Kalkınma Bakanı Yılmaz ve Diyanet İşleri Başkanı Görmez, Bingöl Üniversitesi Camii’nin açılışını yaptı. Görmez açılışta yaptığı konuşmada üniversiteyle mabet birbirinden ayrıldığı taktirde Kur’anın ayetleriyle kâinatın ayetlerinin birbirinden ayrıldığına dikkat çekti.
Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz ve Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, Bingöl Üniversitesi Kampüsü'ndeki caminin açılışını yaptı.
Bingöl Üniversitesi Camii açılış törenine; Kalkınma Bakanı Yılmaz ve Diyanet İşleri Başkanı Görmez'in yansıra Bingöl Milletvekilleri; Eşref Taş, Bingöl Valisi İbrahim Taşyapan, Belediye Başkanı Yücel Barakazi, Bingöl Üniversitesi Rektörü Gıyasettin Baydaş, kurum amirleri, öğretim görevlileri, öğrenciler ve çok sayıda vatandaş katıldı.
"Bir kış günündeyiz ama gönüllerimiz sımsıcak"
Bingöl Üniversitesi'nin yeni üniversiteler arasında hızla gelişen bir üniversite olduğuna ve çalışmalarıyla Bingöl'e büyük katkılar sunduğuna dikkat çeken Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, "Bir kış günündeyiz ama gönüllerimiz sımsıcak. Üniversitemizin yeni üniversitelerden bir taraftan akademik olarak çok hızlı geliştiğini görüyoruz diğer taraftan Bingöllümüze büyük katkılar sunan çalışmalarda bulunduğunu görüyoruz. Bu önemli kurumumuzun bugün güzel bir esere kavuştuğuna şahitlik ediyoruz. Camimiz tamamlandı. Bu camiye emek harcayan başta Cami Yaptırma Derneği olmak üzere değerli Rektörümüze, bütün hayırseverlere, bu eserin oluşumuna çok büyük katkılarda bulunan Diyanet İşleri Başkanlığımıza ve bütün emeği geçenlere teşekkür ediyorum" dedi.
Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez de, cami açılışında, "İcabet saatinde âlimler yurdu Bingöl'de, Bingöl Üniversitemizin bahçesinde bir güzel mabedi açmak için bizleri buluşturan yüce Rabbimize sonsuz hamdu senalar olsun. Yolumuzu gösteren hidayet rehberi bütün peygamberlere, hasetten Efendimiz Muhammed Mustafa'ya salat ve selam olsun. Allah'ın selamı rahmeti bereketi üzerinize olsun." ifadelerini kullandı.
"Üniversiteyle mabedi birbirinden ayırdığınız zaman vahiyle aklı birbirinden ayırmış olursunuz"
Görmez, konuşmasında, "Cami ve üniversite tarih boyunca bütün medeniyetlerde birbirinden ayrılmaz iki önemli müessesedir. Birisi toplumların, milletlerin aklını besler aklın önünü açar, birisi de kalbin önünü açar. Üniversiteyle mabedi ayırdığınız zaman, akılla kalbi ayırırsınız. Üniversiteyle mabedi birbirinden ayırdığınız zaman vahiyle aklı birbirinden ayırmış olursunuz. Üniversiteyle mabedi birbirinden ayırdığınız zaman kitabın ayetleriyle kâinatın ayetlerini birbirinden ayırmış olursunuz. Tabiatta, kâinatta ve insanda bütünlük için birlik için üniversiteyle mabet birlikte olması gerekir. Tarih boyunca da birlikte olmuştur. Nitekim tarihte bütün üniversiteler mabetlerden doğmuştur. Üniversiteler mabetlerden neşet etmiştir. Ve üniversiteyle mabet daima beraber olmuştur. Oxford Üniversitesi'ni kurmak için Oxford'a, Endülüs İslam Medeniyeti'nde tahsilini görmüş olarak gelen din adamı bir bineğin üzerinde o şehre girdiği için o adı almıştır. Oxford Üniversitesi'nin tam merkezinde bir mabet vardır. Cambridge Üniversitesi'nin tam merkezinde bir mabet vardır. Harward Üniversitesi'nde de, dünyadaki bütün üniversitelerin tam merkezinde bir mabet olmuştur. Bizim kendi ülkemizde kendi tarihimizde üniversitelerimizin içinde bugüne kadar mabetlerin olmayışı bir eksiklik olmuştur. Onun için üniversitede caminin kurulması gençlerimizin bir taraftan kendi akıl dünyalarını geliştirmek için eğitim almaları, bir taraftan gönül dünyalarını zenginleştirmek için, bir taraftan camiyle mabetle tanışmaları son derece önem arz etmektedir" diye konuştu.
