İstanbul barajlarının doluluk oranı yüzde 35'in altına düştü
İstanbul barajlarındaki doluluk oranı, sıcak ve kurak geçen mevsim nedeniyle yüzde 35 seviyesinin altına düştü.
İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi (İSKİ) verilerine göre barajların doluluk oranı bugün yüzde 34,99 olarak ölçüldü.
Kente su sağlayan baraj ve göletler 868 milyon 683 bin metreküp biriktirme hacmine sahipken su miktarı bugün itibarıyla 2 milyon 866 bin metreküp seviyesinde ölçüldü.
Barajlardaki su miktarı;
Istrancalar'da yüzde 27,33,
Terkos'ta yüzde 40,05,
Sazlıdere'de yüzde 41,37,
Alibeyköy'de yüzde 18,78,
Büyükçekmece'de yüzde 42,2,
Ömerli'de yüzde 36,44,
Darlık'ta yüzde 35,62,
Elmalı'da yüzde 39,28,
Kazandere'de yüzde 10,02,
Pabuçdere'de yüzde 3 olarak ölçüldü.
(İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
Ekim ayı, Gazze'de iki yıl süren soykırımın ardından varılan ateşkes anlaşması ve ardından yaşanan esir takasıyla damgasını vurdu ancak siyonist ihlaller hız kesmedi. Türkiye, bu süreçte önemli bir arabuluculuk rolü üstlenirken, iç politikada "Türk, Kürt, Arap İttifakı" vurgusu ve PKK'nın çekilme açıklamasıyla öne çıkan adımlar attı.
Âlimler ve Medreseler Birliği (İTTİHADUL ULEMA), son dönemde sosyal medyada namaza yönelik alaycı ve küçümseyici tutumlara ilişkin yazılı bir basın açıklaması yayımladı. “Namaz kırmızı çizgimizdir” başlığıyla yayımlanan açıklamada, namazın İslam’daki yeri ve müminin kimliğini belirleyen temel bir ibadet olduğu vurgulandı.
Eylül ayı, Filistin Devletinin İngiltere, Fransa, Kanada gibi önemli ülkelerce tanınmasıyla uluslararası arenada dönüm noktası yaşanırken, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın BM ve Beyaz Saray'daki temasları yoğun diplomasi trafiğine sahne oldu. Türkiye'de ise HÜDA PAR'ın anayasa çalıştayı ve hükümetin yeni eğitim yılı temasları iç politikada öne çıktı.
HAMAS, işgal rejimi ile Somaliland arasındaki karşılıklı tanıma girişiminin Filistin halkına karşı işlenen suçları örtme amacı taşıdığını belirtti.