ilgili de gerekli adımlar atıldı. Tek başına ağır yükümlülükler üstlenmiştir ve gereğini yapmıştır." diye belirtti.

"Türkiye'den tek bir Suriyeli, kendi iradesi dışında Suriye'ye geri gönderilmemiştir"

Davutoğlu, Türkiye'den kimi Suriyelilerin geri gönderildiğine dair hazırlanan bazı raporların yayınlandığını hatırlatarak, "Türkiye'den tek bir Suriyeli, kendi iradesi dışında Suriye'ye geri gönderilmemiştir. Biz bağrımızı, gönlümüzü açtığımız kardeşlerimizi kendi iradeleri dışında hiçbir yere göndermeyiz. Bu konuda tutumumuz açık ve nettir." dedi.

"Herkes üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmelidir"

Avrupa Birliğinin taahhüt ettiği fonları harekete geçirmek üzere ilk adımların atıldığını da kaydeden Davutoğlu, "Bugünden itibaren, bugünkü projeler bağlamında 187 milyon avroya varan projeler başlatıldı. Herkes üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmelidir. Türkiye 29 Kasım'dan 18 Mart'a kadar bütün zirvelerde verdiği her sözü yerine getirdi. Türkiye vize uygulamalarını düzenledi. Çalışma izni çıkardı. Avrupa Birliğinin de bu çerçevede gerekli adımları atacağına dair inancımı, güvenimi de ifade etmek isterim." şeklinde konuştu.

Davutoğlu'nun konuşmasının ardından toplantıda Almanya Başbakanı Angela Merkel, AB Komisyonu Birinci Başkan Yardımcısı Frans Timmermans ve AB Konseyi Başkanı Donald Tusk birer konuşma yaptı. (İbrahim Koçyiğit-İLKHA)