Camilerin sadece namaz kılma mekânı olmadığını, aynı zamanda birliğin, kardeşliğin öğrenildiği mekânlar olduğuna vurgu yapan Görmez daha sonra, "Mescitleri imar etmek camileri imar etmek sadece inşaatını yapıp bitirmek değildir. Asıl imar biraz sonra biz içerisine girdiğimizde kalbimizi mamur etmek üzere Allah'ın huzurunda divana durduğumuzda imar başlar. Mühim olan bundan sonra gençlerimizin üniversite gençlerimizin burayı garip ve yetim bırakmamalarıdır. Burada buluşmaları, burada kaynaşmaları, burada Rabbin huzurunda durmaları, Rabbe secde etmeleri ve burada çünkü camiler sadece bizim ibadet mekânımız değildir." İfadelerine yer verdi.
"Camilerimizde birliği ve kardeşliği öğreniriz"
Camilerin sadece namaz kılma mekânı olmadığına vurgu yapan Görmez son olarak, " öyle olsaydı Sevgili Peygamberimiz şöyle buyurmazdı: ‘Yeryüzü bana mescit kılındı.' Biz öyle bir dinin mensuplarıyız ki yeryüzü bize mescit kılındı. Peki, neden camileri yapıyoruz? Sadece namaz değil, kalplerimizi ve gönüllerimizi birleştirmek için, ruhlarımızı kaynaştırmak içindir. Hani namaza dururken hocalar derlerki; ‘safları sık ve düzgün tutun.' O sözün manası sadece aynı hizaya gelin demek değildir. O sözün manası, bedenlerinizi buluşturduğunuz gibi ruhlarınızda buluşturun demektir. Biz camilerimizde aynı zamanda birliği öğreniriz, kardeşliği öğreniriz. Biz omuz omuza saf durmayı öğreniriz. Biz camilerimizde birbirimizi sevmeyi öğreniriz. Biz namazı bitirdiğimizde sadece Allah'ın meleklerine selam vermeyiz, birbirimize selam veririz. Camide mihrap vardır, çünkü bize her türlü kötülükle harp etmeyi öğreten bir yerdir. Mihrap ‘harp' kökünden gelir. Camide minber vardır. Minber, ‘bilgiyi ışığa dönüştüren yer' demektir. Cami aynı zamanda bizim bilgi mekânımızdır, biz aynı zamanda ilim tahsil ederiz orada." ifadelerini kaydetti.
Cami açılışının ardından Cuma Namazı için cemaatle birlikte camiye geçen Diyanet İşleri Başkanı Görmez, Cuma Hutbesi'ni okuduktan sonra Cuma Namazı'nı kıldırdı.(Nihat Kanat, Enis Ağırbaş-İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
Bingöl – Muş Bulvarı'nda 3 aracın çarpışması sonucu meydana gelen zincirleme kazada, 1'i ağır, 6 kişi yaralandı.
İzmir'de, PKK/KCK elemanlarına yönelik düzenlenen operasyonda, 4 şüpheli gözaltına alındı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, UEFA İstanbul Temsilciliği Açılış Töreni’nde yaptığı konuşmada, İstanbul’da meydana gelen depreme değinerek, “Her işe karşı çıkan marjinallerin ne dediğine bakmadan, kentsel dönüşüm projelerini süratle hayata geçirmeye odaklanmalıyız. Ele ele verip birlikte çalıştığımızda kısa sürede çok büyük mesafe almamız pekâlâ mümkündür.” dedi.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, Silivri merkezli depreme ilişkin, "7 binamız az hasarlı bunun dışında hasar söz konusu değil. Fatih'te metruk bir bina yıkıldı. Saha çalışmalarına devam ediyoruz." dedi.